ABD Büyükelçiliği'den Adil Öksüz açıklaması

ABD Büyükelçiliği'den Adil Öksüz açıklaması
ABD Ankara Büyükelçiliği, Adil Öksüz'ün darbeden kısa bir süre sonra ABD İstanbul Başkonsolosluğu'ndan arandığı iddialarını doğruladı. Açıklamada,...

ABD Ankara Büyükelçiliği, Adil Öksüz'ün darbeden kısa bir süre sonra ABD İstanbul Başkonsolosluğu'ndan arandığı iddialarını doğruladı. Açıklamada, "Amerikan-Türk emniyet güçleri arasındaki yakın işbirliğinin doğrudan sonucu olarak bir çağrı gerçekleştirilmiştir"  ifadesine yer verildi.

HABER MERKEZİ- Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı kaynaklarına göre, 15 Temmuz darbe girişiminin kilit ismi firari Adil Öksüz'ün 21 Temmuz gecesi ABD İstanbul Başkonsolosluğu adına kayıtlı bir numaradan arandığı iddia edildi.

ABD Ankara Büyükelçiliği daha sonra yaptığı açıklamada aramayı doğrulayarak, "Amerikan-Türk emniyet güçleri arasındaki yakın işbirliğinin doğrudan sonucu olarak, ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’ndan Adil Öksüz adına kayıtlı bir numaraya 21 Temmuz 2016 tarihinde bir çağrı gerçekleştirilmiştir"  ifadesine yer verdi.

Savcılık kaynaklarına göre, Fethullah Gülen cemaatinin ‘TSK İmamı' olduğu iddia edilen Adil Öksüz, darbe girişiminden 6 gün sonra 21 Temmuz 2016'da, saat 10.22'de ABD İstanbul Başkonsolosluğu adına kayıtlı bir numaradan arandı. Bilindiği gibi Adil Öksüz, darbe sonrasında gözaltına alınmış ve 17 Temmuz'da serbest bırakılmıştı.

ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ ARAMAYI DOĞRULADI

Büyükelçiliğin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: "Amerikan-Türk emniyet güçleri arasındaki yakın işbirliğinin doğrudan sonucu olarak, ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu’ndan Adil Öksüz adına kayıtlı bir numaraya 21 Temmuz 2016 tarihinde bir çağrı gerçekleştirilmiştir. O gün (21 Temmuz) Emniyet Genel Müdürlüğü, ABD’nin Türkiye Temsilciliği’ni arayarak, Adil Öksüz’ün Türkiye’den kaçmasını engelleme konusunda yardım talebinde bulunmuştur. Bunun arkasından Öksüz’ün vizesini iptal ettik ve ABD yasaları gereğince Öksüz’ü arayarak kendisini bu iptal konusunda bilgilendirmeye çalıştık. ABD Başkonsolosluğu’nun, şüphe uyandırmaktan çok uzak olan bu çağrısı, darbe girişiminin ardından ABD ve Türk emniyet güçlerinin yakın işbirliğini sergilemektedir."

 

Öne Çıkanlar