Kabaş'ı tutuklayan hakim: Kıdemi eksik ve Kavala kararında da imzası var
Gazeteci Sedef Kabaş'ın Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla tutuklanmasına karar veren İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimi Furkan Bilgehan Ertem'in 3 yıl 10 aylık meslek kıdemi olduğu, yargıya 2018'den avukatlıktan geçtiği ortaya çıktı. Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) 21 Aralık'ta aldığı ilke kararına göre hakimlerin İstanbul gibi birinci bölge yargı çevresinde sulh ceza hakimi olmak için 4 yıl aynı bölgede görev yapması gerekiyordu. Ertem ise bu kriteri taşımıyor.
DW Türkçe'de yer alan habere göre, Furkan Bilgehan Ertem, Ankara Hakim adayıyken 19 Mart 2018 tarihinde HSK'nin yaptığı kura kararnamesiyle İstanbul Hakimliği'ne atandı.
2008'de Dokuz Eylül Hukuk Fakültesi'nden mezun olan Ertem, 2012'den itibaren avukatlık yapmaya başladı. Hakim adaylığı sınavını kazanan Ertem, 2018'de ilk olarak İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi üyeliğine getirildi. Ertem, bu görevde bir yıl dahi kalmadan 10 Temmuz 2019 tarihinde çıkarılan müstemir yetki kararnamesiyle İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimi oldu.
Oysa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2 Mart 2021 tarihinde açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı'nda sulh ceza hakimliğine yapılacak yetkilendirmelerde asgari kıdem şartı getirileceği vurgulanmıştı. Planda, sulh ceza hakimliklerinin, idari yaptırım kararlarına karşı yapılan başvurularda ihtisaslaşmaları sağlanacağı ifade edilmişti.
HSK, bu kapsamda 21 Ocak 2022'de Resmi Gazete üzerinden "Sulh Ceza Hakimlerinin Kıdem Şartına İlişkin İlke Kararı" yayımladı. Bu karar kapsamında İstanbul ve Ankara'nın arasında bulunduğu "birinci bölgede" görev yapan sulh ceza hakimleri için bu bölgede 4 yıl görev yapma şartı getirildi. Ancak Ertem, şu an İstanbul'da 3 yıl 10 ay 3 gündür görev yapıyor. Bu ilke kararı uyarınca Ertem'in sulh ceza hakimi olarak görev yapmaması gerekiyor.
OSMAN KAVALA'YI DA TUTUKLAMIŞ
Sedef Kabaş hakkında tartışmalı tutuklama kararını veren İstanbul 10, Sulh Ceza Hakimi Furkan Bilgehan Ertem'in aynı zamanda 9 Mart 2020 tarihinde iş insanı, insan hakları aktivisti Osman Kavala hakkında "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasi ve askeri casusluk amacıyla temin etme" suçlamasıyla tutuklama kararı veren hakim olduğu ortaya çıktı.
İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, Kavala hakkında 18 Şubat 2020 tarihinde Gezi davasında tüm suçlardan beraat kararı vermişti. Cezaevinden tahliye edilen Kavala, ring aracının içerisindeyken gözaltına alınmış ve 15 Temmuz darbe girişimi suçlamasıyla yeniden tutuklanmıştı. Bu kararın ardından Kavala, savcılık tarafından bu kez casusluk iddiasıyla tutuklamaya sevk edilmişti. Hakim Ertem'in casusluktan verdiği tutuklama kararıyla Kavala, üçüncü kez tutuklanmış oldu. Bu tutuklama kararının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Kavala hakkında iddianame düzenledi. Kavala, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde halen tutuklu olarak yargılanıyor.
Gazeteci Sedef Kabaş, bir hafta önce yayınlanan TELE 1'de katıldığı programda, "Çok meşhur bir söz vardır. Taçlanan baş akıllanır diye. Ama görüyoruz ki gerçek değil. Ya da tam tersi bir söz vardır. Büyükbaş hayvan bir saraya girdiği zaman o kral olmaz. O saray ahır olur." demişti. Bu sözler üzerine 21 Aralık'ı 22 Aralık'a bağlayan gece saat 02.00 sıralarında İstanbul'da yaşadığı evinde polislerce gözaltına alınan gazeteci Sedef Kabaş, Cumartesi günü çıkarıldığı Çağlayan Adliyesi'nde Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla tutuklandı. Tutuklama kararının gerekçesinde "Kuvvetli suç şüphesi, kaçma ve saklanma ihtimalinin yüksek olması, bu nedenle adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı, bu doğrultuda tutuklama tedbirinin ölçülü olacağı" savunuldu.
Kabaş'ın avukatı Uğur Poyraz ise müvekkili gözaltındayken Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün "Hak ettiği karşılığı bulacaktır" şeklinde paylaşım yapmasını eleştirdi. Bakan Gül'ün kendisine bağlı savcısını baskı altına almak ve etkilemek amacıyla suç işlediğini belirten Poyraz, bu konuda yasal yollara başvuracaklarını ifade etti.