Selvi'den Bahçeli'ye yanıt: Ben Kavala sevdalısı değil, Türkiye sevdalısıyım

Artı Gerçek - AKP'ye en yakın köşe yazarlarından biri olarak bilinen Abdülkadir Selvi, AİHM kararlarına rağmen cezaevinde tutulan iş insanı Osman Kavala'nın serbest bırakılması çağrısı yaptığı için kendisini hedef gösteren MHP lideri Devlet Bahçeli'ye yanıt verdi. Selvi, kendisine "Kavala sevdalısı bazı kalemşörler" diyen Bahçeli'ye "Ben Kavala sevdalısı değil, Türkiye sevdalısıyım" diye seslendi.

Selvi'nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Özgür Özel'in geçen haftaki görüşmesi öncesinde Kavala başta olmak üzere Gezi Davası'ndan tutuklu olan isimlerin serbest bırakılması çağrısı yaptığı yazıları, MHP'nin hakarete varan tepkileriyle karşılaşmıştı.

Son olarak Bahçeli, Özel'le kendisinin yapacağı görüşmeden önceki grup toplantısında, Meclis kürsüsünden Selvi'ye şu sözlerle çıkışmıştı: "Kavala sevdalısı bazı kalemşörler de 'AİHM ve AYM kararlarını uygulamayan bir Türkiye kime yarar?' diye adrese teslim bir soruyla gündem tayin etmeye hevesleniyorlar. Ne yapalım, boyun mu eğelim?"

'FARKLI DÜŞÜNENLER BUNU TEHLİKELİ BULABİLİR'

Selvi bugünkü yazısında, Bahçeli'nin isim vermeden yazısından alıntılar yaptığını belirtip "Seviyeli bir dille eleştirilerde bulundu" dedi. "Hakaret olmadığı sürece eleştirilerden yararlanırım. Ben farklı düşünüyorum, Bahçeli farklı düşünüyor" diyen Selvi, "Önemli olan farklılıklarımızla birlikte konuşabilmemiz. Netice itibariyle hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız" ifadelerini kullanıp şu yanıtı verdi:

"Ben Kavala sevdalısı değil, Türkiye sevdalısıyım. Ülkemin çıkarlarını özgürlüklerde ve reformlarda görüyorum. Yeni dönemde yeni bir siyaset inşa etmenin gerekli olduğuna inanıyorum. Farklı düşünenler ise bunu tehlikeli bulabilir. Hakaret ve tehdit olmadığı sürece bunları tartışabiliriz."

BAHÇELİ NE DEDİ?

Bahçeli dün yaptığı konuşmada, bir süredir Kavala'nın bırakılması çağrısı yapan ve hukuki olarak bunun nasıl mümkün olabileceğine dair tezlerini de yazan Selvi hakkında şunları söylemişti:

"Kavala sevdalısı bazı kalemşörler de 'AİHM ve AYM kararlarını uygulamayan bir Türkiye kime yarar?' diye adrese teslim bir soruyla gündem tayin etmeye hevesleniyorlar. Ne yapalım, boyun mu eğelim? Yarı sömürge bir ülke olmaya devam mı edelim? Eğer yapılan itirazlar reddedilirse Gezi sanıkları karşı çıktıkları anayasa değişikliğiyle getirilen sistemden yararlanacaklarmış.

Emin olunuz bunları kaleme alan şahıs doğrudan doğruya Osman Kavala serbest bırakılmalıdır dese daha omurgalı bir açıklama yapmış olurdu. Devletin üç unsuru vardı, millet, ülke ve egemenliktir. Bunların dayanağı da hukuktur. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. 'Suç eski sistemde işlendi, yeni sistemde geçersiz' demek devleti ve milleti bilmeyen tetikçi ve kimliksizlerin harcıdır. Bunlar Gezi'nin gizli adamlarıdır."

MHP'DEN HAKARET VE 'CEZAEVİ' ÇIKIŞLARI DA GELMİŞTİ

Selvi'nin Kavala hakkındaki ilk yazısından sonra MHP Sosyal Medya Sorumlusu Hüseyin Özkan Alevi olmasına atıfla "Abdülkadir Selvi, yok hükmündedir. Çöptür. Kalem ve Kılıç artığıdır" diyerek nefret söyleminde bulunmuştu.

Hürriyet yazarı, pazartesi günü Alpaslan Türkeş'in oğlu ve AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş'in Kavala hakkındaki benzer açıklamalarını hatırlatarak, MHP'lilere "Siz daha çok mu milliyetçisiniz?" diye sormuştu. Bunun üzerine de MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız isim vermeden bir paylaşım yaparak, "bir davayı etkilemeye çalışmanın suç olduğunu" belirtmiş, "Cumhuriyet savcılıkları tarafından resen soruşturma açılması gerektiğini" yazdı.

TÜRKEŞ İLE BİRİNCİ ARASINDA DA KAVGA VAR

Gezi Davası'ndan ağırlaştırılmış müebbet cezası verilen Kavala başta olmak üzere tüm tutukluların yeniden yargılanıp bırakılması çağrıları, AKP'yi de ikiye bölmüş durumda. Parti içinde de, Kavala'nın bırakılmasını savunan Tuğrul Türkeş ile Mücahit Birinci arasında ayrı bir 'kavga' patlak vermiş durumda. (HABER MERKEZİ)

Hadi normalleşelim!