Silivri'den mektup: Ne suç var ne şüphe
Cumhuriyet gazetesi avukatı Bülent Utku haksızlıkları mektuba döktü.
GÜNCEL- 'FETÖ' ve PKK ile ilişkili olduğu iddiasıyla Cumhuriyet gazetesi yazar ve yöneticileri ile birlikte tutuklanan gazetenin avukatlarından Bülent Utku bir mektup yazarak karşılaştıkları hukuksuzlukları anlattı.
Tutuklu yargılanma kararının büyük bir hukuksuzluk olduğunu belirttiği mektubunda Utku, herhangi bir somut delil, olgu ve güçlü bir şüphe olmamasına rağmen aylardır cezaevinde tutulduklarına dikkat çekti.
Anayasanın 100. maddesine göre, tutuklu yargılanmak için kaçma şüphesi, delilleri yok etme, tanık-mağdur üzerined baskı yapma gibi unsurların varlığında ancak tutuklama kararı verilebildiğine değinen Utku, yargı mercii önüne makul sürede çıkarılmadıklarını, bunun da bir suç olduğunu belirtti.
Tüm bunların ihlal olduğuna değinen Utku, mektubunu şöyle sürdürdü:
Savcı ve hâkimlerin tutuklama müessesesindeki kuralları hatayla, ihmalle ya da kasten yasaya aykırı olarak uygulamaları, TCK 257. maddedeki "görevi kötüye kullanma", TCK 109. maddedeki "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmak" suçlarını oluşturuyor. Ancak, "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma", siyasal, felsefi, ırkı veya dini saiklerle toplumun bir kesimine karşı bir plan doğrultusunda sistemli olarak yapılırsa bu kez insanlığa karşı suç da gündeme geliyor. Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmanın, sayılan saiklere dayanarak yapılmasının cezası TCK 77. maddede yer alıyor.
Yakın zamanda Türkiye’de yapılan kimi milletvekili tutuklamaları, kimi gazeteci tutuklamaları, atılan kimi tweet’ler nedeniyle yapılan tutuklamalar TCK 77. madde kapsamında tartışılmaya adaydır.
