Siyasi partilerden yeni yıl mesajı
Yılın son gününde siyasi parti liderleri yeni yıl mesajları yayımladı.

Artı Gerçek - Yeni yıla sayılı saatler kala siyasi paritlerden yeni yıl mesajları geliyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel mesajında Kaide bağlantılı HTŞ ve ona bağlı cihatçı güçlerin yönetimi devirmesinin ardından Suriye'de yaşananlara değindi.
Özel "4 önceliğimiz var. Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması. Tüm Suriyelileri temsil edecek, insan haklarına saygılı bir rejimin oluşması. Suriye’de bulunan askerlerimizin güvenliğinin, Türkiye’deki yurttaşlarımızın huzuru ve refahının temin edilmesi. Ülkemizdeki Suriyelilerin güvenle evlerine dönecekleri bir geri dönüş programının acilen hazırlanması ve uygulanması. Bu kapsamda; 13 yıllık Suriye politikasıyla Türkiye’ye büyük acılar yaşatan, ağır sorunlar bırakan iktidarı uyarılarımızı dikkate alarak doğru adımları atmaya davet ediyorum" ifadelerini kullandı.
'2025 YILI, ÇOK DAHA BÜYÜK BİR MÜCADELENİN YILI OLACAKTIR'
Özel mesajında özetle şunları belirtti:
2024’te yükselen umut, yeni yıla ve yapılacak ilk seçimlere umutla bakmamızı sağlıyor. Yaşanan tüm güçlüklere, tüm ekonomik zorluklara rağmen asla yılmıyor, yurttaşlarımızın sıkıntılarının çözüleceği bir gelecek için inancımızı, azmimizi ve kararlılığımızı koruyoruz. 2025 yılı, çok daha büyük bir mücadelenin yılı olacaktır. Yeni yılda da Türkiye’nin dört bir yanında halkımızla bir arada olacağız. Türkiye İttifakı’nı meydan meydan büyüteceğiz. Artık Türkiye’de, Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefini yakalayacak, güçlü bir sosyal devleti inşa edecek ve bu ülkenin gencine yaşlısına umut olacak bir iktidarın ayak sesleri duyulmaktadır. Yoksulluğu bitireceğimiz, gelir adaletsizliği ortadan kaldıracağımız, gençlerimize dünyanın başka ülkelerinde değil güzel ülkemizde hayal kurduracağımız, Cumhuriyeti yeniden kimsesizlerin kimsesi yapacağımız günler yakındır.
EMEP: YAYILMACI EMELLERİNİN PEŞİNDE KOŞAN BİR İKTİDARLA KARŞI KARŞIYAYIZ'
Emek Partisi de Genel Başkan Seyit Aslan imzasıyla paylaştığı yeni yıl mesajında "Ülkede demokrasi bölgede barış” diyenlerin tersine emperyalistlerle iş tutarak yayılmacı emellerinin peşinde koşan bir iktidarla karşı karşıyayız" ifadesi yer aldı.
Mesajda şu ifadeler yer aldı:
Türkiye tarihinin ve dolayısıyla emekçilerinin çok büyük bir ekonomik yoksullaşmayı yaşadıkları bir dönemden geçtik, geçiyoruz. Kapitalistleri ihya eden, teşviklere boğan sermaye düzeni ve iktidarı ile karşı karşıyayız. Uyguladıkları ekonomi programları IMF, Dünya Bankası programı klasiğinden farksız. Uluslararası sermayenin ve örgütlerinin olduğu kadar ülkenin kapitalistleri için de hazırlanmış bol akçeli bir program. Sonuçları belli. İşçi sınıfı ve emekçilerin yoksullaşması, açlık sınırının altında ücret, iş cinayetleri, sendikasızlaştırma, özelleştirme, yeraltı ve yer üstü kaynakların yerli ve yabancı tekellere peşkeş çekilmesi, doğanın yağmalanması, basın ve ifade özgürlüğünün kısıtlanması, sansür, yasak, baskı ve şiddetin kalıcılaştırılması anlamına gelen bir program. İşçilerin öğle yemeğinde yemediği meyvesini evindeki çocuğuna götürmek zorunda bırakan bir program.
Bu programı uygulamak için ellerinde kalan en önemli silahları ise devletin ve tüm kurumlarının baskı aracı olarak kullanılmasıdır. Grev yasaklarıyla, adaletsizlikle, hukuksuzlukla, hakkını arayanların her türden şiddetle sindirme ile yüz yüze kaldığı bir baskı düzeni. Demokratik laik bir düzen diyen, siyasal özgürlüklerimiz diyen, ülkede yaşayan tüm halkların eşitliğini isteyen, işçisi, kamu emekçisi, öğrencisi, üretici köylüsü, kadını, erkeği, Kürdü, Türkü, Alevisi Sünnisi ile toplumun her kesimini baskıyla sindirmeye çalışan düzenin adı oldu tek adam düzeni, Cumhur İttifakı iktidarı.
“Ülkede demokrasi bölgede barış” diyenlerin tersine emperyalistlerle iş tutarak yayılmacı emellerinin peşinde koşan bir iktidarla karşı karşıyayız. Kendi özgürlüğünü Ortadoğu halklarının da özgürlüğünden ayrı görmeyenlerin taleplerini görmezden gelmek bir yana gözaltılarla susturmanın adı oldu bu iktidar sahipleri.
Çocuk ve kadın cinayetlerini “kader planı” diyerek, işçi cinayetlerini “bu işin fıtratında var” diyerek geçiştiren iktidar, “hayır” diyenlere ceza verip suçluları aklayan bir kara düzeni temsil etmiştir.
Gelecek; kadınıyla genciyle erkeğiyle her milliyetten emekçinin işçi sınıfı eliyle sosyalizmi kurduğu yıllarımız olacaktır. Umudumuzu büyütelim. Kurtuluş işçi ve emekçilerin, birleşik, kitlesel, örgütlü mücadelesindedir, kurtuluş kendi kollarımızdadır. (HABER MERKEZİ)
DAD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Dikmen: Türkiye ve HTŞ’nin arası sıkı fıkı, Aleviler bir araya gelmeli
İstanbul Valiliği yılbaşı tedbirlerini açıkladı
DEM Parti'den yeni yıl mesajı: Devir, Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir