Suruç aileleri adalet arıyor: Samanlıkta iğne aramak daha kolay
Suruç Katliamı'nın üzerinden neredeyse 5 yıl geçti. Suruç'ta yakınlarını kaybedenler, anneler, babalar ise adalet arayışlarını sürdürüyor.
IŞİD saldırılarının püskürtüldüğü Kobane'de yaşayan çocuklara oyuncak göstermek için Urfa'nın Suruç ilçesinde bir araya gelerek Amara Kültür Merkezi’nde kaymakamlık iznini bekleyen ve bu sırada ŞİD'in canlı bomba saldırısında hayatını kaybeden 33 insanın yakınlarının adalet arayışı devam ediyor.
Suruç Katliamı'nın üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen adalet arayışlarının devam ettiğini belirten aileler, "samanlıkta iğne aramanın Türkiye'de adalet aramaktan kolay" olduğunu belirtti.
Katliamda hayatını kaybeden Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) üyesi Uğur Özkan’ın babası Mehmet Özkan ve Birleşik Anarşist Atak üyesi Vatan Budak’ın babası Murat Budak katliamın üzerinden geçen 5 yılda yaşadıklarını Mezopotamya Ajansı'ndan Mehmet Aslan ve Ferhat Çelik'e anlattı.
'İNSANLIK İÇİN ADIM ATARDI'
Özkan’ın babası Mehmet Özkan, oğlunun insanlık adına Suruç'a gittiğini belirtti. Oğlundan ihtiyacı olan insanlarla dayanışma içinde olan biri olarak söz eden baba Özkan, oğlunun kendi ayakları üstünde durmayı bilen yurtsever bir kişilik olduğunu söyledi. Yolla çıkmadan önce annesinden bayram şekeri ve birkaç çift çorap istediğini aktaran Özkan, "IŞİD'in saldırılarını yoğunlaştırdığı dönemde de Kobanê’ye gitmişti. Gelip orada kimsesiz kalan çocukların durumundan, ışık saçan gözlerden söz ediyordu. Tabii biz tekrardan oraya gideceğini bilmiyorduk. Yaptıktan sonra gelir en güzel tarafından tutup anlatırdı. Attığı her adımını insanlık adına atardı" dedi.
'DAVASI BİZİM DAVAMIZDIR'
Oğlunun Suruç'ta olduğundan haberdar olmadığını ve gelen bir telefon üzerine CNN Türk’ü açıp oğulun cansız bedenini gördüğünü ifade eden Özkan, "Daha sonra onu alıp memleketimiz Cizre’ye defnetmek için yolla çıktık. Cenaze sırasında on binlerce kişi fotoğrafıyla bizi karşıladı. Biz de doğru düzgün fotoğrafı yoktu ama herkeste bir fotoğrafı vardı. Uğur onların arkadaşıydı. Cenaze sırasında da dedim şimdi de demek istiyorum; bu halk için ne kadar bedel verirsen azdır, yıllardır zulüm altında olan bu halka her şey layıktır. Onun davası bizim davamızdır, sahip çıkıyoruz" diye konuştu.
Katliamın üzerinden geçen 5 yılda devam eden mahkeme sürecinde "Görevi kötüye kullanma ve ihmal" suçlamasıyla yargılanan polisin ifadelerini hatırlatan Özkan, "Eğer devlet yapmadıysa neden önlemedi?" diye sordu.
'KATLİAM PLANLI GERÇEKLEŞTİ'
Canlı bomba Abdurahman Alagöz’ün ailesinin savcıya oğullarının canlı bomba olacağına dair dilekçe verdiğini ancak buna rağmen bir önlemin alınmadığını dile getiren Özkan, "Bu katliamın önünü almak MİT’in görevi değil miydi? Ayrıca patlama öncesi ve sonrası 5 saatlik kaybedilmiş görüntü var. Bunun yanı sıra Suriye’de yakalanan IŞİD’li İlyas Aydın’ın ‘Türk istihbaratının büyük bir yönlendirmesi oldu’ konuşması bunu açıkça gösteriyor ki bu işte bir iş var. Bütün bunları bir tarafa bıraktığımızda bu sefer dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun o dönem için ‘Defterler açılırsa birçok insan, insan içine çıkamaz’ ifadeleri var. Bu ifadeler de açıkça gösteriyor ki katliam planlı bir şekilde gerçekleşmiş" diye belirtti.
Oğlu Vatan Budak’tan "iyi bir yoldaşımızdı" diye söz eden baba Murat Budak da oğlunun zulme uğrayan çocuklar için o gün orada olduğunu ve katledildiğini söyledi. "Katiler aslında belli" diyen baba Budak, "Bu kendini patlatanların hepsi bir piyon. Asıl sorumluları bütün dünya biliyor" dedi.
'ASIL SORUMLULAR YARGILANMADI'
Saldırının göz göre gerçekleştiğini vurgulayan Budak, şöyle devam etti: "Saldırıyı yapan katil daha önce Urfa da yakalanıyor. Üç gün gözaltında kalıyor. Buna rağmen salıyorlar. Üç gün sonra ise saldırıyı gerçekleştiriyor. Suruç katliamını yapan ile Ankara Katliamını yapan kardeşler ellerini sallaya sallaya gidip katliam yaptılar. Ancak onların arkasındaki asıl sorumlular yargılanmadı. Onlar yargılanana kadar mücadele etmeyi sürdüreceğiz."
'BİZE DÜŞEN BAYRAĞI TAŞIMAK'
Suruç katliamının üzerinden geçen 5 yıla rağmen adaletin sağlanmadığına dikkat çeken Budak, durumu, "Samanlıkta iğne aramak Türkiye’de adalet aramaktan daha kolay" sözleri ile anlattı. Budak, sözlerini şöyle tamamladı: "Onların korkulu rüyaları olmaya devam edeceğiz. Çünkü bizim çocuklarımız bizim gururumuz, onurumuz. ‘33 düş yolcusunun’ bize bıraktığı onur çok büyük. Her gün sokaklarda mücadelelerini yaşatıyoruz, yaşatacağız. Bize de düşen onların bize bıraktığı bayrağı taşımak."