Suruç Katliamı 8'inci yılında Kadıköy'de anıldı: Artı TV muhabiri Umut Taştan gözaltına alındı

Kadıköy Halitağa’da Suruç Katliamı’nın 8’inci yıl dönümünde anma için alana gelen kitle ablukaya alındı. Basın çalışanları alandan çıkarılırken polis Artı TV muhabiri Umut Taştan'ın da arasında olduğu biri çocuk 154 kişi gözaltına alındı.

Ezgi Yıldız


İSTANBUL - Suruç Aileleri İnisiyatifi, IŞİD’in saldırısı sonucu Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) üyesi 33 gencin öldüğü katliamın yıl dönümünde, Kadıköy’de bulunan Halitağa Caddesi’nde anma gerçekleştirdi.

Basın çalışanları alandan çıkarılırken polis alandaki kişileri ablukaya aldı. Biber gazı ile müdahaleye eden polis Artı TV muhabiri Umut Taştan'ın da arasında olduğu çok sayıda kişiyi gözaltına aldı.

Artı TV Muhabiri Umut Taştan, haber takibi sırasında Süreyya Operası önünde ters kelepçeyle gözaltına alındı. Artı TV Haber Koordinatörü Fatih Aça muhabirin durumunu öğrenmeye çalışırken polis zoruyla aracın önünden uzaklaştırıldı.

AÇA: UMUT VE DİĞER GÖZALTINA ALINANA GAZETECİLER VATAN EMNİYET’E GÖTÜRÜLÜYOR

Artı TV canlı yayınına bağlanan Haber Koordinatörü Aça, “Şu an Suruç anmalarıyla ilgili muhabirimizin de dahil olduğu basın mensuplarına çok sert müdahalelerde bulunulmuştu ve biraz durulmuştu. Ama Kadıköy'de büyük anmanın dışında başka grupların da toplandığı bilgisi gelmişti. Anmaların başından itibaren basın mensuplarına baskılar olmuştu. Kameraman arkadaşımın bana aktardığı bilgi şöyle: “Umut’un haber yapmasını engellediler ardından vurarak gözaltına almaya çalıştılar.” Bunun ardından ben gözaltına aracının yanına giderek muhabirim hakkında bilgi almaya çalıştım ancak zor kullanılarak engellendim. Umut ve diğer gözaltına alınana gazeteciler Vatan Emniyet’e götürülüyor. Durumu takip ediyoruz. Tam sayıyı henüz öğrenemedik” ifadelerini kullandı.

BİRİ ÇOCUK 154 KİŞİ GÖZALTINDA

Suruç Katliamı’nın anmasında biri çocuk 154 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan kişilerden 33’ünün mevcutlu olduğunun bilgisi verilirken avukat görüşlerinin başlaması bekleniyor.

Yeşil Sol Parti Milletvekili Cengiz Çiçek’in aktardığı bilgiye göre 33 kişi yarın Anadolu Adliyesi’ne götürülecek. Diğer kişilerin ise ifade işlemlerinin tamamlanmasının ardından serbest bırakılması bekleniyor.

Anmada üzerinde yaşamını yitirenlerin isimlerinin ve fotoğraflarının bulunduğu, “Hiçbir düş yarım kalmayacak. Suruç için adalet, herkes için adalet. Unutmadık, unutturmayacağız, affetmeyeceğiz” yazılı pankart taşınırken, anmaya yaşamını yitirenlerin aileleri, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eş sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar ile milletvekilleri, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Türkiye İşçi Partisi (TİP) İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri’nin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.

8'İNCİ YILDA ANMA: SURUÇ İÇİN ADALET, HERKES İÇİN ADALET

Suruç Aileleri İnisiyatifi Suruç Katliamı aydınlatılana kadar mücadele edeceklerine dikkati çekerek, "8 yıldır verdiğimiz adalet mücadelemiz engellenmeye çalışılıyor. Suruç katliamının failleri yargılanana kadar adalet mücadelesini yükseltmeye bin yıl geçse de devam edeceğiz" dedi.

SURUÇ'U UNUTMA

Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç Katliamı’nın 8. yılında, İstanbul'da Halitağa'da basın açıklaması düzenledi.

Suruç Katliamı'nda hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının taşındadığı anmada "Kalplerimiz adalet için atsın" yazılı pankartı açıldı.

Çerkes bayrağı, LGBTİ bayrağı, Beşiktaş atkısı ve Suruç'ta yaşamını yitiren Koray Çapoğlu ile özdeşleşen Trabzonspor formasının da açıldığı anmaya Suruç aileleri, Cumartesi Anneleri, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, Yeşil Sol Parti Milletvekilleri Cengiz Çiçek, Çiçek Otlu, Celal Fırat, HDK Eş Sözcüsü Sedat Şenoğlu, TİP Milletvekili Sera Kadıgil ve çok sayıda siyasi parti temsilcisi katıldı.

Eylemde sık sık "Suruç için adalet, herkes için adalet", "Suruç'u unutma, unutturma", "Suruç'un hesabı sorulacak" sloganları atıldı.

POLAT: KİMLERİN YOL VERDİDİĞİNİ BİLİYORUZ

Anmada Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) adına konuşan Birkan Polat, Suruç'ta katledilen 33 kişiyi anarak sözlerine başladı ve ekledi: “Katliamın tam üzerinden 8 yıl geçti. Acımız büyük ama öfkemiz daha da büyük. 33 düş yolcusu yıkılmış bir kentin yaralarını sarmaya, haklar arasındaki dayanışmayı, mücadeleyi büyütmek için yola çıkmışlardı. Halklar arasındaki dayanışmayı, mücadeleyi istemeyenler, yoldaşlarımızı katlettiler. 8 yıldır mahkemede bir tiyatro işliyor. Adil bir yargılanma için etkin bir araştırma yapılmıyor. Biz biliyoruz, yoldaşlarımızı kimler katlettiğini. O bombacıyı oraya kimlerin gönderdiğini gayet iyi biliyoruz. Suruç ailelerimizin yargılamaya çalışıyorlar. Gençlik örgütlerimize her türlü baskı, zulüm, tutuklamaya yıldırmaya çalışıyorlar. Ama nafile işte bu abluka boşuna nafile, bizler buradayız. 33’lere sözümüz mücadele olacak, devrim olacak onların ayak izlerini mutlaka ama mutlaka takip edeceğiz."

TİP Milletvekili Sera Kadıgil, “Bir kere daha acınızı paylaştığımızı ifade etmek istiyorum. 40 derece sıcakta evladı katledilen aileler, Kadıköy'ün göbeğinde oturuyorlar etrafımızda. Bir abluka var Sadece bu meydanda değil, Kadıköy’ün her sokakta, her köşede onlarca yüzlerce Polis bekliyor şu anda. Neden bunu yapıyorlar? Daha 2 gün önce 6 arkadaş tutuklandı tutuklular sebebi, Suruç için adalet istemeleri. Sebebi Suruç’u unutturmamak istememeleri sebebi bu. Unutmamasını istiyorlar. Göz göre göre 33 genci bombalayıp öldürdüklerini unutmamanızı istiyorlar. O canlı bomba katilin bir saat önce emniyet aramalarında adını geçtiğini unutmamanızı istiyorlar. Mit raporlarını emniyet istihbaratını unutmamanızı istiyorlar. Adalet aramamızı istemiyorlar. Bunları neden yaptıklarını düşünmeyelim, sorgulayalım istiyorlar. Konuşursam yer yerinden oynar diyen Ahmet Davutoğlu'nun bir kez olsun ifadesine bile başvurmadığını, her birinin kafasını kuma gömdüğünü unutmamanızı istiyorlar ve biz de diyoruz ki inadına bu çocukların savunduğu barış iradesi adına bu topraklarda bir an evvel yaşamak inandığımız uğruna unutmayacağız. Unutmayacağız, unutturmayacağız.

Basın açıklamasını Suruç Aileleri İnisiyatifi adına Ezgi Gürbüz okudu.

‘ASIL SORUMLULAR HALA YARGILANMADI’

8 yıldır 33 düş yolcusu için adalet aradıklarına dikkati çeken Gürbüz, katliamda asıl sorumluların hala yargılanmadığının altını çizdi. Gürbüz, "Onların düşlerini hayata geçirmeye çalışıyoruz. Acımız ve öfkemiz ilk gün ki gibi büyük. 8 yıldır sokaklarda, meydanlarda, mahkeme salonlarında adalet aramaya devam ediyoruz. Bin yıl geçse de Suruç İçin Adalet talebimizden vazgeçmeyeceğiz. Mahkemede yeni eklenen delillere rağmen bir yol bile alınamadı. Son mahkemede bombacı katil Şeyh Abdurrahman Alagöz’ün IŞİD’e katıldığı bilgisi verilmesine rağmen Suruç katliamından saatler önce Emniyet tarafından iki kez sorgulandığı ortaya çıktı. Hem Amed katliamının faili Orhan Gönder hem de Suruç ve Ankara katliamlarının failleri şeyh Abdurrahman ve Yunus Emre Alagöz aileleri tarafından ihbar edilmiş olmalarına karşın haklarında hiçbir önlem alınmamış, kimlik tespitleri yapılmış ancak haklarında hiçbir önleyici tedbir alınmamıştır. Devletin hiçbir üst düzey yetkilisi bu konuda sorumluluk üstlenmemiş, güvenlik açıkları sahiplenilmemiş ve görmezden gelinmiştir" dedi. Suruç Katliamı'nın planlı bir katliam olduğunu vurgulayan Gürbüz, delillerin karartıldığını söyledi. Gürbüz, “Deliller karartılıyor. Avukatımız Gülhan Kaya tutuklandı, çocuklarımız ve 33’lerin yoldaşları tutuklu. 3 gün önce bugünkü anmaya çağrı yapan gençlik örgütleri ise işkence ile gözaltına alındı. 33’lerin yoldaşlarından 6’sın hukuksuzca tutuklandı. Suçları ne? Adalet istemek. Mahkeme adalet arayan biz ailelerin, yaralıların, avukatların hiçbir talebini karşılamadı. Tekrar soruyoruz adalet nerede?" diye konuştu.

‘ADALET MÜCADELESİNİ YÜKSELTECEĞİZ’

Roboski ve 5 Haziran Amed katliamı aydınlatılsaydı Suruç gerçekleşmeyeceğini vurgulayan Gürbüz, katliamların aydınlatılmadığına dikkati çekti. Gürbüz, "Suruç katliamı aydınlatılsaydı Ankara Gar katliamı olmazdı. Bu nedenle 8 yıldır Suruç İçin Adalet Herkes İçin Adalet demeye devam ediyoruz. Kimi zaman Hrant Dink’in, Berkin Elvan’ın, Cumartesi Annelerinin, Şenyaşar Ailesinin, Hande Kader’in sesi olmaya çalıştık. 33 düş yolcularının düşlerini savunmaya, kardeşlik ve eşitlik köprüsü kurmaya, adalet mücadelesini büyütmeye devam edeceğiz. 8 yıllık adalet mücadelemizin konusu olan taleplerimizi bir kez daha söylüyoruz. Tutuklu bulunan Suruç ailelerimiz, yaralılarımız ve avukatlarımız serbest bırakılsın.” Suruç Katliamı aydınlatılana kadar mücadele edeceklerini vurgulayan Gürbüz, "Birbiriyle bağlantılı olan Diyarbakır, Ankara ve Suruç katliamları başta olmak üzere IŞİD katliamları dosyaları birleştirilsin. Bu taleplerimizi her yerde dile getirmeye, Suruç katliamının failleri yargılanana kadar adalet mücadelesini yükseltmeye bin yıl geçse de devam edeceğiz" dedi.

Öne Çıkanlar