Taşyapı’nın otel projesine Kadıoğlu’ndan itiraz: Telafisi mümkün değil

Rıfat DOĞAN

ARTI GERÇEK - Üsküdar’da Darüşşafaka’ya ait 12 bin metrekarelik arazide Taşyapı tarafından inşa edilen 600 odalı otel Avrasya Tüneli’nin hemen dibinde bulunuyor. Çevre sakinleri, otel inşaatının trafik ve nüfus yoğunluğunu artıracağını ve silüeti bozacağını iddia ederek yargıya başvurmuş, mahkeme plan değişikliğini iptal etmişti.

İstanbul 11. İdare Mahkemesi’nin Taş Yapı’nın otel projesine ilişkin iptal kararına yapılan itiraz Bölge İdare Mahkemesi tarafından reddedilmiş ancak istinaf mahkemesinden dönmüştü. İptal kararını kaldıran mahkeme, dava açanlar açısından davanın ehliyet yönünden reddine karar vermişti.

Mahalle sakinlerinin avukatı İlknur Aksu kararı temyiz etti. Aksu, temyiz dilekçesinde İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü ve Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’nun otel projesine ilişkin hazırladığı "rüzgar ve afet" raporunu da sundu.

OTEL İNŞAATI "MUTLAK TAŞKIN RİSKİ ALANI"NDA BULUNUYOR

Kadıoğlu tarafından hazırlanan raporda "Söz konusu parsel hemen dere kıyısında olması yüzünden yeni inşaat da, yeni yapılaşmanın kesinlikle yasak olduğu kırmızı zon olarak adlandırılan mutlak taşkın riski alanında olduğuna" dikkat çekildi.

Kırmızı zon koruma Zonu (Mutlak Koruma Zonu) olarak da adlandırılıyor. Bu zonda yapılar varsa bina içinde veya dışında insanlar risk altında bulunuyor. Binaların yıkılma ihtimali var. Yeni yapılaşma kesinlikle yasak. Mevcut yapıların sadece bakım ve güçlendirilmesi yapılabilir.

AFET GERÇEĞİ YOK SAYILDI

Raporda gerekli araştırmalar yok sayılarak yapıldığı belirtilen otel inşaatı için Kadıoğlu şu ifadeleri kullandı:

"Yukarıda tanımlandığı gibi "Bu zonda yapılar varsa bina içinde veya dışında insanlar risk altındadır... Yeni yapılaşma kesinlikle yasaktır." Diğer bir deyişle, Derede gerekli inceleme ve çalışmalar yapılmadan münferit olarak mutlak risk, yani kırmızı/koruma zonunda olma ihtimali olan dava konusu parselde plan tadilatı ve onu takiben yeni yapılaşmanın yasak olduğu yerde inşası, devlet politikaları, kanun, yönetmelik ve genelgeler, yerin taşkın afeti gerçeği, gerekli inceleme ve araştırmaların tümüyle yok sayılarak yapıldığı kanaatindeyim."

Kadıoğlu raporunda İstanbul’da Koşuyolu ve Göztepe civarı hava kirliliğin yoğun olduğu bir bölge olarak da bilindiğini kaydetti.

RÜZGAR DAĞILIMINI OLUMSUZ ETKİLEYECEK HAVA KİRLİLİĞİNİ ARTIRACAK

"Kadıköy İlçesi Koşuyolu Mahallesine yapılacak büyük bir bina ve eklerinin bölgede rüzgarı keserek poyraz, lodos ve karayel, vb. yönlerdeki hava koridorlarını sekteye uğratmaması gerekir" ifadelerinin yer aldığı raporda "Kadıköy İlçesi Koşuyolu Mahallesi gibi Konut ve Yol Alanı alanı olan bir bölgede yapılaşmanın yoğunlaşması rüzgarın yerel dağılımını bozarak önceden öngörülemeyecek bir şekilde hava kirliliği ve halk sağlını olumsuz bir şekilde etkileyebilecektir" dendi.

TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN PROBLEMLERE YOL AÇACAK

Otel için "Telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açacak" tespitinin yapıldığı raporun sonuç kısmında şu ifadeler yer aldı:

"Havada canlı sağlığını tehdit eden veya refahını engelleyen madde veya maddeleri tespit edebilmek için hava kalitesi ölçümleri ve model çalışmaları ile aksi gösterilemediği takdirde böyle bir imar planı değişikliği insan, toplum, çevre ilişkilerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplumun hayatını yakından etkilen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak amacına hizmet etmeyecektir. Özetle olay tüm yönleriyle bilimsel bir şekilde ele alınmadığı takdirde Kadıköy İlçesi Koşuyolu Mahallesi, vb. bir parselde inşa edilecek olan büyük bir bina ve ekleri, o parsele doğrudan komşu olsun ya da olmasın yakın çevresinde ve özellikle de dere boyunca ve tüm hakim rüzgar yönlerinde olan yerleşim birimleri ve işletmelerle birlikte etrafındaki yollarda yaya ya da araç içinde seyahat eden bölgedeki herkesi ve günlük hayatın normal akışını olumsuz bir şekilde etkileyebilecek, ileride telafisi mümkün olmayan problemlere de neden olabilecektir."