TİHV'den çağrı: Zorla sınır dışı edilmeler durdurulsun
TİHV, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin gereğini yerine getirmesi gerektiğini belirterek, 'Suriyelilerin zorla ve toplu halde sınır dışı edilmesi durdurulsun' dedi.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Suriyelilerin bir bölümünün son günlerde sınır dışı edilmesine ilişkin "Suriyelilerin Zorla ve Toplu Sınır Dışı İşlemleri Derhal Durdurulmalıdır" başlıklı yazılı açıklama yaptı.
Son dönemlerde Suriyelilere karşı ayrımcılık, nefret söylemi ve linç girişimlerinin arttığı belirtilen açıklamada, "Göçmenlere zorla ‘gönüllü geri dönüş’ belgesi imzalatıldığı, toplu halde sınır dışı edilerek can güvenliklerinin olmadığı Suriye gibi savaş bölgelerine gönderildikleri medyaya yansıyan haberler ve görüntülerden anlaşılmaktadır. 22 Temmuz’da İstanbul Valiliği tarafından yapılan açıklamada bu durum, ‘düzensiz göçle mücadele çalışmaları’ olarak ifade edilmiştir. Ek olarak, İçişleri Bakanı 2019 yılının başından 20 Temmuz’a dek 43 bin kişinin sınır dışı edildiğini ve yılsonuna dek ortalama 80 bin göçmenin sınır dışı edilmiş olacağını belirtmiştir. Tüm bu yaşananlar ve ifadeler temel hak ve özgürlükler bakımından oldukça endişe vericidir" ifadeleri yer aldı.
ULUSLARARASI PROTOKOL HATIRLATMASI
Açıklamada, iltica ve seyahat özgürlüğünün herkesin temel hakkı olduğu belirtilerek, Türkiye’nin 1951 tarihli iltica hakkını konu alan 1951 tarihli Mültecilerin Hukuki Statüsüne Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ve 1967 Ek Protokolü’ne taraf olduğu hatırlatıldı. Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine Ek 4 numaralı Protokol’ün yabancıların toplu halde sınır dışı edilmesini yasakladığı belirtilen açıklamada, "Zorunlu hallerde yapılacak sınır dışı işlemlerinin, usulüne uygun olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir" ifadesi yer aldı.
'DERHAL ADIMLAR ATILSIN' ÇAĞRISI
Açıklamada, "Bir yandan, hali hazırda yaşamlarının pek çok zorluk, yoksunluk ve endişe içinde geçiren Suriyeliler ve diğer tüm göçmenler için, Türkiye hukuki güvencenin olmadığı ve belirsizliğin arttığı bir ülke haline gelmektedir. Öte yandan Suriyelilerin topluca sınır dışı edilmesi, Türkiye toplumunda göçmenlerin suçlu olarak damgalanmasına neden olmaktadır. Bunun da, Türkiye’de yaşamaya devam eden Suriyelilerin topluma tam katılımının önünde engel oluşturacağı açıktır" uyarıları yapıldı.
Yetkililerin toplumsal barış ve huzuru korumak üzere hareket etmesi gerektiği belirtilen açıklamada, "Siyasi aktörlerin, kamu görevlilerinin ve kurumlarının, ayrıştırıcı, kriminalize edici, nefret söylemini körükleyici ifade ve tutumlar yerine; ortak yaşamı kurmaya yönelik, hak temelli söylem üretmesinin ve politikalar izlemesinin gerekliliğinin bir kez daha altını çizmek istiyoruz" denildi.
Açıklamada, şu çağrı yapıldı: "Bir an önce, hukuksuz uygulamalar sona erdirilmeli, göçmenlerin ulusal ve uluslararası hukuktan gelen haklarını kullanmalarının zeminin sağlanmalı, toplumsal barış ve huzurun sağlanması yönünde gerekli tüm adımlar derhal atılmalıdır." (MA)