TOHAV: Kürt olduğu düşünülen yurttaşlara yol keserek kimlik sormak suçtur
TOHAV'dan yapılan açıklamada 'Oluşan suçlardan ötürü suç duyurusunda bulunduğumuzu ve olayların takipçisi olacağımızı belirtir, yürütme erkinin hukuki sorumluluğunu hatırlatırız' denildi.
Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV), yangın bölgelerindeki yol kesmeler ve kimlik sormalar üzerine bir açıklama yaptı.
TOHAV'ın sosyal medya hesabıından paylaşılan açıklamada "Yangın bölgelerinde Kürt olan/olduğu düşünülen yurttaşlara Muharrem Duygu ve beraberindekilerin yol keserek kimlik sormaları suçtur. Nefret söylemlerinin artmasıyla gerçekleşen saldırılara karşı suç duyurusunda bulunduğumuzu belirtir, yetkililere sorumluluklarını hatırlatırız" denilerek, şu ifadelere yer verildi:
"Türkiye'de 27 Temmuz'da başlayan orman yangınları son bilgiye göre, Adana'da 1, Antalya'da 2, Aydın'da 1, Denizli'de 1, Hatay'da 1, Isparta'da 2, Muğla'da 7 aynı yerde sürmektedir.
Yangınların başlama sebepleri henüz tespit edilmemişken bazı medya kuruluşlarınca provokatif paylaşımlar yapılmış; bu paylaşımlar sonrası sosyal medyada nefret söylemleri yaygınlaştırılmış ve bu paylaşımlar sonrasında yangın yerlerinde Kürt olan veya olduğu düşünülen yurttaşlara saldırı girişimlerinin olduğu belirlenmiştir.
Ayrıca bazı bölgelerde kolluk görevlisi olmadığı halde bazı sivil yurttaşlar yoldan geçen yurttaşları durdurup kimlik kontrolü yapmaya çalışarak suç işlemişlerdir. Bu olaylardan biri de 04.08.2021 tarihinde Milas yolunda araba plakasından kendi deyimleriyle 'yabancı' olduklarını olduğunu düşündüğü yurttaşların yolunu keserek kimlik kontrolü yapmaya çalışan Muharrem Duygu ve beraberindeki kişilerin gerçekleştirmiş oldukları fiiller açıkça suç teşkil etmektedir.
Bilindiği üzere Anayasa ve ilgili kanunlarda durdurma, yakalama, kimlik sorma ve arama yetkisi ve görevi münhasıran kolluk görevlilerine aittir. Bir yurttaşın bu işlemlerden yalnızca yakalama işlemini yapabileceğini ve bunun da yalnızca suçüstü hali ile sınırlı olduğunu hatırlatmak isteriz. Dolayısıyla şikâyet edilenlerin hiçbir yetkisi olmamasına rağmen bu işlemleri yapmaya kalkışması Kamu Görevinin Usulsüz Olarak Üstlenilmesi' ve 'Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kilma' suçlarını oluşturur. Böylece kolluk görevlilerinin oluşan bu suçlara müdahalede bulunmaması veya müdahalenin ihmal edilmesinin kendileri açısından da suç teşkil ettiği ve diğer yandan toplumsal barışı zedelediği de unutulmamalıdır.
Biz de Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı olarak oluşan suçlardan ötürü suç duyurusunda bulunduğumuzu ve olayların takipçisi olacağımızı belirtir, yürütme erkinin hukuki sorumluluğunu hatırlatırız." (HABER MERKEZİ)
