Tutuklanan Tuğgeneral: FETÖ ile alakam yok
Edip Akgülay, 'Semih Terzi'nin uçağının kalkışına müdahale edemedik. Zaten uçak pistin başındaydı. Ayrıca teknik olarak inisiyatifimiz dışında kalkış yapabilirdi' diye ifade verdi.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) savaş uçaklarının harekât sorumlusu olarak görev yaparken emekliliğini isteyen, ardından "FETÖ" soruşturması kapsamında gözaltına alınıp, tutuklanan Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekât Merkezi Komutanı Tuğgeneral Özkan Edip Akgülay'ın ifadesi ortaya çıktı.
Önceki gün Diyarbakır’da tutuklanan Tuğgeneral Özkan Akgülay, ifadesinde Gülen cemaati ile hiçbir döneminde irtibatının olmadığını, sohbetlerine katılmadığını, eşiyle katalog yoluyla evlenmediğini anlattı. Tuğgeneral Akgülay, 15 Temmuz 2016 günü darbe girişimi sırasında 8'inci Ana Jet Üs Komutanı Deniz Kartepe'nin Moda Deniz Kulübü'nde yapılan düğüne katılması nedeniyle o gece vekaleten üs komutanlığına baktığını söyledi.
'BİR TAKIM OLUMSUZLUKLAR YAŞANDIĞINI FARK ETTİM'
"15 Temmuz gecesi, 6 adet F- 16 uçağıyla Tuğgeneral Semih Terzi ve beraberindeki özel timin bulunduğu uçağın Diyarbakır’dan Ankara'ya uçmasını neden engellemedin?" sorusuna Tuğgeneral Akgülay, "Çünkü uçakta özel tim askerleri vardı. Bu askerler zor kullanarak üssü ele geçirmeye teşebbüs edebilir ve neticesinde darbe girişimine yönelik daha büyük aksaklıklar yaşanabilirdi. Bu tehdidi bertaraf etmek için Semih Terzi'nin uçağının kalkışına müdahale edemedik" yanıtını verdi.
Tuğgeneral Akgülay, "Emir komutam dışında birtakım olumsuzluklar yaşandığını fark ettim ve fark ettiğim an itibari ile darbe girişimini engellemeye yönelik çaba ve gayretlerde bulundum" dedi.
'SEMİH TERZİ'NİN UÇAĞININ KALKIŞINA MÜDAHALE EDEMEDİK'
Tuğgeneral Akgülay'a, FETÖ'den hakkında işlem yapılan R.Ö.'nün 'Semih Terzi telsizden, 'Ne yaparsanız yapın, kalkacağım' demesi üzerine, '8'inci Ana Jet Üs Komutanı Vekili'ni aradım o da 'Kaldırın gitsin' diyerek kalkış iznini verdi' ifadesi hatırlatıldı. Tuğgeneral Akgülay, kendisini arayan Terzi'nin kalkış izni istediğini, ancak Birleşmiş Hava Harekat Merkezi'nden (BHHM) izin alması gerektiğini söylediğini belirterek, şunları söyledi:
"BHHM bana zorda kalmam halinde Semih Terzi'nin uçağının kalkışına karışmamam yönünde talimat vermişti. Çünkü uçakta özel tim askerleri vardı. Bu askerler zor kullanarak üssü ele geçirmeye teşebbüs edebilir ve neticesinde darbe girişimine yönelik daha büyük aksaklıklar yaşanabilirdi. Bu tehdidi bertaraf etmek için Semih Terzi'nin uçağının kalkışına müdahale edemedik. Zaten uçakları pistin başında idi. Ayrıca teknik olarak ne kadar bu uçağın kalkmaması için gayret sergilesek de bu uçak bizim inisiyatifimiz dışında kalkış yapabilirdi."
2018 Yüksek Askeri Şura ile Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi ve JFAC Müşterek Hava Kuvveti Komutanı olarak atanan Tuğgeneral Akgülay, görevinden alınacağını öğrendikten sonra 4 Ocak günü emeklilik dilekçesi verdiğini söyledi.
6 ARDIŞIK ARAMA TESPİT EDİLDİ
Tuğgeneral Akgülay'ın 2012 ve 2015 yılları arasında Diyarbakır’daki sabit farklı numaralardan 6 kez arandığı belirlendi. Arayanlardan birinin tanker pilotu "darbeci" Orçun Kuş olduğu ve ardışık olarak aradığı saptandı. Orçun Kuş'un, 20 Ekim 2012 tarihinde saat 20.44’te sabit numaradan arandığı, bu aramadan 2 dakika sonra da saat 20.46’da da yine aynı sabit hattan Özkan Edip Akgülay'ın arandığı tespit edildi.
'BAZI ASTSUBAY VE UZMAN ÇAVUŞLAR CEP TELEFONU KULLANMIYORDU
"FETÖ"nün mahrem yapılanmasında kullandığı ankesörlü- kontörlü telefonlardan aranmasıyla ilgili sorulara Tuğgeneral Akgülay, sabit hatlardan aranmış olabileceğini, ancak bu aramaların örgüt aranması olamadığını söyledi. Orçun Kuş'un kendisini aramasıyla ilgili olarak ise Akgülay, "Tanker pilotu Orçun Kuş’un çalıştığını hatırladığım İncirlik Üssü de vardı. Ben hiçbir örgüt mensubu tarafından aranmadığım için Orçun Kuş ile ardışık olarak aranma sebebim muhtemel bir çalışmanın koordinasyonu amacı ile olmuş olabilir. Ayrıca o tarihte görevli olduğum yerdeki bazı astsubay ve uzman çavuşlar cep telefonu kullanmıyordu. Bu kişiler gerektiği zaman beni ve diğer görevlileri üs içerisinde bulunan sabit telefonlardan dışarıda iken umuma açık telefonlardan ararlardı" ifadelerini kullandı. (DHA)