Uğur Kurt davası: Mahkeme delillerin yeniden incelenmesini reddetti
Polis kurşunuyla öldürülen Uğur Kurt’un davası dokuz yılın ardından tekrar görülmeye başlandı. Mahkeme başkanı, delillerin yeniden incelenmesi ve görüntülerin mahkeme salonunda izlenmesi talebini reddetti. Dava 15 Aralık’a ertelendi.

Büşra CEBECİ
İSTANBUL - Anayasa Mahkemesi’nin, 14 Mayıs 2014’te polis Sezgin Korkmaz’ın silahından çıkan kurşununun başına isabet etmesi sonucu Uğur Kurt’un ölümüyle ilgili verdiği yaşam hakkı ihlali kararı sonrasında dava yeniden görülmeye başlandı, Sezgin Korkmaz dokuz yıl sonra tekrar hakim karşısına çıktı.
Sanık polis Sezgin Korkmaz duruşmaya Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden bağlandı. 11.00’da başlaması gereken duruşma 13.00’da başladı.
Kurt ailesinin avukatlarından Turgut Kazan, duruşmanın geç başlamasına ve sanık Sezgin Korkmaz’ın SEGBİS aracılığıyla bağlanmasına tepki gösterdi.
Kazan, "AYM'nin ‘Yaşam hakkı ihlali’ kararı verdiği bir davadan söz ediyoruz. Davanın önemi açısından da sanığın duruşma salonunda bulunması gerekiyor" dedi.
Mahkeme başkanı, Kazan’ın bu sözü üzerine “Ne yapalım? Zorla getiremeyiz” cevabı verdi.
DELİLLER YENİDEN İNCELENMEYECEK
Kimlik tespitinin ardından sanık polisin ifadesine geçildi. Sanık Sezgin Korkmaz, olay günü Okmeydanı'nda eylem olduğunu ve bir eylemcinin kendilerine molotof attığını söyledi.
Kendilerine molotof kokteyli atan birini vurmak amacıyla bir el ateş ettiğini söyleyen Korkmaz, “Mermi 75 metre ilerideki bir vatandaşa isabet etmiş. Bu olayın olmasından son derece üzgünüm, vereceğiniz karara saygılıyım" dedi.
Kurt ailesinin avukatlarından Aslı Kazan, Korkmaz’ın ifadesine tepki gösterdi.
Kazan, “Sanık ‘verilecek cezaya razıyım’ diyor. 12 bin 100 lira para cezası verildi ve 10 taksite bölündü. ‘Vereceğiniz cezaya razıyım’ diyen sanık koşarak o cezaya itiraz etti” dedi. Sanık Sezgin Korkmaz’ın avukatı Tolga Yurdakul, AYM’nin kararının çelişkili olduğunu ileri sürdü.
Yurdakul, Korkmaz’ın eylemi taksirle işlendiğini ve Uğur Kurt’un avukatlarının sözlerinin gerçeği yansıtmadığını iddia etti. Yurdakul, “AYM kararı çelişkilidir, dosyada her şey yapıldı. Eylemin taksirle olduğu kesindir. Cezada değişiklik yapılmasına gerek yok. Polis silahını kullanmasa şehit olabilirdi” dedi.
Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt ve Okmeydanı Cemevi Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Şahin
MAHKEME TALEPLERİ REDDETTİ
Kurt ailesi avukatları, delillerin yeniden incelenmesi ve görüntülerin duruşma salonunda izlenmesi talebinde bulundu.
Sanık vekili Yurdakul, ailenin bu talebinin reddedilmesini istedi. Mahkeme heyeti, delillerin bilirkişi tarafından yeniden incelenmesi ve görüntülerin duruşma salonunda izlenmesi taleplerinin reddine ve dosyanın mütalaa için başsavcılığa gönderilmesine karar verdi. Duruşma 15 Aralık 10.30 tarihine ertelendi.
Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt, mahkeme başkanına tepki gösterdi. Kurt, "Görüntüleri incelemeden nasıl karar vereceksiniz sayın başkan? Bu şekilde nasıl adaleti sağlayacaksınız, biz 9 yıldır adalet bekliyoruz." dedi.
'DAVADAN UMUTLU DEĞİLİZ'
Olayın yaşandığı dönem ifadesine başvurulanlardan biri de Okmeydanı Cemevi Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Şahin’di.
Şahin, bu duruşmada da mahkeme salonunda hazır bulundu. Duruşmanın ardından davayı Artı Gerçek’e değerlendiren Şahin, davadan umutlu olmadıklarını dile getirdi.
Şahin, “Her şey gözümüzün önünde gelişti, anlattık söyledik, müfettişlere raporlar halinde bilgi verdik fakat ceza 12 bin 100 Lira para cezasıyla kapatıldı. Bundan sonraki davanın sürecini bilemiyoruz, yine aynı olur diye düşünüyorum” dedi.
Şahin olayın yaşandığı gün, cemevinde cenaze olduğunu, cemevi yakınlarında gerçekleşen bir eylemden dolayı polisin cemevine ateş açtığını söyledi.
Şahin olay anını şu sözlerle anlattı:
“Polis silahını alıp direkt üstümüze yaydı. Biz kendimizi sağa sola attık. Bir kurşun değil, 5-6 kurşun. Bundan sonra da tekrar bizi gaza boğdular, hastaneye götüremedik çocuğu.”
NE OLMUŞTU?
Uğur Kurt, bir yakınının cenaze törenine katılmak üzere Okmeydanı Cemevi’ne gitmişti. Cemevi avlusunda bekleyen Kurt’a “Akrep” adlı polis aracından inen bir polisin sıktığı kurşun isabet etti. Başından yaralanan Kurt, polisin biber gazı müdahalesi devam ettiği için hastaneye yetiştirilemedi.
Soruşturmayı yürüten savcı Hasan Yılmaz, Çağdaş Hukukçular Derneği avukatlarının keşif yapılması talebine rağmen olay yaşanır yaşanmaz olay yerini incelemeye gitmedi.
Olay yerinde MOBESE’lerin bozuk olduğu iddia edilse de olay yerindeki kişilerin çektiği görüntülerde bir polisin beş kez “sıkma” diye bağırdığı ve bunun üzerine 20 el ateş edildiği ortaya çıktı. Olaydan bir hafta sonra kimliği tespit edilen Sezgin Korkmaz o dönem yargılandı ve 12 bin 100 TL para cezasına çarptırıldı. Korkmaz’ın cezası 10 taksitle ödemesine karar verildi. (ARTI GERÇEK)
Uğur Kurt’u cemevinde öldüren polis yeniden hâkim karşısına çıkıyor