Umrecilerden koronavirüs kapan hemşire: İnsanlar bize vebalı gibi bakıyor
Hac ve umreden dönenlerin havalimanında sağlık kontrollerini yaparken koroonavirüse yakalanan hemşire: Ne temizlenmek için ne de dinlenebilecek için yerimiz vardı, otobüslerde yatıyorduk
Rıfat DOĞAN
ARTI GERÇEK- Havalimanında hac ve umreden dönenlerin tahliyesinde görev yaparken COVİSD-19’a yakalanan hemşire "Salgın bundan sonraki süreç hayatımda ne değiştirecek bilmiyorum ama gidip kardiyolojiye muayene olmam, psikiyatri ile görüşmem lazım" diyor.
Türkiye’de koronavirüs (COVİD-19) vakalarınının ilk görüldüğü günlerde umre ve hactan dönenlerin karantinaya alınmadan illerine gönderilmesi büyük bir tartışma yaratmıştı. Tepkiler üzerine karantinaya alınsalar da virüsü çevrelerine bulaştırıp bulaştırmadıklarına ilişkin herhangi bir açıklama olmamıştı.
Hac ve umreden dönenlerin sağlık kontrollerinde çalışanlardan biri de Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan 41 yaşındaki hemşireydi (güvenlik nedeniyle ismini veremiyoruz). Bir cuma günü mesai çıkışı kendisine İstanbul Valliliği’nden gelen görevlendirmeyle havalimanında nöbet tuttu.
‘TEMİZLENECEK, DİNLENEBİLECEK YERİMİZ YOKTU, OTOBÜSTE DİNLENİYORDUK’
"Havalimanına gittiğimiz süreç daha vakaların Türkiye’de yeni yeni çıktığı zamana denk geliyordu. İki ay süreyle geçici olarak görevlendirildik" diyen hemşire umreden ve hactan dönenlerin ateşlerinin ölçülmesi ve kayıtlarının alınmasından sonra söz konusu kişilerin gidecekleri yerlere yönlendirildiğini söylüyor.
Hemşireye göre ciddi bir organizasyon eksikliği vardı: "Uçak karşılışıyorsun açık havada sadece üzerinde tulum var, o da seni soğuktan korumuyor. Temizlenecek yerin yok, yıkanacak yerin yok. Dinlenebileceğimiz yatabileceğimiz yerler yoktu, otobüslerde yatıp dinlenebiliyorduk. Maske değiştirmen lazım onu değiştiremiyorsun. Çalışanlar baya bir sıkıntı yaşadı."
‘UMREDEN GELENLERDEN KAPTIK’
Yaşanan eksikliğin sorumlusunun Sağlık Bakanlığı Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü olduğunu dile getiren hemşire "Önlemleri yeterli değildi. Çalışanlara dönük kapsamlı bir tedbiri yoktu. O süreçte de biz umreden gelenlerden hastalığı kaptık. Tamamen bir iş kazası" diyor. Dört günde bir 24 saatlik nöbetler halinde havalimanına giden hemşire bir aya yakın havalimanında çalışmış. Beş ya da altıncı nöbeti sırasında çalışanların hasta olduğu anlaşılınca il sağlık müdürlüğü sağlık çalışanlarından sürüntü testi için örnek almaya başlamış. Örnekler gelmeye başlayınca çoğunun hasta
olduğu anlaşılmış. O süreçte hemşirenin ekibinden salgına yakalananlar arasında Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü’nün başhekimi de varmış. O da dahil olmak üzere birçok kişi koronavirüse yakalanmış. Öyle olunca görevlendirmeler bitmiş, tedavi süreci başlamış.
23 GÜN HASTANEDE TEDAVİ GÖRDÜ
Hastalık süreci çok uzun süren ve ağır geçen hemşire ilk teşhis konulduktan sonra hastaneye gidip ilaçları aldıktan sonra evde tedavisine devam etmek istese de ikinci gün ateşi yükselmeye başlayıp üçüncü gün ciddi bir solunum sıkıntısı yaşayınca tekrar hastanenin yolunu tutmuş. Yatışı verilen hemşirenin annesi de o süre zarfında salgına yakalanmış. "Annem daha hafif atlattı. O konuda çok şanslıyım ama o da yine benim gibi 23 gün boyunca hastanede yattı" sözleriyle hastane sürecini anlatan hemşire "Geçen ayın 22’sinde taburcu edildim. Şimdi evde karantinadayım. Şimdi daha iyiyim, sıkıntı yok. Sadece yürürken biraz göğüs ağrım oluyor" diyor.
‘İNSANLAR BİZE VEBALI GİBİ BAKIYOR’
Hastane sürecinin bitmesiyle kendisini daha iyi hisseden ve evde artık uykuları düzene girmeye başlayan hemşire bu süreçte sadece insanların kendilerine karşı olan tavırları nedeniyle rencide olmuş. İnsanların bu tavrı için "Evet sosyal mesafeye dikkat edilmeli ancak bir vebalı görmüş gibi davranıyorlardı" benzetmesinde bulunuyor.
‘BU SÜREÇTE CİDDİ PSİKOLOJİK YIKIM YAŞAYAN ARKADAŞLARIM OLDU’
Bu sürecin sağlık çalışanları açısından yarattığı psikolojik etkiyi anlatırken şunları söylüyor: "İsim veremem ama bu süreçte ciddi psikolojik yıkım yaşayan arkadaşlarım oldu. Çalışmak istmeyen, kendini iyi hissetmeyen ailesiyle görüşemeyen ve sürekli bu süreci bir daha yaşar mıyım korkusu içinde olan arkadaşlarım var."
‘SALGIN BUNDAN SONRA HAYATIMDA NE DEĞİŞTİRECEK BİLMİYORUM’
Hemşire kendisiyle ilgili durumu ise anlamlandırmaya çalışıyor: "Ben de öyle bir süreç olmadı. Bilmiyorum varsa da ben tarif edemiyorumdur belki. Bir sorgulama sürecinin içine halen girmedim, hayatımda ne yarattı bilmiyorum. Ama şunun farkındayım, 10 basamak merdiven çıkınca ya da uzun soluklu konuşunca göğüs ağrılarım nefes darlığım oluyor. Salgın bundan sonraki süreç hayatımda ne değiştirecek bilmiyorum ama gidip kardiyolojiye muayene olmam gerekiyor, psikiyatri ile görüşmem lazım."