Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu iktidara seslendi: Bin bir umutla yaşadığımız şehre, İstanbul'a dokunma
ARTI GERÇEK - Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu, İstanbul'u "Kanal İstanbul" denilen rant projesiyle yok edileceğini ifade ederek, "Binbir umutla yaşadığımız şehre, İstanbul'a dokunma" dedi.
'BİR AVUÇ ZENGİNE 'YENİŞEHİR' YAPILIYOR'
Şimdi kentimize, bir "Kanal" ve bir avuç zengin için "Yenişehir" yapmak istiyorlar. İstanbul’u 3. Köprü, 3. Havalimanı, yeni otoyollarla geri dönülmez biçimde tahrip edenler; Kuzey Ormanları’ndan kalanları, İstanbul’un son tarım alanlarını, göllerini, bölgedeki tüm ilçeleri ortadan kaldırmak ve orada yaşayan halkı yerinden etmek istiyorlar. ÇED raporunda ilan etmişler, artık bölgede "nitelikli insan"lar yaşayacakmış, yani biz işçiye, emekçiye, esnafa, çiftçiye yer yok yeni tasarladıkları "proje"de.
'HALK BU PROJEYE KARŞI'
İstanbul’da yapılan tüm kamuoyu araştırmaları halkın ezici bir çoğunluğunun bu "proje"yi istemediğini gösteriyor. AKP Başkanı demiş ki "Onlara rağmen Kanal İstanbul’u da yapacağız, inadına yapacağız". Kime ve neye rağmen? Halk bu talan projesinin kente ve doğaya vereceği zararı biliyor. Bir avuç yandaş sermayeyi daha da zengin etmek için doğaya ve kente saldırdığınızın farkında, ayrıca bunu size oy veren halk da bildiği için, bu projeye karşılar.
'VERGİLERİMİZDEN YAPILACAK'
Yeni bir kararname Resmi Gazete’de yayınlandı. Bizim için anlamı, "yap -işlet – sermayeyi zengin et – parasını halka ödet" olan "proje"sine finansman sağlamak için devlet garantisi vermiş. Yani yaptıktan sonra bize ödettikleri yetmiyor, krediyi alıp yapmadıklarının da parasını bizim vergilerimizle Hazine’den ödetecekler. Yenişehir projesiyle; susuzluktan kırılan kentimizin son sulak alanlarını, Terkos, Küçükçekmece göllerinin çevresini yeni "turizm" alanları ilan ederek talan edecekler, yıkımı derinleştirecekler.
'HUKUK ÇÖPE ATILDIĞINDAN BERİ GÜVENCEMİZ KALMADI'
Kısa bir süre önce, "Kanal İstanbul" projesinin önemli bir bölümünü kapsayan Arnavutköy'de, tarım ve hayvancılık yapan çiftçilere arazilerini tahliye etmeleri tebliğ edildi. İstanbul’un son köylerini "lojistik alan" ilan edip kendi evlerinden arazilerinden kovmaya çalışıyorlar. Hak, hukuk ve adalet kavramları çöpe atıldığından beri hiçbir güvencemiz kalmadı "dayanışma ve birlikte mücadele etmek"ten başka.
'YENİ HUKUKSUZLUKLARA İMZA ATMAYIN'
Halk bu "talan ve yıkım projesi"ni istemiyor, binlerce kişi itiraz dilekçesi verdi, onlarca kurum ve birey dava açtı. Keşif kararını alan mahkeme bir türlü bilirkişi tayin etmiyor fakat ihale hazırlıklarına hız verdiklerini açıklıyorlar. Bir kez daha "atı alan Üsküdar’ı geçti" diyerek yeni hukuksuzluklara imza atmaya çalıştıklarının farkındayız.
'DOĞAYLA İNATLAŞMA'
Bugün burada bizim için İstanbul’u anlatmak, kentimizi, belleğimizi yok ettirmeyeceğimizi söylemek için buluştuk. Tekrar ediyoruz; İstanbul’la, halkla, doğayla inatlaşanlara karşı mücadelemize devam edeceğiz."