Yargıtay Başsavcısı Şahin'den Atalay açıklaması: İtiraz gelmediği takdirde dosyayı göndereceğiz

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, AYM'nin ikinci ihlal kararına rağmen tahliye edilmeyen Can Atalay dosyasıyla ilgili yaptığı açıklamada, "İtiraz gelmediği takdirde biz dosyayı mahalline göndereceğiz" dedi.

Yargıtay Başsavcısı Şahin'den Atalay açıklaması: İtiraz gelmediği takdirde dosyayı göndereceğiz

Artı Gerçek - Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Can Atalay kararının hukuki değeri olmadığı iddiasıyla ihlal kararına uyulmasına yer olmadığına hükmetti.

Yaşanan yargı skandalına ilişkin CNN TÜRK'e açıklamalarda bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin, "Yargıtay 3. Ceza Dairesi karar verdi, bize gönderdi. Dosya şu an bizde. İtiraz gelmediği takdirde biz dosyayı mahalline göndereceğiz" ifadelerini kullandı.

'DAVALI PARTİ KENDİNİ KAPATMIŞ GİBİ'

HDP'ye yönelik açılan kapatma davasına ilişkin bir soru üzerine Şahin "2 yıldan fazla süre geçti. Davalı parti kendisi kapatmış gibi, faaliyeti yok. DEM Parti adını aldı. Beklemekteyiz, duruşma tarihini AYM belirler" diye konuştu.

KADIN CİNAYETLERİNDE İDAMI SAVUNDU

Şahin, aynı yayında kadın cinayetlerinin cezasının idam olması gerektiğini de savunarak "Kadın cinayetlerinde verilen ceza en ağır ceza ağırlaştırılmış müebbet. Eskiden bunun karşılığı idamdı. Bana göre suçu ispat edilenin cezası idam olmalı. Bazı suçlarda idam olmalı. Hamile kadını sayısız bıçak darbesi ile katleden bir insana ağırlaştırılmış hapis yerine, idam olmalı. Ağırlaştırılmış müebbet caydırıcı olmuyor" dedi.

NE OLMUŞTU?

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Can Atalay’ın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılmasına ve bu suçtan tutuklanmasına karar vermişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu.

Atalay, 14 Mayıs'taki 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde TİP'ten Hatay milletvekili seçilmiş, bunun üzerine avukatları "milletvekili seçilmesi nedeniyle hakkındaki yargılamanın durması ve tahliye edilmesi" talebiyle Yargıtaya başvuru yapmıştı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise talebin reddine hükmetmişti.

Atalay'ın avukatları da milletvekili seçilerek yasama dokunulmazlığı kazanan başvurucunun yargılamada durma kararı verilmesi talebinin reddedilerek yargılamaya devam edilmesi nedeniyle "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkının, tahliye talebinin reddedilmesi nedeniyle de "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakkının ihlal edildiğini belirterek Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunmuştu.

Başvurunun ardından süreç devam ederken Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Gezi Parkı davasında Can Atalay'a verilen 18 yıl hapis cezasını onamıştı.

Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, ekim ayının sonunda aldığı kararla Atalay'ın bireysel başvurusunda, "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkı ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiği sonucuna varmış, ayrıca Atalay'a 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetmişti.

Anayasa Mahkemesi tarafından, Atalay'ın yeniden yargılanması ve tahliyesi istemiyle yerel mahkemeye gönderilen dosya, yerel mahkemece karar verilmeden Yargıtay 3. Ceza Dairesi'ne iletilmiş, Daire ihlal kararına uymamıştı.

AYM Genel Kurulu 21 Aralık 2023 tarihinde oy çokluğu ile Can Atalay hakkında ikinci kez ‘hak ihlali’ kararı vermişti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dosyanın yeniden Yargıtay'a gönderilmesine karar vermişti. (HABER MERKEZİ)