Yılda ortalama 12 bin erişim engeli kararı veriliyor
Prof. Dr. Yaman Akdeniz, ‘Her yıl ortalama 12 bin farklı erişim engelleme kararı veriyor Türkiye. Bu çok yüksek bir rakam’ dedi, sansürün hükümet politikası olarak uygulandığını vurguladı.
ARTI GERÇEK- Sansür ve otosansür ile mücadele amacıyla kurulan Susma Platformu’nun Genel Kurulu bugün İstanbul Cezayir toplantı salonunda yapıldı.
Açılış konuşmasını yapan P24’ün kurucularından Andrew Finkel, "Yazarken daha hür hissetmemiz gerekiyor. Susma bunun için var" dedi.
Susma Platformu’ndan Özlem Altunok, OHAL gibi sansürün de süreklileştiğini ve olağanlaştığını söyledi. Altunok, sansürün sadece medya alanında değil sosyal medya, sanat, edebiyat, yayıncılık gibi alanlarda da görüldüğünü belirtti.
2019 yılına ait sansür raporundan veriler paylaşan Kültigin Akbulut, gazeteciliğin "örgüt propagandası ve üyeliği", "Türklüğü aşağılama", "Cumhurbaşkanına hakaret" gibi suçlamalarla cezalandırıldığına işaret etti.
Sansürün çoğunlukla etkinlik engelleme, yayın yasağı, erişim engelleme, mahrum bırakma, yasal düzenleme, saldırı, hedef gösterme gibi yöntemlerle ve en çok medya ve sosyal medya alanlarında uygulandığı bilgisini veren Akbulut, ifade özgürlüğüne yönelik ihlallerin politik gündemle doğrudan ilgili olduğunu ifade etti. Akbulut’un verdiği bilgiye göre, Kuzey Suriye’ye yönelik operasyonun yaşandığı Ekim ayında ifade özgürlüğüne yönelik ihlallerin arttığı görülüyor.
Raporun tam halinin önümüzdeki günlerde kamuoyuna açıklanacağı duyuruldu.
‘BİZ ATILDIK, GERİDE KALANLAR SİNDİRİLDİ’
Genel Kurulda, "İfade Özgürlüğüne ilişkin Güncel Meseleler" başlıklı söyleşi de düzenlendi. Moderatörlüğünü Gazeteci Mehveş Evin’in yaptığı söyleşide ilk olarak Oyuncular Sendikası’ndan Pervin Bağdat konuştu. 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra Şehir Tiyatrolarından atılan Bağdat, "Hepimiz sansüre uğruyoruz ama işin en kötü tarafı oyuncu arkadaşlarımızın kendilerine uyguladığı otosansür" dedi. Bağdat, işten atılmasının ardından yalnızlaştırıldığına işaret ederek, "Bizim atılmamız geride kalan oyuncuları sindirmiş oldu. Sosyal medyalarını kapattılar, bu konuyla ilgili paylaşım yapmayarak kendilerini korumaya aldılar" dedi. İşten atılmasının ardından TRT’de yayınlanan bir dizi için yaptığı anlaşmanın da sonlandırıldığını anlatan Bağdat, oyuncuların bir tv dizisi için anlaşma yaptığında ilk iş olarak sosyal medyalarını temizlediklerini söyledi.
KİTABEVLERİ ‘YASAKLI DEĞİLDİR’ YAZISI İSTİYOR
Avesta Yayınları’nın kurucusu Abdullah Keskin, kitabevlerinin kitabın yasaklı olmadığına ilişkin kendilerinden yazılı belge istediğini söyledi. 2017 Eylül ayında yasaklanan 9 kitaplarıyla ilgili tebliğin kendilerine aylar sonra ulaştığını anlatan Keskin, "Terörle mücadele" kapsamında yasaklanan kitapların bir kısmının Osmanlı’ya dair tarih kitapları olduğunu, bir tanesinin mitolojik bir kitap olduğunu ifade etti. Keskin, bugünkü sansürün 90’lara göre çok daha yoğun olduğunu belirterek, "Bugün hiçbir şey yapmasanız bile 20 yıl önce yayınlanmış ve baskısı olmayan kitaplardan yargılanabilirsiniz, tamamen keyfi" diye konuştu.
