Amed Emek ve Demokrasi Platformu: 5 kişilik kutlama dayatmasını kabul etmiyoruz

Amed Emek ve Demokrasi Platformu: 5 kişilik kutlama dayatmasını kabul etmiyoruz
1 Mayıs İşçi Bayramı etkinlikleri İçişleri Bakanlığı’nın kısıtlama kararına takıldı. Emek ve Demokrasi Platformu bakanlığın kısıtlama kararına tepki gösterdi.

Remzi BUDANCİR


ARTI GERÇEK - Diyarbakır’da Emek ve Demokrasi Platformu,   Kürtçe ve Türkçe olarak 1 Mayıs marşını çalıp, salgın nedeniyle mitingin yapılamayacağını anons aracıyla duyurmak istemişti. Yapmayı planladıkları etkinlik ile ilgili Diyarbakır Valiliği’ne başvuru yapılmıştı. Platform üyelerine gönderilen tebligatta, valiliğin yetkilendirdiği kurumlar tarafından kentte salgınla ilgili yeterli duyurunun yapıldığı ifade edilerek talebin reddedildiği belirtildi. Etkinliğin gerçekleştirilmesi halinde müdahalede bulunacağı, sorumlular hakkında adli ve idari işlem yapılacağı kaydedildi.

BASIN AÇIKLAMALARINA 5 KİŞİ SINIRI

Bunun ardından platform üyeleri bu gün Ofis semtinde,  TMO parkında 1 Mayıs ile ilgili sosyal mesafe kuralları dikkate alarak basın açıklaması yapmak istedi. Diyarbakır Valiliği,  İçişleri Bakanlığı’nın salgın basın açıklamalarına 5 kişi sınırlaması getirdiğini belirterek, 5 kişiden fazla katılıma izin verilmeyeceğini bildirdi.  İçişleri bakanlığının 5 kişilik kutlama dayatmasını kabul etmediklerini belirten Amed Emek ve Demokrasi Platformu, Eğitim-Sen 2 No’lu Şubenin  bahçesinde basın açıklaması yaptı. Açıklamayı Eğitim-Sen 1 No’lu Şube Eşbaşkanı Saadettin Kaya okudu.

KAYA: BU DÜZEN UYGARLIK KRİZİ YAŞIYOR

2020, 1 Mayısında her yıl olduğu gibi dayanışma ile bir arada olduklarını belirten Kaya,  halklara eşitsizlik, yoksulluk ve işsizlik dışında hiçbir şey sunamayan düzenin küresel salgın ile beraber büyük bir uygarlık krizi yaşadığını söyledi.  Kapitalist sistemin insanlığın, doğanın ve yaşamın üzerine çöktüğünü ifade eden Kaya, "Salgın koşullarında bile zorunlu olmayan işlerde, fabrikalarda, atölyelerde, kamu kurum ve kuruluşlarında, şantiyelerde çalışmamızı dayatan; zorunlu işlerde gerekli önlemleri almadan bizleri çalıştıran bu düzen, bizi üretimdeki herhangi bir araç gereçten farksız basit bir meta olarak görüyor.  Artık daha net görüyoruz ki, insani ihtiyaçlarımız için üretmiyoruz, insanca yaşamak için üretmiyoruz, toplumun geniş kesimlerine daha iyi bir yaşam kurmak için üretmiyoruz. Sadece ve sadece sermayenin bu akıldışı düzeninin çarkları dönsün diye üretiyoruz.  İşte 2020 1 Mayıs'ı bu gerçekliğin en çıplak haliyle görüldüğü ve bunun karşısında işçi sınıfının başka bir dünya, yeni bir toplumsal düzen iradesinin dünya çapında haykırıldığı bir kırılma anı olarak tarihe geçecek" dedi.

"BU DÜZEN AKIL DIŞIDIR"

Yeni bir toplumsal düzen istediklerini belirten Kaya,  şunları söyledi: "İnsanlık tarihi boyunca egemenler, toplumun çoğunluğunun çıkarına bir düzenin mümkün olmadığını anlattılar ve yalan söylediler.  Bugün görüyoruz ki, asıl mümkün olmayan, asıl akıldışı olan bu düzendir. Toplumları hastalığa, dünyayı ekolojik krizlere, üretenleri açlığa, işsizliğe, güvencesizliğe mahkum eden bu düzen Türkiye ve dünya halklarının sırtında bir yüktür.

"DEMOKRASİ VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ OLMALI"

Biz emekçiler sermaye değil halk egemenliğini esas alan, sömürüye karşı emeğin haklarını koruyan, toplumsal zenginliğe el koyan yüzde 1’in değil toplumun yararını esas alan yeni bir toplumsal düzeni kurmak için seferber olacağız. İnsan onuruna yaraşır bir iş ve ücret, kamusal sosyal güvenlik ve sendikal hakların eksiksiz güvence altına alındığı yeni bir toplumsal düzen kuracağız.  Demokrasinin ve ifade özgürlüğünün tahrip edilmediği yeni bir toplumsal düzen kuracağız. Her türlü ayrımcılığa, cinsiyetçiliğe ve ötekileştirmeye karşı eşit yurttaşlığın, yurtta, bölgede ve dünyada barışın benimsendiği yeni bir toplumsal düzen kuracağız."

Öne Çıkanlar