Aydeniz: 40 bin insanın mülk ve barınma hakkı elinden alındı

Remzi BUDANCİR

ARTI GERÇEK - Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Genel Başkanları, Halkların Demokratik Partisi milletvekilleri ve partililer, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bir araya geldi. HDP Sur ilçe binası önünde toplanan heyet, Sur esnafını ziyaret edip, 2015 yılından bu yana sokağa çıkma yasağının uygulandığı ve yıkımın yaşandığı 6 mahallede incelemelerde bulunacaktı.

HEYET POLİS ENGELİYLE KARŞILAŞTI

Polis, heyetin bir araya geldiği Sur ilçe binasının önü ve çevresinde geniş önlem aldı. Sokak başlarına TOMA, zırhlı araç ve çevik kuvvet polisleri konuşlandırıldı. İlçe binasının önü polis tarafından kapatıldı. Heyet ilçe binasından çıkacağı an polis engeli ile karşılaştı. Polisle görüşen HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Zyat Ceylan, "Bize verilen ve basına verilen bilgi yasağın kalktığı yönünde. Vekillerimiz yasağın kalktığı yeri ziyaret etmek istiyor" dedi. Buna izin verilmeyeceğini belirten polis, heyetin kalabalık şekilde yürümesine izin vermedi. Yalnızca 20 kişinin Sur ilçesinde esnafla selamlaşması ve Dört Ayaklı minare önünde basın açıklaması yaparak etkinliğin bitirilmesini istedi.

AYDENİZ: YASAK FİİLİ OLARAK DEVAM EDİYOR

HDP Sur İlçe binasından yürüyen heyet Dört Ayaklı Minare önünde basın açıklaması yaptı. Heyet adına açıklama yapan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, polisin kendilerini engellemesine tepki gösterdi. Sur’da sona erdirilen sokağa çıkma yasağının fiili olarak halen devam ettiğini ifade eden Aydeniz, "4,5 yıldır Sur’da devam eden gereksiz yasaktan kaynaklı Sur’daki yasağın kalkmış olduğunu duyduğumuzda burada bir gözlem yapmak için bir heyet oluşturduk. Bugün Sur İlçe binamıza geldiğimizde 4,5 yıldır devam eden yasağın fiili olarak halen devam ettiğini, fiili olarak hala keyfi müdahalelerle karşımıza çıktıklarını ilçe binamıza geldiğimizde gördük. Biz bugün Sur’da 4,5 yıldır devam eden sokağa çıkma yasağının yarattığı tahribatları yerinde görerek, bunu bir rapora dönüştürerek; partimiz, kongremiz, il ilçe örgütümüz ile birlikte buradayız" dedi.

"40 BİN İNSANIN MÜLK VE BARINMA HAKKI ELİNDEN ALINDI"

Sur’un 6 mahallesinde dünyanın hiçbir yerinde olmayan 4,5 yıllık bir yasağın halen devam ettiğini hatırlatan Aydeniz, şunları söyledi: "Bugün bu kadar engellemenin yaşanmasının sebebi bu duvarların arkasındaki yıkımı, bu duvarların arkasındaki katliamları saklamaları ve bunu kamuoyunun bilmesini, dünya basınına düşmesini engellemek olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Sur dünyada eşi ve benzeri olmayan, tarihin ve toplumun iç içe yaşadığı nadide yerlerden biridir. Burada tarihin yok edilmesi, kimliksizleştirilmesi, insansızlaştırılması ve yine burada göç ettirilen 40 bin insanın mülk ve barınma hakkının elinden alınmasını bu faşist iktidarın yaratmış olduğunu belirtelim. Buradan bir kez daha söylemek istiyoruz, asla Sur’un tarihini ve toplumsal bütünlüğünü yok edemeyeceksiniz.

"İNSANLARIN BARINMA VE MÜLKİYET HAKKI GASP EDİLDİ"

Burada katliamlar gerçekleştirdiniz burada insanların barınma ve mülk hakkını gasp ettiniz, ama bu insanların parti olarak halk olarak yanında olduğumuzu söylemek isteriz. Yıkımlarla buradan gönderilen halkımızın hiçbir hukuki yardım mekanizması hakkı bırakılmamıştır. Partimiz ve gönüllülerimiz üzerinden bu hukuki mücadele devam ediyor. Alipaşa ve Lalebey mahallelerinde oluşturulmak istenen ve bir dönem buraları Toledo'ya dönüştüreceğiz diyenlerin, aslında son üç aydır bir maskeyi bile dağıtmayı beceremeyenlerin nasıl Toledo'ya dönüştürdüklerini görüyoruz.

"KÜRT DÜŞMANLIĞI, TARİH DÜŞMANLIĞI, TOPLUM VE HALK DÜŞMANLIĞIDIR"

Kürt düşmanlığı tarih düşmanlığıdır, toplumlara ve halklara düşmanlıktır. Burada neler olduğunu kamuoyuna bildirerek bundan sonra da takipçisi olacağımızı, buradan göç etmek zorunda bırakılan halkımızın her zaman yanında olacağımızı bir kez daha vurgulamak istiyoruz. Şu iyi bilinsin ki biz orada neler yaşandığını çok iyi biliyoruz, aslında bu halka düşmanlığının sebebinin bu gün iktidarını yürütemeyenlerin ayakta kalmak için devletin bütün güç mekanizmalarını kullanarak ayakta kalmak için ısrar ettiklerini biliyoruz."