HDP: Güçlerimizi birleştirmek için Ankara'dan harekete geçiyoruz

HDP: Güçlerimizi birleştirmek için Ankara'dan harekete geçiyoruz
'Demokrasi Yürüyüşü ile ortaya koyduğumuz itirazı, buluşmalarla bir inşa gücüne dönüştürmeyi hedefliyoruz.'

ARTI GERÇEK-Halkların Demokratik Partisi (HDP) TBMM bahçesinde milletvekillerinin katılımıyla bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

Milletvekillerinin Coronavirus (Covid-19) tedbirlerine uygun şekilde belli bir fiziki mesafe ve maske kuralına uyduğu basın toplantısında, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Demokratik Mücadele Programı kapsamında yapılacak ikinci aşama olan "Demokrasi Buluşmaları" programını açıkladı.

Sancar basın toplantısında ayrıca, AKP ve MHP iktidarının ortak imzasıyla Meclis Adalet Komisyonu’ndan geçirilen baroların seçim sistemine müdahaleyle yargı üzerindeki iktidar baskılarına dikkat çekti. Milletvekillerinin üzerinde "Hep Birlikte Savunmayı Savunuyoruz" yazılı önlükler giydiği açıklamada, HDP Eş Genel Başkanı Sancar, iktidarın intikamcı bir yönetim anlayışı güttüğünü ifade etti.

'İTİRAZLARI BİR İNŞA GÜCÜNE DÖNÜŞTÜRECEĞİZ'

Sancar’ın açıklaması şöyle:

"1 Haziran’da başlattığımız Demokratik Mücadele Programının ilk aşaması Edirne ve Hakkari’den Ankara’ya yürüyüş şeklinde gerçekleşti. Bu yürüyüşümüzün adı "Darbelere Karşı Demokrasi Yürüyüşü"ydü. 20 Haziran’da bu yürüyüşümüzü Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi parkında sonlandırdık.

Şimdi de ikinci aşamayı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden, Ankara’dan başlatıyoruz. Ankara’dan Türkiye’nin dört bir yanında buluşmalar için yola çıkacağız. Bu buluşmalarımız emekçilerle, inanç gruplarıyla, ekolojistlerle, kadınlarla, gençlerle, aydınlarla olacak. Bu yürüyüşle ortaya koyduğumuz itirazı, buluşmalarla bir inşa gücüne dönüştürmeyi hedefliyoruz. Yürüyüşümüz bir itirazı dillendirmek içindi, itirazın yüksek sesle Türkiye’de bütün demokratik kesimlerle buluşması içindi.

Adaletsizliğe itiraz ediyorduk, şimdi bu buluşmalarla adaleti inşa edecek gücü yaratmak istiyoruz. Despotluğa itiraz ediyoruz, demokrasiyi inşa için buluşacağız. Yoksulluğa itiraz ediyoruz, sömürüye itiraz ediyoruz, eşitliği kurmak için buluşmalar gerçekleştireceğiz. Baskıya, yasaklara, itiraz ediyoruz, özgürlüğü inşa etmek için buluşmalar gerçekleştireceğiz. Tekçiliğe itiraz ediyoruz, çoğulculuğu inşa edeceğiz. İnançlar konusunda her türlü dayatmaya ve inançlar arasında ayrımcılığa itiraz ediyoruz, halkların özgürlüğünü ve inançların eşitliğini inşa etmek için buluşmalar yapacağız.

Artvin’den Kaz Dağları’na ve Kanal İstanbul’a kadar doğanın talanına itiraz ediyoruz, ekolojik bir toplum kurmak için buluşmalara gidiyoruz.

Bu iktidar intikamcıdır. Kontrol edemediği kesimlerden, dize getiremediği çevrelerden intikam almak için hareket ediyor. Gençliğin itirazına sosyal medyayı kapatarak cevap vermek istiyor. Gençlerden, "dislike"ın intikamını almak istiyor. 

Barolara diz çöktüremiyor, şimdi Meclis'te bulunan teklifle barolara, savunmaya bir intikam operasyonu gerçekleştiriyor.

"7 Haziran 2015’ten beri partimize, partimizle birlikte hareket eden her çevreye intikam saldırıları gerçekleştirmek istiyor. Bu intikam saldırılarının en önemli örneği 4 Kasım 2016 tarihindeki rehin alma operasyonuydu. Demirtaş, Yüksekdağ, Baluken’i rehin alarak 7 Haziran’ın intikamını almak için rehin aldılar. 31 Mart ve 23 Haziran’da bu iktidarı durdurduk. O nedenle bir intikam olarak irade gaspı operasyonlarına başladılar. Kayyımlar atadılar, milletvekillerinin vekilliklerini düşürdüler, bu iktidarın intikamcı zihniyetine itiraz ediyoruz, bu itiraz için buluşmalar gerçekleştireceğiz.Adaleti, hakkı, hukuku, hakkaniyeti toplumun çeşitli kesimleriyle birlikte inşa edeceğiz."

‘BAROLARIN YÜRÜYÜŞÜNÜ SELAMLIYORUZ’

AKP iktidarının çoklu baro teklifinin "biat ve intikam operasyonu" olduğunu ifade eden Sancar, "Bu yasa teklifine karşı başından beri sürdürdüğümüz muhalefeti de genel kurulda sürdüreceğiz. Komisyonda sabahlara kadar süren oturumlarda vekillerimiz toplumu savunmayı, adaleti savunmak adına büyük bir emekle çalıştılar. Barolar itirazlarını yollara dökülerek ortaya koydular, baro başkanlarının anayasal meşru hakkı olan yürüme, toplanma hakkı defalarca bu iktidar tarafından engellendi. Ama barolar yürüdüler, itirazlarını ortaya koymaktan vazgeçmediler. Biz bardoların bu itirazını, yürüyüşünü selamlıyoruz, destekliyoruz ve şunun altını çiziyoruz: Umut bulaşıcıdır, cesaret bulaşıcıdır. Tek bir kişi adaleti haykırdığında mutlaka yankı bulur o haykırış" dedi.

‘BAŞKA KESİMLERE DE DİZ ÇÖKTÜRMEK İSTİYORLAR’

Sancar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İşte HDP’nin Edirne ve Hakkari’den başlattığı yürüyüş bir haykırıştı. O haykırış zifiri karanlığı yaran bir çığlık olmuştur. Karanlığı aydınlatan bir çığlık olmuştur, baroların da bu çığlığı aydınlığa doğru bir ilerlemedir. Başka örgütlü kesimler var. Meslek odalarına da diz çöktürmek istiyorlar. Bu iktidar TTB’den intikam almak istiyor o nedenlerle hazırlıklarının sürdürüyor. TMMOB’dan intikam almak istiyor, kamu odalarını tümüyle kontrol altına almak istiyor."

‘YARGI, MUHALEFETİ SUSTURMAK İÇİN SOPA OLARAK KULLANILIYOR’

"Yargı bu iktidarın uzun zamandır kontrolüne aldığı bir aygıt durumuna gelmiştir yargıyı bu iktidar muhalefeti susturmak için bir sopa için kullanıyor."

‘GÜÇLERİMİZİ BİRLEŞTİRMEKİ İÇİN ANKARA’DAN HAREKETE GEÇİYORUZ’

"Ortada yargı denebilecek bir kurum kalmamıştır. Bu bizim kaderimiz olamaz. Bunu değiştirecek gücümüz vardır. Hep birlikte yürürsek hep birlikte itiraz edersek inşa konusunda güçlerimizi birleştirirsek bu gidişatı durduracağız. Kimsenin karamsar olmasına gerek yok. Mücadele inancını koruyanların mutlaka başardığını gördük. Biz de diyoruz ki adalet, demokrasi, özgürlükler mutlaka kazanacaktır. Bunun en önemli şartı güçlerimizi birleştirmektir. İşte biz de bu güçlerimizi birleşebilmesi için Ankara’dan ülkenin dört bir yanındaki buluşmalar için harekete geçiyoruz."

‘DEMOKRASİ GÜÇLERİ BİR İNŞA GÜCÜ OLMALIDIR’

"Demokrasi güçlerinin bir inşa gücü olmasıdır çağrımız. Sadece itiraz etmek yetmez, inşa gücü olmalıyız. Adalete inanan her kesime demokrasi isteyen her bölüme baskıya karşı nefes almak isteyen her bireye çağrımızdır. Gelin hep birlikte özgürlüğün, demokrasinin adaletin ve en önemlisi de bunlarla birlikte barışın inşa gücü olalım. Bu buluşmamızda ekolojistlerle, inanç gruplarıyla, kadınlarla, gençlerle bir araya geleceğiz. Hep birlikte yolumuza devam edeceğiz. Bu gücü inşa edeceğiz. Bu yolun ucu barışa çıkmaktadır. Şimdi biz ‘savaşa karşı çıkıyoruz, barışı inşa edeceğiz’ sözünü en gür şekilde haykırmaya çağırıyoruz herkesi. Bunun için demokrasi güçlerinin buluşması, yeni bir enerji yeni bir irade yeni, bir umut cesaret yaratacaktır. Bundan şüphe duymuyoruz. Bu ülkedeki demokrasi güçleri hep birlikte hareket ettiklerinde mutlaka kazanacaklardır."

‘ÇAĞRIMIZ TÜRKİYE’DEKİ TÜM KESİMLERE’

Ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sancar, diğer siyasi partilerin HDP’ye yönelik tutumlarına dair bir soruya şu yanıtı verdi: "Bizim çağrımız sadece belli kesimlere, sadece siyasi partilere yönelik değildir. Bizim çağrımız Türkiye’deki her kesimedir. Bunun sorumluluğunu içinde duyan, harekete geçen herkes bu mücadelede üzerine düşeni yapmış olacaktır. Sorumluluğu duymayanlardan hesabı halk ve tarih soracaktır. Kimseye özel bir çağrımız yok. Çağrımız bütün topluma ve toplumdaki bütün demokrasi güçlerinedir."

 

Öne Çıkanlar