HDP Eş Genel Başkanlarından Desmond Tutu mesajı: Mücadelemizde yaşatacağız
HDP Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, Güney Afrika'da ırk ayrımcılığına dayalı rejiminin (apartheid) ortadan kalkmasında büyük katkısı olan Nobel Barış Ödüllü insan hakları savunucusu Desmond Tutu'nun hayatını kaybetmesinden dolayı bir taziye mesajı yayınladılar.
"Tutu’yu tarihi bir şahsiyet ve kıymetli bir dost olarak mücadelemizde yaşatacağız" başlıklı mesaj şöyle:
"Dünya özgürlük, adalet ve barış mücadelesinin sembol ismi ve Nobel Barış Ödülü sahibi Güney Afrikalı başpiskopos Desmond Tutu'nun vefatını büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz.
Güney Afrika'da ırkçı Apartheid rejimini Nelson Mandela ile birlikte ortadan kaldıran ve Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu'na başkanlık yapan Tutu, evrensel bir perspektifle ezilen tüm halkların ve toplumsal kesimlerin savunuculuğunu hayatının sonuna kadar kesintisiz bir şekilde sürdürdü.
Kürtlerin özgürlük ve barış mücadelesine de her zaman duyarlı davranmış ve alçak gönüllülüğüyle her türlü desteği sunmuştur. Zalimlere karşı ötekileştirilenlerin yanında durmayı sadece sözle değil eylemle de sergileyen Desmond Tutu’yu tarihi bir şahsiyet ve kıymetli bir dost olarak hafızamızda ve mücadelemizde yaşatacağız.
Desmond Tutu'nun özgürlük, adalet ve barış ideallerine olan bağlılığımızı bir kez daha yinelerken, tüm sevenlerine ve Güney Afrika halklarına baş sağlığı diliyoruz."
DESMOND TUTU KİMDİR?
Johannesburg’un 160 km güneybatısındaki Klerksdorp’ta dünyaya gelen Tutu, Anglikan rahibi olmadan önce öğretmenlik eğitimi aldı. Londra Üniversitesi’nden ilahiyat alanında yüksek lisans derecesine sahip olan Tutu, bir din adamı olarak çok seyahat etti. 1986 yılında Cape Town’a başpiskopos olarak atandı.
Tutu, Nelson Mandela’nın tüm toplulukların ayrım gözetmeksizin bir arada yaşadığı çok ırklı bir toplum hayalini paylaştı. Tutu, 1994 yılındaki ilk demokratik seçimlerden sonra, Güney Afrika’yı "gökkuşağı ulusu" olarak tanımladı. Mandela, Tutu’yu, "bazen sert, çoğu zaman hassas, asla korkmayan" olarak nitelenirmiş ve "Desmond Tutu’nun sesi her zaman sessizlerin sesi olacak" demişti.
