'Kıbrıs, İsrail'in Demir Kubbesi'ni muhtemelen Türk İHA'larına karşı satın aldı'

'Kıbrıs, İsrail'in Demir Kubbesi'ni muhtemelen Türk İHA'larına karşı satın aldı'
Türkiye, Aralık 2019'da Geçitkale hava üssüne Bayraktar TB2 insansız hava araçlarını konuşlandırdı. Lefkoşa yönetimi Türk insansız hava araçlarını potansiyel tehdit olarak görüyor.

Paul Iddon*

*Bu makale, başta Ortadoğu tarihi, bölgedeki siyasi ve askeri gelişmeler üzerine yazan serbest gazeteci Paul Iddon tarafından +GerçekNews için yazıldı.

 

Kıbrıs Cumhuriyeti'nin, İsrail'in ünlü Demir Kubbe hava savunma füze sistemini tedarik etmek için İsrail ile bir anlaşma imzaladığı bildirildi. Lefkoşa, büyük olasılıkla, Türkiye'nin çoğalan silahlı insansız hava aracı filosuna karşı koymak için bu füzeleri alıyor.

Anlaşmanın haberi ilk olarak Yunanistan’ın Kathimerini gazetesinin Kıbrıs sürümünde 19 Ağustos’ta duyuruldu.

Haberde, Kıbrıs Ulusal Muhafız Komutanı Korgeneral Dimokritos Zervaki'nin Mart ayında İsrail'e yaptığı bir ziyaret sırasında sistemi incelediği kaydedildi.. Daha yakın zamanda, 11 Ağustos'ta Kıbrıs Savunma Bakanı Charalambos Petrides, iki ülke arasında artan savunma işbirliğini görüşmek üzere İsrailli mevkidaşı Benny Gantz ile bir araya geldi.

Kıbrıs bir süredir yeni hava savunması için alışveriş yapıyor.

Ocak ayında Kıbrıs basınındaki haberlerde, ülkenin savunma bakanlığının çeşitli uçaksavar füzelerini değerlendirdiğini ve hangisinin satın alınacağına dair nihai kararı beklediğini bildirildi. Lefkoşa, " Tüm ada üzerinde... Kıbrıs hava sahası içindeki herhangi bir tehdide karşı koyabilecek bir uçaksavar perdesi" kurmak için yeni sistemler arıyor.

2021 sonbaharında, Kıbrıs ve İsrail'in zaten bir Demir Kubbe sistemi satışı için ilerlemiş müzakereler içinde olduğu da haber oldu.

Kıbrıs halihazırda Rus yapımı kısa menzilli Tor ve orta menzilli karadan havaya füze sistemleri Buk ve Fransız yapımı kısa menzilli Mistral füzelerine sahip. Şubat 2020’de Fransa’dan ek Mistral füzeleri ve Exocet gemisavar füzeleri sipariş etti. Fransa, 262 milyon dolarlık anlaşma kapsamında Kıbrıs’ın mevcut hava savunma sistemlerini geliştirmesine yardımcı oluyor.

Gelişmiş aktif faz dizinli radar (AESA) ile donatılmış birkaç Demir Kubbe bataryası bile Kıbrıs'ın sınırlı hava savunmasını ciddi ölçüde artıracaktır.

Peki Kıbrıs neden tüm sistemlerin içinden Demir Kubbe’yi seçti?

Gazze'de Hamas'a karşı yinelenen savaşların defalarca gösterdiği gibi, İsrail, sistemi öncelikle küçük kısa menzilli roketleri ve topçu mermilerini vurmak için kullandı. Ancak 2021’de Gazze ile yaşanan çatışmada olduğu gibi Demir Kubbe aynı zamanda insansız hava araçlarını da düşürebilir.

Demir Kubbe tarafından ateşlenen her Tamir füzesi yaklaşık 40.000 dolara mal olurken, ABD’nin MIM-104 Patriot hava savunma sisteminin  tek atışı yaklaşık 2-3 milyon dolara mal oluyor. Demir Kubbe bu nedenle " insansız tehditlere karşı niş görevler" için  çok daha ucuz ve daha uygun maliyetli bir alternatif olarak tanımlandı.

Lefkoşa yönetimi muhtemelen özellikle Türk insansız hava araçlarını kendi güvenliği için potansiyel bir tehdit olarak görüyor. Türkiye, Aralık 2019'da Kıbrıs'ın ayrılan kuzeyinde bulunan Geçitkale hava üssüne Bayraktar TB2 insansız hava araçlarını konuşlandırdı. O zamandan beri Türkiye bu üssü daha fazla insansız hava aracına ve hatta muhtemelen savaş uçaklarına ev sahipliği yapacak şekilde geliştiriyor.

Kathimerini’de daha önce çıkan bir habere göre, Yunanistan çoktan Türkiye’nin insansız hava araçlarına karşı koymak için İsrail'in Drone Dome (İHA Kubbesi) sisteminin özel bir versiyonunu alarak adımlar attı. İHA Kubbesi, Atina'nın Yunan adaları ve hassas yerlerde "düşman insansız hava araçlarına karşı sahici bir şemsiye" kurmasını sağladı. Demir Kubbe’nin aksine İHA Kubbesi düşman İHA’larının iletişimlerini ve GPS'lerini bozarak onlara karşı koyuyor. Eğer bu işe yaramazsa insansız hava araçlarını iki mil (yaklaşık 3,5 km) öteden fiziksel olarak havaya uçurmak için görünmez bir 10 kilovatlık lazere sahip.

40 mil (yaklaşık 65 km) kadar olan çok daha geniş önleme menzili ve daha güçlü öldürme kabiliyeti, Lefkoşa'nın İHA Kubbesi yerine Dmier Kubbe’yi tercih etme kararının arkasındaki ana nedenler olabilir.

Ankara’nın Lefkoşa yönetiminin Demir Kubbe’yi sahaya sürmesine nasıl tepki göstereceği belirsiz. Türkiye şu anda İsrail ile ilişkilerini onarıyor bu nedenle satışı İsrail ile ilişkilerinde daha önceki düşük noktalarda olduğu zamanki kadar güçlü bir şekilde protesto etmeyebilir.

Demir Kubbe alımı, Kıbrıs’ın 1990’larda Rusya’dan S-300 füzelerini aldığı zamanki kadar da büyük bir kriz yaratmayacak muhtemelen. Sonuçta Demir Kubbe sınırlı bir menzile sahip ve bu nedenle adanın hava sahası dışındaki uçakları veya insansız hava araçlarını tehdit edemez. Diğer yandan Lefkoşa’nın o dönem tedarik etmek istediği  uzun menzilli S-300 hava savunma sistemi, teorik olarak, Kıbrıs kıyılarından uzakta, Türkiye’nin hava sahasının içinde faaliyet gösteren Türk hava araçlarını tehdit etmişti.

Lefkoşa, Demir Kubbe'yi seçerse, akıllıca ortada bir şeye karar vermiş olur. 

Ne de olsa, kısa menzilli bu sistem, Türkiye'ye protesto etmek veya satın almanın kışkırtıcı olduğunu iddia etmek için makul bir sebep sunmadan veya Ankara'nın son yıllardaki bazı eylemlerinin aksine daha geniş olarak Doğu Akdeniz bölgesinin güvenliği ve istikrarına herhangi bir tehdit oluşturmadan, aradığı "uçaksavar perdesini" sağlayabilir. 

Öne Çıkanlar