SP İstanbul İl Başkanı Sevim: Kadir Topbaş düşünülebilir
Rıfat DOĞAN
ARTI GERÇEK - Yerel seçimlere dört buçuk ay kaldı. 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak seçimler için partiler çalışmalarını yoğunlaştırdı. O partilerden biri de Saadet Partisi (SP). 24 Haziran'da yapılan erken genel seçimlerde istediği sonucu alamayan SP’nin gündeminde bu kez ittifak yok. SP İstanbul İl Başkanı Abdullah Sevim, kendi adayları olması durumunda bağımsız aday fikrine sıcak bakacaklarını belirtiyor. Aday belirleme noktasında istişare halinde olduklarını ifade eden Sevim, "İBB Başkanlığı görevinden alınan Kadir Topbaş’a teklif götürmek gibi bir düşünceniz olur mu?" şeklindeki sorumuza "Bunların hepsi olabilir. Hiçbirine olamaz diyemeyiz" ifadesiyle açık kapı bırakıyor. Sevim, partide konuşulan ve teklif götürülmesi düşünülen diğer bir ismin de Ali Müfit Gürtuna olduğunu belirtiyor.
Cevizlibağ’daki SP İstanbul İl Başkanlığı binasında buluştuğumuz Sevim, Artı Gerçek’in yerel seçim hazırlıkları, adaylar ve ekonomik kriz konusundaki sorularını yanıtladı.
İşte Sevim’in sorularımıza verdiği yanıtlar:
OYUMUZU ARTIRMAK İÇİN DEĞİL KAZANMAK İÇİN SEÇİMLERE GİRİYORUZ
-Saadet Partisi İstanbul il başkanlığı, yerel seçimlere nasıl bir stratejiyle hazırlanıyor?
Kazanacak adaylarla. Biz her yerde oyumuzu artırmak için değil, kazanmak için seçimlere gireceğiz. Ama sonuç ne olur, o artık Allah ve milletin takdiri. Biz kazanmak için belediye başkanlığı ve meclis üyesi adaylığı belirleme sürecinde en fazla oyu kim alırsa onunla gireceğiz. Tabi bizim ilkelerimiz var. O ilkeleri göz önünde bulundurarak bize yakışan, bizi mahcup etmeyecek adaylarla yola çıkacağız. Gerek aday olmadan önceki gerek aday olduktan sonraki hayatıyla yüz kızartmayacak adaylarla ama dediğim gibi en çok oy alacağımız adaylarla seçime girmeyi planlıyoruz. Genel merkez böyle bir strateji belirledi. Biz de bu konuyu ısrarla gündemde tutuyoruz.
- Son iki yerel seçimde düşük oy almış bir partiye göre bunlar iddialı sözler değil mi?
Tabi yüzde bir buçuk almış bir partinin böyle iddialı olması belki millete garip gelebilir. Ama kuvvet sahibi yüce Allah, biz elimizden geleni yapacağız. Çünkü yeniden bu ülkenin bizim anlayışımızdaki belediyeciliğe ihtiyacı var.
ADAYLARI İŞTİŞARE EDİYORUZ, GÜNDEMİMİZDE KİMSE YOK
- Partililerle yaptığınız bir toplantıda "Seçimi kazanacak isimler olacak. İstanbul’u yeniden Saadet Partili belediyelerle tanıştıracak isimler olacak" şeklinde bir ifade kullandınız. Bu isimleri belirlemeye başladınız mı? İstanbul için düşündüğünüz bir aday var mı?
Şu anda temayülleri yapıyoruz yani hem teşkilat içi hem de teşkilat dışı aday araştırıyoruz.
- Öne çıkan isimler adaylar var mı?
Şu anda yok.
- Kamuoyunun yakından bildiği tanıdığı isimler de olacak mı?
Öyle bir durum yok şimdilik ama düşünüyoruz ve konuşuyoruz. İştişare ediyoruz, soruşturuyoruz.
ADAYLARI KAZANMA OLASILIĞIMIZ OLAN İLÇELERDEN BAŞLAYACAĞIZ
- Ne zaman belli olur?
Bir iki hafta içinde İstanbul’da A grubu dediğimiz ilçeler var. Kazanma ihtimalimizin yüksek olduğu ilçeler. Onları açıklamayı düşünüyoruz.
- Hangi ilçeler bunlar?
Sultanbeyli, Gaziosmanpaşa, Bağcılar, Arnavutköy, Başakşehir, Zeytinburnu. Bu ilçelerden başlayacağız açıklamaya.
- Seçim sloganınız "Çare Var" mı oldu?
Hayır seçim sloganımız o değil. Seçimlere kadar hazırlıklarda kullanacağız. Ocak ayı itibariyle yeni bir konsept belirleyeceğiz. Onun üzerinde konuşuluyor ve araştırma yapılıyor.
KADİR TOPBAŞ OLABİLİR ANCAK ADAY OLMA CESARETİ GÖSTERMESİ ZOR
- MHP, seçimlere tek başına girme kararı aldıktan sonra ülkücü kökenli AKP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek’e teklif götürdü. Örneğin Kadir Topbaş 1999 seçimlerinde sizin geleneğinizin bir devamı olan Fazilet Partisi'nden İBB Başkanıydı sonra AKP’ye geçti. Bir süre önce İBB Başkanlığı görevine son verildi. Topbaş'a teklif götürmek gibi bir düşünceniz olur mu? Buna nasıl bakarsınız?
Bunların hepsi olabilir. Hiçbirine olamaz diyemeyiz. Ama bizim değil de arkadaşların durumları zor. Şu anda cumhuriyet tarihinin en baskıcı yönetimiyle karşı karşıyayız. Nefes alıp verirken korkuyorlar. Bu arkadaşlar da yıllarca belediye başkanlığı yaptı. Bu arkadaşların şu anda AKP dışında başka partilerden aday olma cesaretini gösterebilmeleri çok zor.
AÇIK KAPI BIRAKIRSA TOPBAŞ’A GİTMEYİ DÜŞÜNÜRÜZ
- Topbaş, SP’ne açık kapı bıraksa gider misiniz?
Bu düşünülür tabi. Düşünülmeyecek bir şey değil. Bizim bildiğimiz kadarıyla Topbaş’ın böyle kamuoyuna yansıyan yüz kızartıcı bir şeyi olmadı. Kapalı kapılar ardında olmuştur olmamıştır, biz bilemeyiz. Aldı götürdü, şöyle yaptı böyle yaptı denilecek bir şeyi yok.
ALİ MÜFİT GÜRTUNA DA KONUŞULUYOR
Bunu iştişare etmek ve konuşmak lazım. Arkadaşlar bunları konuşuyor. Zaman zaman gündeme geliyor. Örneğin arkadaşlar Ali Müfit Gürtuna’ya gitsek mi diye soruyor. Bunlar dediğim gibi zaman zaman gündeme geliyor. Bu noktada gidelim görüşelim diye bir şey oluşmadı. Seçimlere daha çok zaman var. Köprünün altından çok sular geçecek. CHP’nin adayı İstanbul’da belirleyici olacak. CHP’nin muhafazakar seçmenlere de yeşil ışık yakan bir adayla seçimlere girmesi işi daha çekişmeli hale getirecektir.
- Topbaş’ın sizden aday olması AKP’nin oylarında bir düşüşe neden olur mu?
Yok bence çok da büyük bir deprem olmaz. AKP kurulduktan sonra esasen belediye başkanı seçilmiyor, Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan seçiliyor. Adaylar çok önemli değil, onlar zaruretten aday yapılıyor.
İTTİFAKSIZ GİRECEĞİZ
-SP son erken seçimde beklediği, istediği sonuçları elde edemedi. SP, yerel seçimlere nasıl hazırlanıyor? Her yerde tek başına mı girecek yoksa ittifak var mı gündemde?
Seçimlere ittifaksız gireceğiz. Bu seçimlere giderken 16 yıllık iktidarı döneminde AKP en fazla yara aldığı bir süreçte seçimlere girecek. İlk defa böyle bir şey yaşanıyor. Ucuz faizle sıcak parayı taşa toprağa yatırarak milletin gözünü boyadılar ama son kriz artık milletin cebine değdi. Türkiye’nin çok köklü kurumları konkordato ilan etti. Küçük esnaf zaten perişan. Orta ölçekli işletmelerde ciddi sıkıntılar var. Piyasada para dönmüyor. Tefeciler bile çek kırmıyor. Çok yüksek rakamlar teklif ediyorlarmış. Dolayısıyla bu seçim AKP için oy kaybetme olasılığının yüksek olduğu bir seçim olabilir.
İTTİFAKIN BOZULMASI OYUN DA OLABİLİR TİYATRO DA
- İttifak konusu açılmışken, kimi başlıklarda yaşanan kriz nedeniyle hem AKP hem de MHP parti olarak ayrı girmeye karar verdi. Bu sizce seçim sonuçlarına nasıl yansır? AKP güç kaybeder mi?
Tam olarak emin olamıyorum. Tezgah olabilir, tiyatro olabilir. İki taraftan da. AKP Kürt oylarını kazanma refleksiyle böyle bir yol açmış olabilir. MHP ile olduğu zaman Kürt oylarını kaybetme olasılığı yüksek, o yüzden böyle bir yola başvurulmuş olabilir. Erdoğan her gün anket yaptırıyor, demek ki bu onun için daha karlı. Anket yaptırmadığı gün yok. Güç kaybedip kaybetmeyeceğini zaman gösterecek.
ŞENER, MUHAFAZAKAR SEÇMEN İÇİN UYGUN BİR İSİM
-CHP'nin Abdüllatif Şener'i İstanbul'da aday gösterebileceği iddiası gündeme geldi. Şener size yakın bir isim. Böyle bir aday çıkması halinde desteklemek ya da onu işaret etmek gibi bir kararınız olur mu?
Şu anda uygun olan o gözüküyor. CHP, böyle bir şey arıyorsa Şener ismi sanki bu profile uygun gözüküyor. Muhafazakar seçmen kabul eder ama CHP tabanı bunu kabul eder mi etmez bilemem. Enteresan bir seçmenimiz var. Son seçimde aldığımız 670 bin oyun 500 bini yeni seçmen. Üye taramalarından da biliyoruz, tablo değişmiş. Son seçimlerde düşünen, sorgulayan seçmenlerin bir bölümü bizi tercih etmiş. Temel Bey'in ortaya koymuş olduğu dil,insanları ümitlendirdi. Herkes yüksek oy almamızı bekliyordu sizin gibi ancak olmadı. Biz de böyle bir sonuç beklemiyorduk.
CHP İLE İTTİFAKIN GETİRİSİ DE GÖTÜRÜSÜ DE OLDU
-Oy kaybında CHP ile ittifakın etkisi oldu mu?
CHP ile ittifak bir taraftan getirdi bir taraftan götürdü. Getirisini götürüsünü ölçemedik ama nihayetinde sosyolojik tabanımız AKP’de şuan. Yüzde 20’den fazla oyumuz onlarda. Netice itibariyle ilk planda bize gelmesi gerekenler onlar.
BİZİM ADAYIMIZ DESTEKLENİRSE BAĞIMSIZ ADAY FİKRİNE SICAK BAKARIZ
- CHP ve İYİ Parti'nin yerel seçim için ortak adayda anlaşması durumunda söz konusu adayın 'bağımsız aday' olarak tanıtılacağı öne sürülüyor. Sizin de böyle bir düşünceniz olur mu?
Yani şu ana kadar böyle bir şey olmadı. Böyle bir şey olsa bile bu son tahlilde olabilecek bir şey. Bu da bizim adayımızın olması şartıyla olur. Diğer partiler bizim adayımızı desteklerse böyle bir şey yaparız. Başka bir partinin adayına bizim seçmenin oy vermesi zor.
AKP’DE KİMİ ADAY GÖSTERİRSEN GÖSTER ERDOĞAN’I ADAY GÖSTERMİŞ OLURSUN
- AKP’de aday olarak Numan Kurtulmuş ve Binali Yıldırım’ın ismi öne çıkıyor. Erdoğan’ın 'ihanet ettik' dediği İstanbul’u bu iki adaydan biri yönetebilir mi?
Kim gelirse gelsin fark etmez. Bizim Osman Amca var, Bankalar Caddesi’nde bir dükkana giriyor. Bir şeyler almış, tam parayı ödeyecek, esnafın Yahudi olduğunu anlıyor. Aldığı şeyi geri bırakıyor, esnaf "Ne oldu?" diye soruyor. Osman Amca da "Ne olacak Yahudisin sen" diyor. Esnaf da "Peki" diyor. Osman Amca tam çıkarken esnaf "Bir dakika hacı amca" diye sesleniyor. Osman Amca "Buyur" yanıtı veriyor. Esnaf "Git bu malı nereden alırsan benden alırsın. Çünkü bu malın tek üreticisi benim" demiş. Dolayısıyla kimi aday gösterirsen göster Erdoğan’ı aday göstermiş olursun.
İSTANBUL’DAKİ BELEDİYELERİN HEPSİ BORÇLU
- Bir konuşmanızda "Bugün belediyeler borç batağında. Ödeme yapamıyor. Hatta artık borç dahi alamıyor" şeklinde bir açıklamanız oldu. Bu belediyelerle ilgili elinizde somut veri var mı? Kaç belediye ve ne kadar borçları var?
Merkezi yönetim de borç alamıyor. Bu verilerin üzerinde şu anda çalışılıyor. Güngören’de, Sultanbeyli’de, Bahçelievler’de bütün stratejik ve faaliyet raporları incelendi, incelenmeye devam ediliyor. İSKİ ile bir çalışmamız var. Çok ciddi yolsuzluklar var. Bunları peyderpey açıklayacağız.
- İstanbul’da kaç belediye bu durumda?
Ben borçsuz belediye olduğunu düşünmüyorum. Hepsi borçlu.
İSRAF VE YOLSUZLUK
- Bu kadar borç nasıl oluşuyor?
İsraf ve yolsuzluk. Siz şimdi 1 liraya yapılacak işi 10 liraya yaparsanız tabi borca gireceksiniz. Bu iflas eden büyük firmalar neden iflas ediyor? Çünkü boylarından büyük işlere giriyorlar, ayaklarını yorgana göre uzatmıyorlar. Altından kalkamayacakları risklere giriyorlar. Sonra krizde alt üst oluyorlar. Riske gir ancak kaldırabileceğin riske gir. Sadece kendisi batmıyor, beraberindekileri de batırıyor. Dün gittiğimiz arkadaş söyledi: Müteahhit parası var. Taşeron olarak ona iş yapıyorum. Esasında bize verecek parası da var ama onu vermiyor ve elinde tutuyor. "Ya bir daire satayım da ondan sonra veririm paranızı" diyor. Kendisi garantide, daireyi satarsa ödeyecek, ödeyemezse taşeronlar batacak. Bunun inançla ilgisi var. Peygamber efendimiz "Ödeme imkanı olan borçlunun borcunun ödenmemesi büyük bir zulümdür" diyor.
DUVARA TOSLADILAR
- Bu durumun kendisi ne kadar sürecek?
Sürmeyecek. Duvara tosladılar işte. Borç bulamazlarsa Türkiye çok ciddi bir çıkmazın içinde. Varlık Fonu da işe yaramadı. Haliçport projesi var biliyorsunuz, kala kala orada azıcık bir yer kaldı onu da peşkeş çekecekler.
DİKEY YAPILAŞMAYA İZİN VERMEYECEĞİZ
-Siz İstanbul'u kazandığınızda ilk yapacağınız şey ne olur? Hangi sorunlar sizin için temel öncelik?
İstanbul’un sorunları öyle ha denilerek çözülecek sorunlar değil. Ne trafik sorunu ha deyince çözülür, ne de hava kirliliği ha deyince. Bu Türkiye’nin yönetimiyle ilgili. Biz eğer İstanbul’da nüfus artışını engelleyemezsek bu sorunları çözemeyiz. Öncelikle dışarıdan göçü durdurmamız lazım. Bizde rüşver olmaz, yolsuzluk olmaz, haksızlık olmaz. Belediyeye geldikleri zaman itilip kakılmazlar. İşlerini yaptırmak için adam aramazlar. Torpil aramak zorunda kalmaz. İşi ehline veririz. Borç sorunu ortadan kalkar. Halkın bize emanet edilmiş malını koruruz. Zaman içerisinde bu dikey yapılanmaların yenilerine müsaade etmeyiz. İmar planlarında gerekli değişiklikleri yaparız. Yenilerine izin vermeyiz.