Suruç davasının tutuklu tek sanığı yine mahkemeye getirilmedi, 'kurban seçildim' dedi

Suruç davasının tutuklu tek sanığı yine mahkemeye getirilmedi, 'kurban seçildim' dedi
Suruç katliamı davasının 19'uncu duruşmasında dosyanın tutuklu tek sanığı Yakup Şahin yine duruşmaya getirilmedi. Duruşma 29 Eylül'e ertelendi.

Suruç katliamında yaşamını yitirenlere ilişkin açılan davanın 19'uncu duruşmasında savcılık mütalaası açıklandı. Savcı, dosyanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin için 34 kez ağırlatılmış müebbet hapis cezası istedi. Sanık Şahin kendisinin 'kurban seçildiğini' öne sürdü.

Urfa’nın Suruç ilçesinde 20 Temmuz 2015 tarihinde IŞİD'in canlı bomba saldırısında 33 kişinin öldürülmesine ilişkin açılan davanın 19'uncu duruşması Urfa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri, avukatları, Urfa Barosu'na bağlı avukatlar, HDP Milletvekili Ayşe Sürücü, yerine kayyum atanan Suruç Belediye Eşbaşkanı Hatice Çevik katıldı.
 
Dava dosyasının tek tutuklu sanığı olan ve bugüne dek mahkeme salonuna getirilmeyen Yakup Şahin, yine duruşmaya tutuklu bulunduğu Urfa T Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada dosya savcısı mahkeme heyetine mütalaasını sundu.

Savcı mütalaasında tutuklu sanık Yakup Şahin hakkında 34 kez ağırlatılmış müebbet hapis cezası istendi. Firari sanıklar İlhami Bali ve Deniz Büyükçelebi’nin dosyasının ise tefrik edilmesi talep edildi.

YAKUP ŞAHİN'İN DURUŞMAYA GETİRİLMEMESİNE TEPKİ

Ardından söz alan Suruç ailelerinin avukatı Sevda Çelik Özbingöl, tutuklu tek sanık Yakup Şahin’in mahkemeye getirilmemesine tepki göstererek, "Ankara Gar Katliamı sanıkları ile beraber bağlantıları ve irtibatlarının tespit edilmesi gerek. Özellikle İlhami Bali, Deniz Büyükçelebi’nin Antep ve Ankara Katliamı sanıkları ile bağlantısının tespiti yönünde bir inceleme yapılması gerek. Şimdiye kadar ciddi bir inceleme yapılamadı. Özellikle Yakup Şahin’in duruşmada hazır edilmesi önemlidir" dedi.

'MÜTALAA EKSİK'

Savcılığın okuduğu mütalaanın eksik olduğuna değinen Özbingöl, devamında şunları söyledi:

"Bu dosyada adalet isterken ne kadar haklı olduğumuz sonraki süreçlerde yaşanan saldırılarda ortaya çıktı. Bir noktada biz adaleti sağlamazsak başka bir noktada önü alınamaz bir şekilde adaletsizlikler ortaya çıkar. Mahkemenin hakkında suç duyurusu bulunduğu ve şuan hala tutuklu olmayan kişiler var. Dosyanın sanığı olması gerekirken tanık vasfında dinlenen çok sayıda kişi var ki bu dosya ile bağlantılarının olması gerekiyor. Ne yazık ki mütalaada eksikler mevcut."

'DAVAYA BAKAN HEYET OLARAK HİÇ Mİ MERAK ETMİYORSUNUZ?'

Ardından söz alan Suruç ailelerinin bir diğer avukatı Sezin Uçar, "Faillerin yaptıkları bir bütün olarak değerlendirilmesi gerek" dedi. Dosyanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin'in neden hiç mahkemeye getirilmediğini soran Uçar, Şahin’in ailelerle yüzleştirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi. Mahkeme heyetine "Bu katliamı bir kişinin mi gerçekleştirdiğini düşünüyorsunuz?" diye soran Uçar, "Örgüt bağlantısı var, yardım edenler var, raporlar var bunların hepsinin değerlendirilmesi gerek. Ocak ayında Azzo Halaf Süleyman el Aggal yakalandı. İçişleri Bakanlığı bununla ilgili açıklamada bulundu. Davaya bakan heyet olarak hiç mi merak etmiyorsunuz? Bu kişinin Suruç ile nasıl bir bağlantısı var. Emniyet Müdürlüğü'nden alınan ifadelerden kopyala yapıştır ifadeler dosyaya eklenmiş. Basından biliyoruz ki Azzo Halaf Süleyman el Aggal ile Yakup Şahin’in hiçbir bağlantısı araştırılmadan bir tutanak gönderilmiş. Yakup Şahin’e burada bir mahkumiyet kararı verseniz bu katliam açığa mı çıkmış olacak. Azzo Halaf Süleyman el Aggal ile ilgili 3 sayfa araştırma tutanağı geldi, ancak Suruç’a dair bir ibare yok" ifadelerini kullandı.

ABD Maliye Bakanlığı’na bağlı Yabancı Varlıkların Kontrolu Dairesi'nin IŞİD'le bağlantılı üç kişi ve bir şirkete ilişkin yaptırımlarını hatırlatan Uçar, yaptırıma tabi olan şirketler arasında Türkiye'de faaliyet gösterildiğini belirten Uçar, "Bu açıklamada adı geçen kişi ve şirketlerin incelenmesinin bu dosyaya katkısı olacağını düşünüyoruz. Bu insanlara patlayıcı ve mali destek sunan kişilerin belirlenmesi lazım, muhakkak birileri destek verdi. Amerika’da alınan yaptırım kararı ve bu kararda adı geçen şirket isimlerinin incelenmesini istiyoruz" diye konuştu.

AVUKAT UÇAR: DAVUTOĞLU DİNLENMELİ

Daha önce görülen dava duruşmalarında da dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun dinlenmesi talebinde bulunduklarını hatırlatan Uçar, "Davutoğlu, Suruç Katliamı'nın yaşandığı döneme dair bazı açıklamalarda bulundu. Faillerin bulunması için Ahmet Davutoğlu’nun dinlenmesini talep ediyoruz. Bir sonraki duruşmada Yakup Şahin’in mahkeme salonunda hazır bulundurulmasını talep ediyoruz. Davutoğlu’nun bu yargılamada söyleyecek bir sözü olduğunu düşünüyoruz" ifadesinde bulundu.

MAHKEME BAŞKANINDAN CİNSİYETÇİ SÖZLER

Saldırıda yaşamını yitiren Çağdaş Aydın’ın babası ve saldırıdan da yaralı kurtulan Fethi Aydın, "Madem bize yüzde 50 kusurlu diyorlar, şayet yasa dışı bir etkinlik olsaydı neden Kaymakam izin alamaya çalışsın" dedi. Aydın, sanık Yakup Şahin’e "katil" deyince Şahin itirazda bulundu. Bunun üzerine mahkeme başkanı Aydın’a dönerek, "Hükmü kesinleşmeyen birine katil demeniz hukukun sınırlarını aşıyor. Fahişeye bile fahişe diyemeyiz" demesi ile avukatların itiraz etmesi üzerine mahkeme başkanı sarf ettiği sözler nedeniyle özür diledi.

SANIK ŞAHİN: BEN KURBAN SEÇİLDİM

Urfa T Tipi Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS aracılığıyla katılan Yakup Şahin, "TEM şubesinde ifadem alınırken daha Ankara iddianamesi çıkmamıştı. Defalarca sordum bu dosyadan yargılanacak mıyım? Yok yargılanmayacaksın dediler. Devletin polisi yalan beyanda bulunabilir mi? Bu dosyada ilk bana iddianame geldiğinde benim kurban olacağımı kabul ettim" dedi. Dosyada kendisine ilişkin somut delil olmadığını iddia eden Şahin, "İddia makamının böyle bir mütalaa hazırlayacağını çoktan biliyordum" diye konuştu.

DURUŞMA ERTELENDİ
 
Şahin konuşmasında ailelerin avukatlarını hedef aldı. Bu sırada mahkeme Şahin’in mikrofonunun kesilmemesine avukatlar tepki gösterdi. Şahin’in konuşmasının ardından mahkeme ara verdi. Verilen aranın ardından mahkeme heyeti avukatların tevsii tahkikat taleplerinin ayrıntılı yazılması için 30 gün süre, iddia makamının mütalaasına karşı sanık, sanık müdafii, katılanlar ve katılanların vekillerine savunma için süre tanınması, sanık Deniz Büyükçelebi ve İlhami Bali hakkında yakalama kararının devamı, Yakup Şahin’in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Avukatların esasa dair tüm taleplerini reddeden mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmayı 29 Eylül 2021 tarihine erteledi.

Öne Çıkanlar