Yargıtay: Takipçi sayısının fazla olması boşanma nedeni sayılmaz

Yargıtay: Takipçi sayısının fazla olması boşanma nedeni sayılmaz
Sosyal medya takipçi sayısı boşanma gerekçesi olarak sayılamayacak.

Ordu'nun Akkuş ilçesinde yaşayan Y.H. isimli yurttaş eşinin facebook profilindeki arkadaş sayısının fazla olmasını gerekçe göstererek boşanma davası açtı. Eşinin sosyal paylaşım sitesindeki profilinde yer alan arkadaş sayısının fazla olmasının 'güven sarsıcı durum' olduğunu iddia etti.

Akkuş Aile Mahkemesi ise başvuruyu haklı bularak, boşanmanın önünü açtı. Davanın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kararı bozdu.

Sosyal medya hesaplarındaki paylaşımların delil olarak kullanılması yeni değil. Bir çok mahkeme buradan elde edilen paylaşımları esas alarak yargılama hatta mahkumiyet kararı verebiliyor. Habertürk'ten Yasemin Güneri'nin köşesine taşıdığı karara göre artık takipçi sayısı vb. nedenler boşanmada haklı gerekçe olarak kabul edilemeyecek.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi konuya dair köyde yaşasa dahi, çiftlerden birinin sosyal paylaşım sitesindeki takipçi veya arkadaş sayısının fazla olmasının "güven sarsıcı durum" kabul edilmeyeceğine karar verdi.

'GÜVEN SARSICI DAVRANIŞ OLARAK NİTELENDİRİLEMEZ'

Kararın gerekçesi, "Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle bir kişinin köyde yaşaması ve facebook profilindeki arkadaş sayısının çokluğu bu kişinin sadakatsiz davrandığının kanıtı olarak kabul edilemeyeceği gibi, güven sarsıcı davranış olarak da nitelendirilemez" şeklinde anlatıldı.

Kararı veren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Uğur Gençcan’ verdikleri karara ilişkin, "Boşanma davasında delil olarak sunulan gerek facebook gerekse instagram gibi sosyal medya araçlarında takipçi ve arkadaş sayısının çokluğu, o eşin güven sarsıcı davranış içinde olduğuna karine teşkil etmez. Aksi düşünce ben de dahil olmak üzere hiçbirini tanımadığı çok sayıda arkadaş ve takipçisi olan kişiler hakkında sosyal medyanın gerçekliği ile bağdaşmayan haksız sonuçlara götürür ki bu yorumun kabulü düşünülemez. Nitekim Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin bu yönde oybirliği ile alınmış kararı da mevcuttur" açıklamasında bulundu.

Öne Çıkanlar