Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kıbrıs Cumhurbaşkanı Hristodulidis ile görüştü. Tarihi buluşmada, Atina'da "Önümüzdeki tarihi fırsatı değerlendirmeliyiz" mesajı veren Dışişleri Bakanı Fidan da yer aldı.
Erdoğan, ABD başkanı seçilen Donald Trump ile telefonda görüşerek, seçim zaferi dolayısıyla kendisini tebrik etti.
CHP Genel Başkanı Özel, Erdoğan'ın kendisi ve İmamoğlu hakkında yaptığı suç duyurusuna ilişkin konuştu. Özel, "Bizi normalleşme sürecinin dışarısına çıkarmak için adımlar atıyorlar" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan TUSAŞ saldırısının zamanlamasının tesadüf olmadığını söyledi. Erdoğan, "Bu terör eyleminin ülkemiz iç siyasetinde farklı bir iklimin filizlenmeye başladığı süreçte tekabül etmesi ayrıca manidardır" dedi.
TUSAŞ’ın özel güvenliğinin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan'ın kayınbiraderi Mustafa Çiftçi'ye teslim edildiği ortaya çıktı.
Eski AKP milletvekili Şamil Tayyar, Bahçeli'nin Öcalan çıkışından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın haberi olmadığını öne sürdü. Tayyar "Cumhurbaşkanımızın aynı gün yaptığı konuşma, önceden haberdar olduğu iddiasını teyit etmez" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'daki TUSAŞ tesislerine yönelik saldırıya dair açıklama yaptı. Erdoğan açıklamasında "Milletimiz şunu bilsin ki Türkiye’ye uzanan kirli eller mutlaka kırılacak; hiçbir şer odağı emellerine ulaşamayacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin görüştü. Görüşme sonrası Rus tarafından yapılan açıklamada Putin'in, TUSAŞ saldırısıyla ilgili Erdoğan'a taziyelerini ilettiği belirtildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO Genel Sekreteri Rutte ile telefonda görüştü. Rutte, TUSAŞ saldırısı nedeniyle geçmiş olsun mesajını iletti.
Erdoğan, Bahçeli’nin DEM Partililere uzanan elinin Cumhur İttifakı'nın olduğunu açıkladı. Ardından 'Elinde silah tutarak siyaset yapılmaz' dedi. Güzel ama silah DEM Partililerde değil. Silahı tutanlar Öcalan’ı dinler. İmralı’nın kilidi açılmak zorunda.
Meclis kapalı oturumu hakkında konuşan Özgür Özel, Özel, "Erdoğan Türkiye'nin en çok konuşulan konusu yoksulluk, işsizlik, geçim sıkıntısı olduğu için, Türkiye bunları konuşmasın diye İsrail Türkiye'ye saldıracak lafını attı" dedi.
Ülkedeki çoğunluğu ümitsizliğe sevk eden, ana muhalefet partisinin genel başkanının ne söylediğinin farkında bile olamayacak kadar bu durumu içselleştirmiş olması.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "muhalefetle diyalog zeminini genişletmek için uğraştıkça gerilimden beslenenlerin engel olmak için ellerinden geleni yaptıklarını" söyledi.
Yerel seçimlerdeki zaferiyle AKP’yi ikinci parti durumuna sokan ve hepimize büyük umut veren Özgür Özel’in 'Yurt dışında Türkiye’nin partisiyiz' demesi, ‘Benim devletimdir; dış politikada yanlış da yapsa desteklerim” demeye getirerek AKP’lileşmesi üzücü.
2 Ekim 2004 tarihinde, 15 yıl önceki İngiliz Basınına göz atmak hem o zamanki durumu hem öngörüleri hem de bu öngörülerin ne kadar doğru ya da yanlış çıktığını gösteriyor.
Özgür Özel, Türkevi önünde Türklük Sözleşmesi'ne uygun davranmıştır. Kendi belediye başkanını yargılayan Amerikalılar karşısında küçük düşmüştür. Batağa saplanmış olan bu iktidara onur bahşetmiştir. Muhalefet olma görevini ihmal etmiştir.
Eğer bu ülkede bir erken seçim olacaksa; kemer sıkma programının bunalttığı işçi ve çiftçilerin sosyal itirazının bağımsız sınıfsal bir eyleme dönüşmesi sayesinde olur.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teğmenlerin kılıçlı yeminine ilişkin "Bu kendini bilmezler hak ettikleri cezayı alacaklar" dedi. Erdoğan ayrıca anayasanın ilk 4 maddesiyle bir sorunlarının olmadığını söyledi.
AKP’den önce de medya pek matah bir şey değildi. O zamanlar da 'paşaların' emir komutasına uygun yayın yaparlardı. AKP’den sonra basın 'okuyucuyu' tamamen unuttu, renklilikten uzaklaştı, tümüyle kaba bir propaganda aracına dönüştü.
Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Kerim Han'ın New York'taki Türkevi'nde Erdoğan'ı ziyareti uluslararası adaletin güvenilirliğine indirilmiş bir darbedir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile bir araya geldi. Akkuyu Nükleer Santrali'nin, toplantının da ana gündemini oluşturması bekleniyordu.
Wrestling'deki 'kontrol edilebilir kaos' durumu da Erdoğan’ın politik stratejisine benzetilebilir. Sürekli yeni gündemler yaratarak, tartışmaları ve krizleri kontrol altında tutma çabası, onun bu kontrollü kaos anlayışının bir yansımasıdır.
Erdoğan genç teğmenleri tasfiye ederek, laik-şeriatçı gerilimini körüklemeyi, bu yolla tabanını toparlamayı kurgulamış olmalı. Ancak, köprülerin altından çok sular aktı.
Saray iktisatçıları, son dönemde, Çin Sermayesi çekmeye yoğunlaşmış görünüyorlar. Manisa’ya Çinli otomotiv tekeli BYD’nin fabrika kurması için yapılan anlaşma -ki tam bir kapitülasyondu- bu arayışın bir sonucuydu.
Şu anda Tek Adam Rejimi'nde “adalet” konusunda T.C. Anayasası'na aykırı fikir serdeden üç kaynak var. 1) AKP’li CB Erdoğan; 2) HÜDA PAR; 3) Yargıtay.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın kılıçlı yemin nedeniyle "temizlemekle" hedef aldığı teğmenlere sahip çıktı. "Darbe paranoyası yaparak milleti korkutmayı ve kutuplaştırmayı bırak" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, teğmenlerin kılıçlı yeminine ilişkin "Ordumuzun yıpratılmasına müsaade etmeyiz" dedi. Erdoğan daha önce bu konuda "temizlik" mesajı vermişti.
Bloomberg bu haftanın başında, Türkiye’nin BRICS'e üyelik için resmen başvurduğunu yazdı. Türkiye'nin amacı dışarıda demokratik Batı'dan uzaklaşmak, otoriter Doğu'ya yaklaşmak. İçeride ise MHP desteğiyle Tek Adam iktidarını devam ettirmek.
Erdoğan'ın Ankara'da ağırladığı Sisi'yle el ele görüntüsü geçmişteki sözleri nedeniyle sosyal medyada gündem oldu. Ziyaret sonunda Erdoğan'ın uğurlama anına dair servis edilen fotoğraf dikkat çekti. İktidar medyası "Rabia işareti yaparak yolculadı" dedi.
CHP lideri Özgür Özel, Erdoğan'ın 2026'da aday olmasını istediğini açıkladı. Özel, "Bizim kimseden korkumuz yok. Seçimleri yenileyeceğiz ve Türkiye'de yeni bir kalkınma süreci başlatacağız" dedi.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.