Her şeyden önce Bakü, İran'ın baş düşmanı İsrail ile alışılmadık derecede yakın bir ilişkiye sahip bulunuyor.
Oysa Azerbaycan için savaşan yabancı savaşçılar yeni bir fenomen değil. 1990'ların başında Bakü, Karabağ savaşı için 1.000 ila 3.000 Afgan mücahidi askere almıştı.
Yeni doğmuş bir bebeğin ilk hatası müdafaadır. Annenin yumuşak ve korunaklı evreninden bambaşka bir dünyaya geçiş yapan bu küçük canlı için ağlamak bir savunma biçimidir.
1923 yılında 110.000'i bulan İstanbul’daki Rum nüfus, 2005 yılında 1500 olarak belirlenmiştir.
Derler ki, evladı ölünce annenin kalbindeki 40 mumun 39’u söner zamanla, geriye kalan bir tanesi için için yanarmış ölene kadar.
Oysa gerçek, ona inanmasak da, pazarda, çarşıda, kasapta, emeklinin cebinde, işsizin buzdolabında, piyasalarda olan şeydir. Sokağın dolaysız fotoğrafı tarih yazar, gerçeği doğrular.
Korku, kanıksanmış hale dönüşen çaresizlik hissi, iktidarın önemli bir yönetme stratejisine dönüştü. Beklemede olanların veya beklemede kalanların sayısı bu yüzden giderek artıyor.
Ermenistan-Azeri çatışmasındaki sert dili, İstanbul Sözleşmesinin olası feshini, Ayasofya kararını, Libya’yı ve İdlib meselesini aynı ajandanın bileşenleri olarak okumak mümkün.
Abdullah Gül zamanında Ermenistan ile yaşanan yakınlaşma mevsiminden önce açan gül metaforuyla açıklanabilir.
Birçok insan açlık pozisyonuna gerilemek mecburiyetinde kalsa da “Hayata bir kez geldim, olabildiğince tadını çıkarayım.” mantığıyla yaşıyor. Ülküler, idealler çok az insanın umurunda.
Sembol dili siyasal İslam’ın olduğu kadar Kemalizm’in de bilinçaltının lisanıdır. Her iki akım da tabanını senelerce bu dille konsolide etme yolunu seçti.
Türkiye’nin etnik argümanlarının bölge aşiretlerinin Hafter’in arkasında toplanmasına neden olduğunu belirtelim.
Cebren de olsa bir geri dönüşüm ekonomisine giren vatandaşlar, daha kaygısız bir dönemde kapakları atılan eski kavanozları ev turşusu yapımı için tekrar kullanmaya başladılar.
Faşizm ırkların egosunu besleyerek hayat alanı bulur. Ulusal bilinçleri zayıf toplumlar narsist liderlerin bu ezikliği gidereceği yanılsamasına kolaylıkla kapılırlar.
6 Mart'ta Astrid Conde başkent Bogota’nın bir işçi mahallesinde gün ortasında öldürüldü. 40 yaşındaki eski kadın gerilla sivil yaşama yeniden katılma sürecinin hararetli savunucularındandı.
Gelecek ve DEVA Partileri yok iken huzursuz muhafazakârlar kendilerini AKP’ye mahkûm görüyordu. Dindar-muhafazakâr kitlenin gidebileceği iktidar adayı, alternatif bir parti yoktu.
“CHP ve solun alabileceği maksimum oy yüzde 30” söylemi gerçeğe dayanmıyor; bu bir siyasi dogmadır. Bu siyasi dogmanın halk nezdinde kırılması nasıl mümkün olabilir?
Türkiye’de herkes sadece kendi mahallesi ve kendi kabilesinin dertleriyle dertleniyor. Başka mahalledeki faşizan uygulamalar diğer mahalle sakinlerinin umurunda değildir.
Bir ülkenin “suçlu” geçmişinin sadece heykellerin yıkılmasıyla aklanması girişimi ucuz olduğu kadar ırkçı ve sömürgeci geçmişi restore eden bir girişimdir.
Sonunda ev denen mağaralarımızı terk edip tekrar güneşe çıkabiliriz. Post-karantina zamanları bana Platon'un mağara alegorisini hatırlatıyor.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.