Kafasından kan akan İbrahim Kaypakkaya’yı, anfiden dışarı ben çıkardım. Gümüşsuyu’ndan yukarı doğru çıkarken Nail Satlıgan aşağı doğru iniyordu. İbrahim’i ona devredip anfiye geri döndüm.
erkek şiddetinin eğitimsiz erkeklere mahsus olmadığı, her kesimden erkeğin bu suçu işleyebileceği feministler başta olmak üzere kadınların bildiği, deneyimlediği bir gerçeklik.
Yakılan ilk romanını göz önünde tutarsak Oruçoğlu’nun romanla başlayan ve daha sonra edebiyatın bütün alanlarını kapsayan yelpazesi geniş yolculuğu sürüyor.
'Vartinik’te, ayağında bir lastik vardı, kara lastik. Ayağına büyük gelen bir lastik. Zarureti anında sezinleyen, üzerinden çıkarıp, yoldaşına veren bir adamdı.'
Muzaffer’i üretken kıldı bu yeni kıta. Yazdı ve resmetti ha bre. Ne güzel oldu 2015 yılında onunla yeni kıtada buluşmak.
'Kıtada depresyon büyük bir problemdir. Her dört Avustralyalıdan biri, depresyon kuşağına giriyor ve bu tip dev yangınların sürmesi durumunda bu oranın üçte bire yükseleceği söyleniyor.'
Avustralya’da yaşayan şair, yazar, ressam Muzaffer Oruçoğlu’nun 'Yazarlar ve Yapıtlar' sergisi Ankaralı sanatseverlerle buluşuyor.
Muzaffer Oruçoğlu, Paris'teki sergisiyle uğruna acılar çekilen özgürlüğün öyküsünü ışık ve renk dolu tablolarıyla anlatacak.
Öğrenci hareketi lideri, kaçak, mahpus, sürgün, ressam, heykeltraş, romancı, şair en önemlisi de mütevazı bir devrimci…
Yazıyı Oruçoğlu’nun bana hediye ettiği 'Ağlayan Kız' tablosuna bakıp da noktalamışken, Victor Jara’nın ölümünden sorumlu olarak yargılanan 8 kişinin 15 yıl hapse mahkum olduğunu duyuyorum...
31 yıldır Türkiye’den uzakta; Melbourne’da yaşayan komünist, ressam, yazar Muzaffer Oruçoğlu ile mesafenin izafiliğine bir örnek olarak memleketin ‘uzak’ halini konuştuk.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.