Hatimoğulları: Kadınların ortak paydası mücadele
Artı Gerçek - Avrupa, Ortadoğu ve Afrika olmak üzere 27 ülkeden kadının bulunduğu İlerci İttifak (Progressive Alliance) Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Çalışma Grubu’nun çalıştayı ikinci gününde devam etti.
Florya’da bulunan bir otelde basına kapalı olarak gerçekleşen çalıştayın ikinci gününe DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, DEM Parti Dış İlişkiler Eş Sözcüsü Ebru Günay, DEM Parti Örgütlenme Eş Sözcüsü Elif Bulut, Amed Milletvekili Ceylan Akça ve Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Serra Bucak katıldı.
Toplumsal cinsiyet başta olmak üzere kadınların yaşadıkları sorunlara karşı ortak mücadelenin tartışıldığı çalıştayın kapanışında Tülay Hatimoğulları konuştu.
Konuşmasına dünyada artan savaşlara değinen Hatimoğulları, çatışmaların erkek egemen sistemi güçlendirdiğini ve bunun bedelini kadınların ödediğini söyledi.
Rusya-Ukrayna, İsrail-Filistin savaşlarına dikkati çeken Hatimoğulları, Kuzey ve Doğu Suriye’de ise halklara dönük baskıların devam ettiğini belirtti. Hatimoğulları, konuşmasına şöyle devam etti:
“Kadın hareketi başta olmak üzere barış konusundaki ısrarımızı sürekli güncel tutmak ve mücadele etmek gereken bir dönemden geçiyoruz. Militarizm yaşamımızın her yerinde, bu şiddet yaşamımızın her yerinde. Türkiye'de geçtiğimiz hafta 7 kadın katledildi. Hindistan’da kadınlara yönelik toplu tecavüzler, Afganistan’da kadınların yaşadıkları, Nijerya’da Boko Haram gibi örgütlerin kadın ve kız çocukları üzerinde estirdiği terör, İran’da kadına yönelik baskılar…
Türkiyeli ve Kürt kadın hareketinin en önemli gündemlerinden biri kadın katliamlarıdır. Kürt sorunun çözülmemiş olmasından kaynaklı burada yaşanan savaş ve çatışmalardan dolayı Türkiye ve Kürt Kadın hareketinin en temel gündemi bölgede barış politikasının tesis edilmesidir. Bununla ilgili yoğun çalışmalar içerisindeyiz. Şili’den tecavüzlere karşı yükselen ve bütün dünyaya yayılan çok önemli bir performans çalışması olmuştu. ‘Yolumuza çıkan tecavüzcü sensin’ diye. Bu ses Şili’den yükseldi ama bütün dünyada yankılandı. Bizler de geçen dönemde parlamentoda kadın milletvekilleri olarak bu eylemi Meclis’te gerçekleştirdik. Sadece alanlarda meydanlarda değil. Kadınlara yönelik en büyük şiddet yaşanan yoksulluk. Dünya ölçeğinde kadınların sahip olduğu sermaye payı yüzde 1’in altındadır. Yüzde 99 kusuruna erkekler sahiptir. Savaşlar da onlar karar veriyor ve sermaye düzenin nasıl bir sömürü ağı içinde olacağının kararını erkekler veriyor. Fakat yoksulluğun en ağır bedelini kadınlar ödüyor. Bir yanda savaş ve çatışmalar diğer yandan yoksulluk. Kadınlar için ödenen en önemli bedellerden biri de göç yollarıdır. Özellikle dünyanın doğusundan batısına doğru yoğun bir göç hareketi var. Göçün durdurulmasının en önemli formülü bunu her fırsatta bütün dünyaya vermeye çalışıyoruz ki, savaşların ve çatışmaların bitirilmesi adil bir ekonomik programın bütün dünya ölçeğinde yaşama geçirilebilmesini sağlamaktır. Aksi takdirde ne savaşların ne göçlerin önüne geçilmesi mümkün değildir." (MA)