Mersin'de bir kadın sağlık çalışanı öldürüldü, diğeri ağır yaralı: Koruyamıyorsunuz, öldürülüyoruz

Mersin'de bir kadın sağlık çalışanı öldürüldü, diğeri ağır yaralı: Koruyamıyorsunuz, öldürülüyoruz
Mersin'de bir sağlık emekçisi kadının öldürülmesi ve diğerinin de yaralanması protesto edildi. Sağlık meslek örgütleri, kadın meslektaşlarına yönelik saldırılara tepki göstermek için siyah önlük giydi.

Abidin YAĞMUR


MERSİN - Mersin'de dün iki sağlık emekçisi kadın saldırıya uğradı. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesinde görevli intörn doktor N.N. kaldığı öğrenci yurdunun önünde aynı hastanede çalışan teknisyen E.K. tarafından pompalı tüfekle vuruldu. Bir bacağı ampute edilen N.N.'nin diğer bacağında kırıklar oluştu. Durumu ağır olan N.N.'ni yoğun bakımda tedavisi sürüyor.

Mut ilçesinde ise hemşire Ayfer Kaya'nın boşanma aşamasında olduğu Şuayip Kaya tarafından görev yaptığı Mut Devlet Hastanesi'nin otoparkında silahla vurularak öldürüldü. Şuayip Kaya, saldırının ardından intihar etti.

SAĞLIK SENDİKALARINDAN ORTAK EYLEM

Sağlık emekçileri, kadın meslektaşlarını hedef alan bu iki saldırıyı Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi önünde protesto etti. Eyleme Mersin Tabip Odası, Aile Hekimleri Derneği, Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik Ve Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası, Aile Sağlığı Çalışanları Ebe ve Hemşire Dernekleri Federasyonu, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, Hekim Dayanışma ve Yardımlaşma Platformu, Hekim Birliği Sendikası destek verdi.

SİYAH ÖNLÜKLÜ PROTESTO

Eylemde, “Kadın Cinayetleri Politiktir" ve "Güvenli Yaşam Alanları İstiyoruz" yazılı bir pankart açıldı. Siyah önlükler giyinen sağlık çalışanları, katledilen kadınlar anısına saygı duruşunda bulundu.Sağlık örgütleri adına hazırlanan açıklamayı Mersin Tabip Odası Genel Sekreteri Reyhangül Baloğlu okudu.

'ŞİDDETE UĞRAMAK İSTEMİYORUZ'

Türkiye’de en önemli sorunlarından birinin toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dayalı kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri olduğunu vurgulayan Baloğlu, İstanbul Sözleşmesinden çıkılmasının devletin kadına yönelik şiddeti önleme görevini terk etmesi anlamına geldiğini söyledi. Baloğlu, "Ne evde ne iş yerinde ne sokakta şiddette uğramak istemiyoruz. Şiddet sarmalını ortaya çıkaran ve besleyen ekonomik sosyal eril zihniyetli düzenlemeler, artarak devam ediyor. Bizler ise bu zihniyete karşı 'dur' demeye ve mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.

'BAŞKA BİR MESLEKTAŞLARIMIZI KAYBETMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK'

Sağlıkta şiddetin ve kadına yönelik şiddetin altında cezasızlık politikaları olduğunu dile getiren Baloğlu, "Şiddet ikliminin, sağlık alanına ve kadına yönelik sonuçları ile yüz yüze kalan biz kadın sağlık çalışanları isyanımızı bugün de haykırmaya devam ediyoruz. Koruyamıyorsunuz, öldürülüyoruz. Başka kadınları, başka meslektaşlarımızı, başka sağlık emekçilerini kaybetmeye tahammülümüz yok" dedi.

Öne Çıkanlar