28'inci İstanbul Tiyatro Festivali'nden iki yeni sürpriz
Artı Gerçek - İKSV tarafından, bu yıl 22 Ekim - 19 Kasım tarihleri arasında düzenlenecek 28. İstanbul Tiyatro Festivali, Türkiye’den ve dünyadan birçok yapımı tiyatroseverlerle buluşturacak.
Programda yer alan iki büyük gösterinin açıklanmasının ardından, küratörlüğünü Mehmet Birkiye’nin üstlendiği festival programının tamamı eylül ayında duyurulacak.
SCHAUBÜHNE BERLİN, 10 YILIN ARDINDAN FESTİVALE DÖNÜYOR
Sahneye koyduğu her eser izleyiciler tarafından büyük coşkuyla karşılanan Thomas Ostermeier ile topluluğu Schaubühne Berlin, 10 yılın ardından festivale bir başyapıtla dönüyor. Her yapımıyla tiyatro tarihinde yeni bir sayfa açan yönetmen ve festivale daha önce konuk olan Nora Bir Bebek Evi, Hamlet ve Bir Halk Düşmanı yapımlarıyla İstanbul Tiyatro Festivali takipçilerini derinden etkileyen topluluk, bu kez dünya sahnelerini kasıp kavuran III. Richard ile İstanbul’a geliyor.
2012’de Hamlet rolündeki unutulmaz performansıyla İstanbullu tiyatroseverlerin kalbinde taht kuran Lars Eidinger, bu defa tüyler ürperten bir baştan çıkarıcılıkla canlandırdığı III. Richard rolüyle karşımıza çıkıyor. Eleştirmenlerin “karanlıkta bile parlıyor” sözleriyle övdüğü Eidinger, III. Richard’da bir rock yıldızına dönüşüyor; seyircide merhametsiz krala karşı umulmadık bir sempati uyandırıyor ve tüm çekiciliğiyle seyirciyi kralın suçlarına ortak ediyor. Gösteri, 18 ve 19 Kasım’da Zorlu PSM’de sahnelenecek.
JAPON TOPLULUK SANKAİ JUKU İLK KEZ FESTİVALDE
Festivalin bir diğer sürprizi olan Utsushi, Japonya’nın evrensel kültür mirasına hediyelerinden butoh dansının en çarpıcı örneklerinden biri. Sahnede dans eden altı beyaz figür yalnızca etkileyici bir görsellik sunmuyor aynı zamanda mutluluk, üzüntü, acı ve umutla dolu, insanlığa dair incelikli bir hikâye anlatıyor. Amagatsu’un özgün görsel dili sahnede sadece bedenleri değil, ruhları da harekete geçiriyor ve insan doğasının gizemlerine eğilen koreografi, izleyicilerin duygularında yankı buluyor.
1980’lerin başında butoh dansını Avrupa’ya tanıtan Ushio Amagatsu, mart ayında hayata veda edene kadar topluluğu Sankai Juku ile çıktığı turnelerle bu dans türünün tüm dünyada büyük bir hayran kitlesi edinmesini sağladı.
Uluslararası festivallerden gelen yoğun istek üzerine yaratılan Utsushi, Amagatsu’nun 45 yıllık sanatının özünü yansıtan bir retrospektif olduğu gibi kendi içinde bütünlüklü yeni bir eser. 1980’lerden bu yana tüm dünyada fırtınalar estiren Sankai Juku, Japonya ile Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yıldönümü vesilesiyle ilk kez Türkiye'ye gelerek 28. İstanbul Tiyatro Festivali kapsamında İstanbullu izleyicilerle buluşacak.
24 ve 25 Ekim’de Zorlu PSM’de sahnelenecek gösteri, Zorlu PSM’nin yüksek katkıda bulunan mekân sponsorluğu ve Japan Foundation’ın iş birliğiyle gerçekleşecek.
III. RİCHARD
18-19 Kasım 2024 Pazartesi-Salı 20.00, Zorlu PSM Turkcell Sahnesi
Alışılmış kuralları yıkmayı ve ezber bozmayı seven Thomas Ostermeier, Shakespeare’in orijinal metnine sadık kalırken etkili bir dekor ve gösterişli kostümlerle, canlı müzik eşliğinde III. Richard’ı kötülüğün doğasına derinlemesine dalan teatral bir gerilim olarak yeniden kurguluyor. Oyunda III. Richard’a hayat veren Lars Eidinger, komediyi, gerilimi, melankoliyi ve her şeyin ötesinde trajik bir yalnızlığı güçlü oyunculuğuyla sahneye aktarıyor. Shakespeare’in ölümsüz klasiği, psikopat bir seri katilin şeytanlaştırılmasından öte, içsel çatışmalarıyla paramparça olarak sapkın bir diktatöre dönüşen bir iktidar elitinin portresini çiziyor. Richard’ın yüzyıllardır yitirmediği cazibesinin temelinde ise biraz da dizgin vurulamayan, tek bir amaç güden ve keyifle sergilediği ahlaksızlığı yatıyor. Ostermeier’in ifadesiyle “uygar bir toplumda asla gerçekleştirmeyi göze alamayacağımız en karanlık arzularımızı sahneleyen” III. Richard izleyicilere, üzerine düşünecekleri çok şey sunuyor.
UTSUSHİ
24-25 Ekim 2024 Perşembe-Cuma 20.00, Zorlu PSM Turkcell Sahnesi
Japonya’da 1950’lerin Batı’yı taklit eden avangart dans akımlarına tepki olarak doğan butoh, Japon halkının fiziksel özelliklerinden ve doğal hareketlerinden yola çıkan bir estetiği benimsiyordu. Bedenleri tümüyle beyaza boyanmış erkek dansçılar tarafından icra edilen butoh, kazınmış saçlar, pençe yapılmış eller, sessiz çığlıklarla açılmış ağızlar ve grotesk kostümlerle tanınıyordu.
Butoh dansçılarının ikinci kuşağından olan Sankai Juku topluluğunun kurucusu Ushio Amagatsu, bu dansı sadece yeni bir teknik veya akademik stil olarak kabul etmeyip daha ziyade insanlığın ortak bir duygusuna, evrensel huzura kavuşmak yolunda bedensel bir ifade biçimi olarak ele aldı. Sanatçı butoh dansını dünyayla ilişki içinde, yaşama, ölüme ve evrenselliğe dair tutku dolu bir anlayışı açığa vurmak üzere şekillendirdi.
SANATÇI, KİNKAN
Shonen (1978), Shijima (1988), Yuragi (1993), Hiyomeki (1995), Hibiki (1998), Kagemi (2000) ve Toki (2005) başlıklı koreografilerinden sahneler kullandığı Utsushi’de bir derleme yapmanın ötesine geçerek eserleriyle doğa arasında nefes kesici bir diyalog kuruyor.
Rüzgârla savrulan kumların bile koreografinin bir parçasını oluşturduğu bu eserde her şey birbiriyle ilişki içinde: Sanat doğayla bütünleşiyor ve izleyicileri de içine alıyor. Estense dergisinin yazdığı gibi, “Utsushi, yaklaşık bir saat boyunca izleyicileri sonsuz ve evrensel bir anın içinde tutuyor.”
Biletleri 2 Temmuz'da genel satışa açılacak festivalde, Lale Kart üyelerine özel indirimli ön satışlar 27 Haziran'da başlayacak.
Devlet Tiyatroları Antalya 14. Uluslararası Tiyatro Festivali başladı
Amed Tiyatro Festivali sona erdi: 18 oyun içinde Gomidas'a yoğun ilgi
Dokuzuncu Amed Tiyatro Festivali: 'Belediyelerin halka geçmesi coşkuyu artırdı'