Elif Şafak: Polis yayınevindeki kitaplarımın sayısını sormuş
Yazar Elif Şafak, polisin iki ay önce kitaplarını basan yayınevine gelerek kendisine ve 2006’da hayatını kaybeden Duygu Asena’ya ait kitapların sayısını istediğini açıkladı.
Şafak, The Guardian’da yayınlanan yazısına, iki ay kadar önce aile içi cinsel şiddeti anlattığı ‘Mahrem’ ve ‘On Dakika Otuz Sekiz Saniye’ adlı romanları dolayısıyla çoğu bot ve troller tarafından yönlendirilen sosyal medya hesaplarından hakaret ve tehdit mesajları aldığını belirterek giriş yaptı.
Yakında bu durumun bu gibi konulara kısaca bile olsa değinen yazarlara karşı bir ‘dijital linç’e dönüşeceğini belirten Elif Şafak daha sonra, bu tür mesajları aldığı aynı hafta içinde Türkiye’deki yayıncısından ‘endişeli’ bir telefon aldığını yazdı. Şafak, yayıncısının sivil polisin yayınevine geldiğini ve kendisine ait kitapların sayısını görmek istediğini aktardı. Yazar, polisin sadece kendisinin değil, 2006’da hayatını kaybeden feminist yazar Duygu Asena’ya ait kitapların da sayısını istediğini belirtti.
ANTİ ENTELEKTÜELLİK GELİŞİYOR
Yazısına daha sonra 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası Türkiye’de gelişen ‘otoriter popülizm’e değinerek devam eden Şafak, bu dönemde 29 yayınevinin KHK ile kapatıldığını, aralarında Louis Althusser ve Nazım Hikmet gibi yazarlara ait 135 bin kitabın halk kütüphanelerine girmesinin yasaklandığını, bazı savcılık iddianamelerinde Spinoza ve Camus gibi filozofların, ‘terör örgütü üyesi’ olarak suçlandığını hatırlattı.
Türkiye’de yazar, şair, gazeteci ve akademisyenlere karış geliştirilen bir ‘anti-elit’ kampanya olduğuna da değinen Şafak, bunun ‘otoriter popülizm’in bir sonucu olduğunu, ‘elit’lere karşı olan grupların, ‘hedge fonlar’dan kazanç sağlayan bir iş insanını ise ‘halk adamı’ olarak görebildiğine işaret etti.
Şafak, Erdoğan ve AKP’nin bu bakış açısıyla yedi bin üç yüzden fazla akademisyenin işine KHK’ler ile son verdiğini, 700 kadar akademisyenin ise ‘barış’ istedikleri için örgüt üyeliği ile suçlandığını hatırlattı.
ANTİ FEMİNİZM DE GELİŞİYOR
Yazısına, Türkiye’de söz konusu ‘anti-entelektüellik’ ve yanı sıra gelişen ‘anti-feminizm’e değinerek devam eden Şafak, bu bağlamda CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na açılan dava ile diğer kadın yazar ve gazetecilere açılan soruşturmaları örnek gösterdi.
Öte yandan Elif Şafak’ın Türkiye’deki yayıncısı Doğan Kitap’tan, konu ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı.
The Guardian, daha önce de Elif Şafak’ın ‘Mahrem’ (İlk olarak ‘The Gaze’ adıyla İngilizce olarak 1999’da basıldı) ve ‘Havva’nın Üç Kızı’ (2016 basımı) kitaplarına Türkiye’de savcılık tarafından inceleme başlatıldığını yazmıştı. (Kaynak: Diken)