Kusursuz bir politik bilim kurgu: Anlatış

Kusursuz bir politik bilim kurgu: Anlatış
Ursula K. Le Guin, İthaki Yayınevi'nden çıkan yeni romanında faşizanlığın, bağnazlığın ve baskının toplumlarda yarattığı tahribatı gözler önüne seriyor.

HABER MERKEZİ- Bilim kurgu ve fantezi edebiyatın en önemli yazarlarından olan feminist ve anarşist fikirlerini de romanlarında en güzel biçimde kurgulayan ödüllü yazar Ursula K. Le Guin’in The Telling romanı, geçtiğimiz günlerde Kemal Baran Özbek’in çevirisiyle İthaki Yayınevi’nden Anlatış adıyla çıktı.

Hainli Döngüsü serisinin parçası olan Anlatış, politik bilim kurgu özelliklerini taşıyor. Ursula K. Le Guin’in alışık olduğumuz toplum dinamikleri, iletişim ve en önemlisi insan temaları bu eserinde de başlıca ele alınan konular olmuş. Daha özelde en baskın konular ise baskıcı rejimler, din ve toplumların değişimi. Baskıcı rejimin olduğu bir toplumda, direniş nasıl kendini var edecekse, romanda da kaçınılmaz bir durum olarak var olmuş diyebiliriz. Olaylar da farklı bir gezegende, bu baskıcı rejime karşı gelişen direnişin izlerini süren Sutty adlı bir gencin öğrendikleriyle gelişiyor. Le Guin, bu genç antropolog ile okuyucuları da bir tarihin izlerini sürmeye, bastırılmaya çalışılmış bir kültürü çözümlemeye teşvik ediyor.

Sosyolojik unsurların yoğun olduğu bu romanda, hem dini hem de dinsizliği kale yapmış hükümetlerin insanlar üzerindeki etkisine tanık oluyoruz. Çağımızın siyasi yapısına baktığımız zaman okurken pek de yabancılık çekmeyeceğimiz unsurlar görüyoruz demek yanlış olmayacaktır.

Anlatış, felsefi ve siyasi unsurlar barındıran bir roman. Götürdüğü sonuç açık olsa da kurgu bakımından zorlayıcı bir anlatım biçimi seçildiği kadar, betimlemeleri ile okuyucuya ayrıntıları detaylı bir şekilde veriyor. Sosyolojik tahlilleri ile son anına kadar okuyucuyu düşünmeye ve olayları derinlemesine çözümlemeye teşvik ediyor.

Okurken felsefi yanları ile birlikte toplumsal gerçekliğe de bağlanacağınız tarafları baskın bir roman Anlatış. Faşizanlığın, bağnazlığın ve baskının ne taraftan gelirse gelsin toplumlarda yarattığı tahribatı gözler önüne seriyor. Bilimsel ilerlemelerde, teknolojik gelişmelerde de tekçiliğin hüküm sürdüğü toplumsal hayatların kurgusal bir izlenimini veriyor.

Roman kurgusal bir toplumun kültürünü açığa çıkarmayı amaçlıyor gibi dursa da insanlığın tarihini sorgulatıyor ve kendi izlerimize doğru bir yolculuğa çıkarıyor. (Kaynak: gaiaDERGİ)
 

Öne Çıkanlar