Yaşar Kemal aramızdan ayrılalı 3 yıl oldu

Yaşar Kemal aramızdan ayrılalı 3 yıl oldu
'Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir, barıştır' dedi. Barış için çok uğraştı ve Türkiye'de barışı göremeden aramızdan ayrıldı.

"İnsana ne olursa olsun, başına na gelirse gelsin, umudunu kesmemeli. Yalnız kalmış, umudunu yitirmiş insan yarı ölü bir insandır. Bana kalırsa insan yaratım gücünü hiçbir yerde yitirmemelidir."

ARTI GERÇEK- Türkçe edebiyatın en önemli isimlerinden Yaşar Kemal 3 yıl önce aramızdan ayrıldı. Solunum güçlüğü ve kalp ritm bozukluğu sebebiyle 2015'in Ocak ayında hastaneye kaldırılmış ve 28 Şubat günü çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetmişti.

Asıl adı Kemal Sadık Gökçeli olan "Türkiye edebiyatının koca çınarı" Yaşar Kemal, 1923'te Osmaniye'nin Kadirli ilçesine bağlı Hemite köyünde doğdu. Anne ve babası Van Gölü yakınlarındaki eski adı "Ernis" olan Ünseli köyünden Birinci Dünya Savaşı'ndaki Rus işgali yüzünden göç etmek zorunda kalmış bu nedenle de Çukurova'ya yerleşmişti. 

Nüfus cüzdanına ancak ilkokulda sahip olabilen Yaşar Kemal'in doğum tarihi kayıtlara 1926 olarak geçti.
Küçük yaşlarda ozanların anlattığı efsaneler, okudukları şiirler Yaşar Kemal'i derinden etkiledi. Küçük yaşına rağmen ozanlara öykünerek türküler, şiirler söylemeye başladı. Kendisiyle atışan görme engelli Aşık Ali'nin "Sen bu yaşta bu kadarsan sonunda Karacaoğlan gibi olacaksın" sözleri onu çok mutlu etti.

İlk olarak 1951-63 arasında Cumhuriyet gazetesinde fıkra ve röportaj yazarı olarak çalışan Kemal, burada "Yaşar Kemal" ismini kullandı. 1952'de ilk öykü kitabı "Sarı Sıcak"ı, 1955'te ise bugüne dek 40'tan fazla dile çevrilen romanı "İnce Memed"i yayımladı. 

1962'de girdiği Türkiye İşçi Partisi'nde genel yönetim kurulu üyeliği ve merkez yürütme kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. Yazıları ve siyasi etkinlikleri dolayısıyla birçok kez kovuşturmaya uğradı.

1967'de haftalık siyasi dergi Ant'ın kurucuları arasında yer aldı. 1973'te Türkiye Yazarlar Sendikası'nın kuruluşuna katıldı ve 1974-75 arasında ilk genel başkanlığını üstlendi. 1988'de kurulan PEN Yazarlar Derneği'nin de ilk başkanı oldu. Roman ve öykülerinde çoğunlukla Çukurova'da yaşanan insan dramlarını işledi. Büyük ün kazanan "İnce Memed" romanı 40 dile çevrilirken, büyük dünya yazarları arasında yer aldı. "İnce Memed"in de aralarında bulunduğu 9 eseri filme çekildi.

1973 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'ne aday gösterilen ilk Türkiyeli yazar oldu. Alman Kitapçılar Birliği Frankfurt Kitap Fuarı Barış Ödülü'nün de sahibidir.

Genç yaşlardan beri sosyalist politikanın içinde olan yazar dünyaya bakışını "Halka kim zulmediyorsa, etmişse, halkı kim eziyor, ezmişse, onu kim sömürmüş, sömürüyorsa, feodalite mi, burjuvazi mi… Halkın mutluluğunun önüne kim geçiyorsa ben sanatımla ve bütün hayatımla onun karşısındayım. Ben etle kemik nasıl birbirinden ayrılmazsa, sanatımın halktan ayrılmamasını isterim. Bu çağda halktan kopmuş bir sanata inanmıyorum" şeklinde ifade etmiştir. 

Öne Çıkanlar