Nuriye Gülmen'e tahliye ve ceza

Açlık grevindeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın yargılandığı davanın 6. duruşmasında karar çıktı. Nuriye Gülmen'e 6 yıl 3 ay hapis cezası verilip tahliye edildi.

Nuriye Gülmen'e tahliye ve ceza

HABER MERKEZİ - KHK ile atıldığı işine geri dönebilmek için 268 gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça’nın yargılandığı davanın 6. duruşmasında Nuriye Gülmen tahliye edildi.

Ankara'da yapılan duruşmaya Nuriye Gülmen SEGBİS'le bağlandı.

Savcı duruşmada Gülmen'in delilleri karartma şüphesinin kalmaması ve kaçma şüphesinin olmaması gerekçesi ile adli kontrol talebi ile tahliyesini istedi. Akşam geç saatler ekadar süren duruşmadan tahliye kararı çıktı.

Nuriye Gülmen bir kez "örgüt üyeliğinden" 5 yıl hapis cezasına, artırımla 7,5 yıl hapis cezasına dah asonr ayapılan indirimle de 6 yıl 3 ay hapis cezasına çaptırılıp tahliye edildi. Verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası Gülmen'in tahliye olmasını engellemiyor.

Aynı davada yargılanan Acun Karadağ ve Semih Özakça ise beraat etti. Özakça’nın adli kontrol şartı da kaldırıldı.

Gülmen bugün de duruşmaya Numune Hastanesi'nden SEGBİS'le bağlandı. Duruşmaya katılmak için İstanbul’dan yola çıkanları taşıyan araç Ankara girişinde durdurularak bağlandı.

Cumhuriyet’in aktardığına göre tanık Ömer Lütfi Zeren de duruşma salonuna SEGBİS’le bağlandı.

Tanık Ömer Lütfi Zeren şunları söyledi: "Nuriye ve Semih hoca ile Gezi direnişi sırasında tanıştım. Ben de akademi camiasından biriyim. Nuriye hocanın çevirdiği Milena’ya Mektuplar kitabını görmüştüm ve Eskişehir'de yaşadığını öğrendiğimde dikkatimi çekmişti. Berkin Elvan eylemine katıldım. Nuriye Gülmen'i orada gördüm. Öncesinde buluşmadım. O gösteriye çok kalabalık bir katılım olmuştu. Nuriye hocayı kitlenin ortalarında gördüm. O gösteride bir patlama olduğunu hatırlamıyorum. Gizli tanık Berk'in söyledikleri gerçeği yansıtmıyor."

Tanık Yaprak Yılmaz ise Nuriye Gülmen'i tanıdığını, eyleme polisin müdahale ettiğini ve eylemde kimsenin bomba atmadığını kaydetti. Yılmaz, gizli tanığı tanıdığını belirterek, "Yalancı biriydi, her şeyi abartırdı. Ben yalanları sebebiyle arkadaşlığımı kestim" dedi.

Veli Saçılık tanık olarak dinleniyor: "Ben ihraç edildiğimde Nuriye hoca Yüksel Caddesi'ndeki eylemine başlamıştı. Ben ihraç edildiğimde Nuriye hoca Yüksel Caddesi'ndeki eylemine başlamıştı. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça açlık grevi yapma kararını kendi iradeleriyle aldı. Kimsenin talimatıyla eylem yapmadılar."

Duruşmayı takip eden Gazeteci Gökhan Özbek'in aktardığına göre de Saçılık, "Açlık grevi Yüksel'deki eylemler sonrası başladı. 43. gün 'siz bırakın ben başlayım' dedim. Ama eylemler etkisini yitireceği için bırakmadılar. O günden sonra her gün Yüksel'de basın açıklaması yaptık. Her gün dayak yedik" dedi.

Savcı bir kez daha Nuriye Gülmen'in tahliyesini istedi.

'BU HAKSIZLIĞA SES ÇIKARMAK İÇİN TALİMAT DEĞİL, ONUR GEREKİR'

Davanın tutuksuz sanıklarından Acun Karadağ söz aldı: "6 celsedir mahkemeyi dehşetle takip ediyorum. 20 yıllık öğretmenliğimde öğrettiğim her şeyi ters yüz eden bir mahkemeye şahitlik ediyorum. Ben size soruyorum, bu kadar haksızlığa ses çıkarmak için bir örgütün talimatı mı gerekiyor? Buna ses çıkarmak için talimat değil onur gerekir? Siz olsaydınız ne yapardınız? Açlık grevi bireysel ve demokratik tercihtir. Ben yapamıyorsam kalbimde pil vardır. Ben de yapacaktım ama eylemler sırasında anjiyo oldum. Biz başkalarına zarar veren eylemlere çocukluğumuzdan beri karşıyız. Başkasına zarar vermek yerine kendi bedenlerimize zarar veririz.

Sizde ( mahkeme heyetine yönelik ) gelen yalancı tanıklara sizde inanmıyorsunuz! Ama birileri karar veriyor size tetik çektiriyorlar. Savcı ben açlık grevi yapmadığım için benim beraatimi, Nuriye ve Semih açlık grevi yaptığı için onları cezalandırmak istiyor. Amaç Yüksel direnişini kırmak. Vicdanla karar veremiyorsanız, hukukla karar verin Nuriye’yi serbest bırakın.

'AÇLIK GREVİ İLE NASIL YARDIM VE YATAKLIK YAPILIR?'

Semih Özakça söz aldı: "Söylenecek aslında çok şey yok. Burada bir hata var. Savcı benimle ilgili terör örgütüne üye olmamakla birlikte yardım ediyor diyor. Kanıtı nerede? Bir kanıt getirin lütfen. Mahir Ünal dün Reza Zarrab ile ilgili ‘kendini kurtarmak için her şeyi yapar’ dedi. Ama bendeki tanıkta bir dekont bile yok. Yardım ve yataklık deniyor, insan açlık grevi ile nasıl yardım ve yataklık yapar?

Semih Özakça savunma yaparken, Numune Hastanesi ile SEGBİS bağlantısı koptu. Bağlantı kurulması için duruşmaya 10 dakika ara verildi.

Mahkeme heyeti salona geldi. Duruşmanın 2. oturumu başladı. Gazeteci Gökhan Özbek, duruşma salonundan aktarıyor;

'ÖĞRENCİLERİME DÖNECEĞİM DİYE SÖZ VERDİM'

Semih Özakça: "Beklemekten hiçbir şey elde edemedik. Keşke daha önce açlık grevi yapsaymışız. Daha önce başlasayımışız. Biz 120 gün boyunca açlık yapmadık. Hiç bir örgüt bize bir şey söylemedi. Vicdanım ve onurumla açlık grevine başladım. Biz Yüksel'de açlık grevi öncesi polis bizi gözaltına alındığında anamıza babamıza küfrediyordu. İnsan muamelesi görmüyorduk. Biz orada açlık grevi kararı aldık. Ben açlık grevi talimatını öğrencilerimden aldım. Ben onlara söz verdim geleceğim diye! Onlarda söz mü dedi bende açlık grevine başladım. Oturma eylemi etkili olsa onu yapacaktım. Açlık grevine devam etme nedenimiz bize yapılan saldırılardır. Ailelerimiz hükümetle görüşmeye gitti. Bir anda tutuklandık. Biz onurumuzu korumak için açlık grevine devam ettik. Nasıl açlık grevini bitirelim ki?"

Nuriye Gülmen el sallayarak 'herkesi çok seviyorum' dedi.

Semih Özakça: "Bir ay önce içeriden çıktım. İçeride ve hala kara propaganda yapıyorlar. İktidar adım atmıyor. Komisyon diyor hala komisyon yok. İşime iade edilmemle açlık grevini bitireceğim. Hala vicdanı ile hareket edecek adalet kırıntıları olduğunu düşünüyorum. Dün FETÖ'cü dedikleriniz orada oturuyordu. Yarın RETÖ'cü ilan edilebilirsiniz. Açlık grevini bilerek, isteyerek bu eylemle işimize döneceğimize umut ederek başladık. Ben bu eylemde umudu gördüm. Yalancı tanık benim evime gelip kahvaltı yaptığını söylüyor. Benim annen yıllardır engelli amcasının kızına bakar. Evden çıkma şansı yoktur. Kahvaltıya gelme durumu ortamı yok. Açlık grevi suç değildir. İşime döndüm yine atıldım yine açlık grevine devam ederim."

Mahkeme heyeti Semih Özakça savunmasını yaparken saat 14:00’a kadar ara verme kararı aldı.

Duruşma aradan sonra yeniden başladı.

Semih Özakça savunmasına devam ediyor: "Sizin için hâlâ direniyorum, direneceğim ve yanınıza geleceğim. Özellikle yoksul çocuğum Serhad, ailenin bütün yükü senin omzunda gibiydi. Umarım bu yoksulluğun bitecek. Özellikle senin için direniyorum, tüm yoksul çocuklar için direniyorum, yoksul çocuğum Serhad."

Nuriye Gülmen ifadesine başladı:

"Bana henüz savunmamı vermemiş olmama rağmen ısrarla tanık beyanları ve mütalaaya karşı beyanlarımı sormanızı anlamıyorum. Üç duruşmadır bu böyle, bana SEGBİS'i dayatıyorsunuz, ben bu şekilde savunma vermek istemiyorum. Açlık grevinin vücudumda yarattığı zararların farkındayım. Vücudum her geçen gün lime lime eriyor. 268 gündür her gün buna şahit oluyorum. Hastane, ölümü göze aldığıma ilişkin yazı imzalamam karşılığında duruşmaya gitmeme izin verileceğini bildirdi. ölüm riski bana aittir dilekçesi yazmamı istiyorlar. Dayatma yapıyorlar. Buna rağmen orada olmak istedim, dilekçeyi verdim.

'BEN BU HEYETİN GÖZÜNDE HÜKMÜ YEMİŞİM'

Nuriye Gülmen: Ben SEGBİS'teyim kendi kendime konuşuyor hissinden savunma yapamıyorum. Avukatlarımla görüşemiyorum. 3 gün sonraya duruşma günü veriyorsunuz ama benden savunma istiyorsunuz. Uyuyamıyorum. Burada kalmak, şu koşullarda kalmak canımdan gidiyor. Işıkları poşetlerle kardeşim kapatmaya çalışıyor. Şampuan etiketlerini yapıştırıcı gibi kullanmaya çalışıyoruz ama tutmuyor. Ben bu heyetin gözünde hükmü yemişim. Neresinden tutarsanız elinizde kalan iddialar var. KESK’in yasal kurucusunu anmak suç mu? Her yıl Elvan Yalçın anılır. Burada ( hastane mahkum koğuşu eksi ikinci kat ) havalandırma yok. Güneş göremiyorum.

Nuriye Gülmen yatakta arkasına yastıklar konularak doğruldu ve konuşmaya öyle devam ediyor: Hakkımızda kitapçıklar yayınlandı. TV’lerde terörist denildi. Buna mahkeme hiç bir şey yapmadı. Bu meslek onuruna aykırı.

'ADALETE AÇ BIRAKILDIK'

Nuriye Gülmen: Birileri bağıra bağıra terörist diyecek ve siz ya dur ben hüküm vermedim deneyeceksiniz öyle mi? Bu sizin kararınız değil. Mahkemece benim sözümün hükmü yok. Adalete aç bırakıldık. Eskişehir’de dilimde tüy bitti. Sendikaya gittim şunu bunu yapalım dedim. Bu haksız işten çıkarmalar onuruma dokunuyor. Bugün bu açlık grevini yapmazsak, öğrencilerimize sahip çıkmazsak yarın daha büyük şeylere maruz kalırız.

Verilen aradan sonra Nuriye, Numune Hastanesi SEGBİS odasına kardeşi Beyza ve Avukatlarının kollarında geldi.

Mahkeme tekrar başladı.

Nuriye Gülmen: Biz haksız KHK’lere karşı direniş odaklıydık. Gazetecilerle görüştük, milletvekilleriyle görüştük. Her şeyi yaptık. Bir Alman gazeteci ‘AKP’ye karşı bir kadın’ diye haber yaptı. Tabi Semih erkekti, dezavantajlıydı (gülerek). Yüksel Caddesi’nde yapılan saldırılar sonucu, direnişimizi korumak, onurumuzu korumak için açlık grevine başladık. Bu korkularla yaşamak, şöyle yaparsam böyle olurla yaşamak çok zor. (Heyete ) Sizin de çorbada tuzunuz olsun, siz de bu görevi yerine getirin. Anadolu halkı ekmek kavgasının ne olduğunu çok iyi bilir. Biz halkın içinde yerimizi aldık. Vicdanımız rahat, siz de rahat olunuz. Heyete sesleniyorum; gerçekten vicdanın rahatlığı içsel bir huzur çok güzel bir şey. Talimat mı geliyor, direnin.

Duruşmaya Avukat Murat Yılmaz’ın savunmasıyla devam edildi.

'SÜLEYMAN SOYLU'YA GÜVENİLİR Mİ?'

Murat Yılmaz: Madem iktidar yargı yolu ile bu çocuklarla hesaplaşacaksınız, kuralına uygun yapın. Asılsız ihbarla, direnişlerini kırmak için, cezaevlerine tıkarak yapmayın. Ne zaman ki Yüksel’de binler toplandı. Süleyman Soylu harekete geçti. Nuriye Gülmen, 2013 yılında örgüt üyeliğinden beraat etti. İktidar bunu bilmiyor mu? Süleyman Soylu güvenilir mi? Güvenilmez. Başka bir partinin genel başkanı iken ‘Ey Recep Tayyip Erdoğan yakana yapışmazsam namerdim’ dedi. Sonuç ortada. Güvenilmez. Bir ülkenin İçişleri Bakanı işi gücü bırakmış, mahkemeye ulaşmayan ifadeleri okuyup Meclis’te açıklıyor. O zaman yargılama yok. 2 aleyhteki tanığın mahkemeye verdiği ifadelerdeki yalan ve hatalarını birbirleriyle karşılaştırarak ifşa ediyor.

'CEZA VERİLMESİ İŞE DÖNMESİNE ENGEL OLMAK İÇİN'

Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Nuriye Gülmen’e, "terör örgütüne üye olmak" iddiasıyla önce 5 yıl, ardından Terörle Mücadele Kanunu’na gönderme yaparak 7 yıl 6 hapis cezası verdi. Mahkeme, daha sonra cezayı Gülmen’in geleceği üzerindeki etkisi olabileceği gerekçesiyle 6 yıl 3 aya indirdi. Gülmen’in tutuklu bulunduğu süreyi ve ceza miktarını göz önünde bulunduran mahkeme, yurt dışına çıkış yasağı koyarak Gülmen’in tahliyesine karar verdi. Gülmen ayrıca, "terör örgütü propagandası yapmak" ve "gösteri yürüyüşü kanuna muhalefet" suçlamalarından beraat etti. Mahkeme, Acun Karadağ ve Semih Özakça’nın ise tüm suçlamalardan beraatına karar verdi.

Gülmen'e hapis cezası verilmesi, sosyal medyada tepki çekti. Paylaşımlarda, cezanın Gülmen'in işe iadesini engellemek için verildiği yorumları yapıldı.

Nuriye Gülmen Semih Özakça