20 km farkla iki ayrı demokrasi uygulanır mı?
Meclis'te kayyımlara karşı verdikleri önergenin reddedilmesi üzerine konuşan Yeni Yol Partisi Grup Başkanı Kaya, Beşiktaş Belediyesi'nin kendi içinde belediye başkanını seçtiğini ancak Esenyurt'a kayyım atandığını hatırlatarak, '20 kilo metre arayla iki farklı demokrasi uygulanır mı?' diye sordu.
Artı Gerçek - Meclis Genel Kurulu'nda, Yeni Yol Partisi grubunun 'kayyım uygulamalarının araştırılması' amacıyla verdiği grup önerisi reddedildi. Önerinin gerekçesini açıklayan Yeni Yol Partisi Grup Başkanı Bülent Kaya, kayyım uygulamasının '12 Eylül darbe Anayasasının bile gerisine düşen bir uygulama' olduğunu söyledi.
Konuşmasının devamında AKP'li vekillerinde kayyım uygulamasından rahatsız olduğunu söyleyen Kaya şöyle devam etti:
"Ben net olarak inanıyor ve biliyorum ki, Adalet ve Kalkınma Partili Milletvekilleri kendi aralarında konuşurken 'ya bu kadarı da olmaz. Bu kayyım uygulamalarının bu memlekete de partimize de faydası yok' diye konuştuklarına yakinen şahidim. Ama maalesef karar vericilere bu konuyu aktarmakta itiraz etmekte, yeterince itiraz etmemiş olacaklar ki bu husus bir türlü ortaya çıkmıyor."
Beşiktaş ve Esenyurt Belediyeleri üzerinden örnek veren ve Beşiktaş Belediyesinin kendi içinde belediye başkanını seçtiğini ancak Esenyurt'a kayyım atandığını hatırlatan Kaya, "20 kilo metre arayla iki farklı demokrasi uygulanır mı bu memlekette. Esenyurt halkının, Beşiktaş halkından ne farkı var?" diye sordu.
'SEFERE ÇIKAR GİBİ BAYRAK ASIYORLAR'
Daha sonra sözü alan DEM Parti Hakkari Milletvekili Vezir Coşkun Parlak ise "Bu iktidar belediyelere el koymakta gösterdiği hızı Bolu yangın felaketinde de gösterseydi hayatını kaybeden 78 insan bugün aramızda olacaktı. İktidar mensupları bu durumu 'geçici görevlendirme' söylemleriyle hafifletmek istiyor. Bu nasıl bir geçiciliktir ki belediyelerimize son dokuz senenin yüzde 80'ini bir sömürgecilik uygulaması olan kayyum işgali altında geçiriyor? Kayyum rejimi bir idari tasarruf değildir. Bu düpedüz Kürt halkına düşmanlıktır" dedi.
Öztürk, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Siirt'te irade gaspından sonra belediye binasına bayrak asmışlar. Sanki sefere çıkmışlar da belediyeyi fethetmişler. O belediyede hiç kimsenin bayrakla derdi olmadığını sizler de biliyorsunuz. Asıl sizin Kürt halkıyla bir derdiniz var. Yaptığınız hırsızlığı, gasbı, her türlü pis işi de bayrakla örtbas etmeye çalışıyorsunuz. Dünyanın bütün bayrak imalatçıları bir araya gelse sizin suçlarınızı kapatacak büyüklükte bir bayrak yapamaz." (ANKA)