Bahçeli: Amasra’yı konuşuyorken Soma felaketini hatırlatmak maksatlıdır, hastalıklı bir yaklaşımdır

Bahçeli: Amasra’yı konuşuyorken Soma felaketini hatırlatmak maksatlıdır, hastalıklı bir yaklaşımdır
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Amasra'daki maden faciasının ardından ihmalleri gündeme getirenleri hedef aldı: Amasra'yı konuşuyorken 8 yıl önceki Soma felaketini hatırlatmak maksatlıdır, hastalıklı bir yaklaşımdır.

Artı Gerçek - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu.

Bahçeli, Amasra'da 41 madencinin ölümüyle sonuçlanan facianın ardından ihmalleri ve Sayıştay raporlarını gündeme getirenleri hedef alarak, "Amasra'yı konuşuyorken 8 yıl önceki Soma felaketini hatırlatmak maksatlıdır, hastalıklı bir yaklaşımdır. Sayıştay’ın 2017 ile 2019 raporlarında maden ocağıyla ilgili bölümleri birdenbire servis edip suçlu ve sorumlu arayışına girenlerin önü arkası iyice araştırılmalıdır" dedi.

Bahçeli, ayrıca CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ABD gezisindeki 8 saate ilişkin olarak, "8 saat süreyle ortadan kaybolması ziyadesiyle kuşkuludur. Kılıçdaroğlu’na soruyorum, o gizemli 8 saat içinde neredeydin? Kimlerle fiskos yaptın, kimlerle geniş bir planın parçası olmayı içine sindirebildin? Kılıçdaroğlu 8 saatin esrarını milletimize açıklamak zorunda" ifadelerini kullandı.

Bahçeli, TBMM'de kabul edilen 'sansür yasası'na ilişkin olarak da, “Çok da güzel olmuş, maşeri vicdan oh be demiştir” dedi.

Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Öyle ateşler vardır ki yalnızca düştüğü yeri yakmaz, öyle acılar vardır ki yanlızca ortaya çıktığı yerde duramaz. 14 Ekim 2022 cuma akşamı Bartın’ın Amasra ilçesinde milletimizin yüreğine ateş düşmüş, kömürün karasından helal lokmasını çıkarmak amacıyla yerin yüzlerce metre altına inen madencilerimiz hepimizin acıların en acısını yaşatmışlardır."

"TTK Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı maden ocağında meydana gelen grizu patlamasında canlar gitmiş, hayaller sönmüştür."

"41 madencimiz bu elim patlamada son nefesini vermiştir. Yaralı halde kurtarılan madencilerimizin tedavisi devam etmektedir. Üzüntümüz tarifsiz ve tanımsızdır."

SOMA'NIN UNUTULMASINI İSTEDİ, SAYIŞTAY RAPORLARININ GÜNDEME GELMESİNDEN RAHATSIZ OLDU

“Patlamaya yol açan kusur, ihmal ve eksik olarak değerlendirilecek ne varsa gün yüzüne çıkarılacaktır. Biz de bu konunun sonuna kadar takipçisi olacağız. Ancak maden ocağındaki patlamayı bahane ederek, felakete siyasi bir içerik katmak için ev ovuşturan kim ya da kimler varsa bize göre samimi değildir, dürüst ve iyi niyetli olarak da görülemeyecektir.”

“Amasra'yı konuşuyorken 8 yıl önceki Soma felaketini hatırlatmak maksatlıdır, hastalıklı bir yaklaşımdır.”

“Henüz acılarımız çok tazeyken, henüz işçilerimiz toprak altından bile çıkarılmamışken Sayıştay’ın 2017 ile 2019 raporlarında maden ocağıyla ilgili bölümleri birdenbire servis edip suçlu ve sorumlu arayışına girenlerin önü arkası iyice araştırılmalıdır.”

"Deniliyor ki mezkur Sayıştay raporları eksi 300 metrede dahi kazı yapılmasının neden olduğu risklere dikkat çekmiş, alınması gereken önlemler de madde madde sıralanmış. Belirli bir süreyle denetim görevini yapan denetçiler her şeyi biliyor görüyor da bir tek söz konusu müessese müdürlüğünün işçi, memur, mühendisleri mi ne tedbir alacaklarını bilmiyorlar?"

"Olacak iş midir? Böyle bir iddia aklın ve mantığın neresiyle bağdaşacaktır. Biz Sayıştay raporlarının değerini, muhtevasındaki tespit ve teklifleri elbette inkâr etmiyoruz, es geçmiyoruz."

"Nitekim denetim fonksiyonunun devlet hayatındaki önemini gayet iyi biliyoruz. Fakat Sayıştay raporlarının art niyetliler eliyle siyasi muhalefet haline dönüştürülmesini ise son derece mahsurlu, manidar buluyoruz."

"Gaz birikme ihtimali olan yerlerde elektrikle çalışan ekipmanlar yerine basınçlı havalı ekipmanların kullanılması, damar- gaz içeriklerinin tespiti ve ocakların derinleşmesi ile artan degaj ihtimaline karşı alınacak önlemleri belirli formatta tanzim edilmiş denetim raporlarına geçirmek kolaydır."

"Yerin üstünde ahkam kesenlerin durumlarıyla yerin altında kömürün karasına, kayanın ve toprağın zorluklarına göğüs geren, bu şekilde ömür geçiren kardeşlerimizin muhatap olduğu gerçekler kuşkusuz bambaşkadır."

"Maden ocaklarında çalışan damarlarında hemen hemen tamamında gaz içerikleri yüksek değil mi? Arıza mahallerindeki tehlikeler daha fazla değil mi? Ocaklarda çalışırken aynen uyulması gereken yönergeler, mevzuat hükümleri bilinmiyor mu?"

"Hangi vicdan sahibi, hangi yetki ve sorumluluk mertebesine ulaşmış bir vatan evladı maden ocaklarında bile bile göre göre felaketlere göz yumabilir? Gün yarınlarımızı sarma günüdür, acılarımızı paylaşma ve azaltma günüdür. Gün eksik ve gediklerimizi kapatma günüdür. Fırsatçılık yapanların kanında leke vardır."

"Maden nedir, emek nedir, helal kazanç nedir bilmeyenlerin toprağın altında rızık çıkarmanın nasıl bir şey olduğunu hayaline dahi getiremeyenlerin felaketler üzerinden cepheleşme üretmeye çalışması insafsızlıktır, izansızlıktır. Amasra’daki patlama hepimizi yakmıştır. Acı 85 milyon Türk vatandaşının tamamınındır."

“Zillet partilerinin teker teker bu felaketi siyaset malzemesi yaparak gürültü kirliliğine kapı açacak olmaları kızarmaz yüzün, yaşarmaz gözün, utanmaz bakışın nerelere kadar tutunduğunu da ortaya koyacaktır.”

“KILIÇDAROĞLU'NUN ABD GEZİSİ: 8 SAATİN ESRARINI MİLLETİMİZE AÇIKLAMAK ZORUNDADIR

“Türkiye'yi yabancı ülkelerde şikayet etmek, yabancıların karşısında el pençe divan durmak şerefli bir tavır değildir. New York'ta ergenler gibi video çekmek adamlık değildir. Yazıklar olsun. Biz zillet deyince rahatsız oluyorlar. Ya ne diyelim peki? CHP Genel Başkanı'nın neresi doğrudur? Ne doğramışlarsa aşlarına o geliyor kaşıklarına. Olan budur. Zilletten sefa umacak kadar şuur dağılmasının pençesine düşmüşler.”

“Kılıçdaroğlu'nun ilham kaynağı yerli, milli değildir. Bizden değildir, biz değildir. Milletimizin şanına uygun değildir. Kılıçdaroğlu'nun ABD'de ne yaptığı, kimin dümen suyuna girdiği, kimlerin eline avucuna baktığı bellidir. Kendine eşlik eden gazetecileri atlatarak 8 saat ortadan kaybolması normal değildir. O 8 saatte kimlerle fiskos yaptın? Kılıçdaroğlu bu 8 saatin esrarını milletimize açıklamak zorundadır. Kılıçdaroğlu Pensilvanya'da mola verip vermediğini açıklamak zorundadır.”

“Kılıçdaroğlu’nun değil Cumhurbaşkanı adayı olması, CHP Genel Başkanlığı koltuğunda oturması bile zuldür, CHP’ye oy veren kardeşlerimize hakarettir, hürmetsizliktir, dahası zulümdür

"SANSÜR YASASI" AÇIKLAMASI

"Halk arasında endişe, korku ve panik yaratanlara cezai sorumluluk yüklemenin neresi hatalıdır Ülkemizin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni, genel sağlığıyla ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayanlara yasal tedbir alınmasının neresi zulümdür?"

CHP'Lİ ERBAY'IN MECLİS'TEKİ ÇEKİÇLİ EYLEMİNE TEPKİ

"CHP’li bir milletvekili, eline çekici alıp Genel Kurul kürsüsünde telefon kıracak kadar alçalabilmiştir. Sen o çekici telefona değil, kafana vurursan belki ayılabilir, kendine gelebilirsin. Bu çekiç Genel Kurul’a nasıl getirilmiş, kürsüye nasıl çıkarılmıştır? Çekiç de aynen bir silah gibi suç unsuru değil midir? Bu haliyle çekicin mesela kalaşnikoftan ne farkı vardır? Biz Genel Kurul salonunda ne çekiçli eylemcilere ne de kalaşnikoflu teröristlere bilinsin ki, tahammül edemeyiz, sessiz kalamayız, seyirci olamayız."

"Yalan habere bel bağlamayanlar bu yasadan rahatsız olmaz. İftiraya prim vermeyenler, kamu düzenini bozmayı aklından geçirmeyenler, ülkemizin iç ve dış güvenliğini zedelemek için pusuya yatmayanlar bu yasadan asla memnuniyetsizlik duymaz. Geçiniz bunları, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü, insan onuruyla insan haysiyetini savunan hiç kimse bu yasaya dudak bükmez, bükemez, bükmemiştir. Dezenformasyon yasası hıyanetin, bozgunculuğun ve rezaletin sosyal medya ayağına kilit vurmuştur. Çok da güzel olmuş, maşeri vicdan oh be demiştir. İşte kuyu, işte suyu, işte milletimizin huzuru, kast etmeye çalışanlar olursa bedelini sonuna kadar ödemeye hazır olmalıdırlar."

(HABER MERKEZİ)

Öne Çıkanlar