Bahçeli: 'Nerede bu devlet?' diye soranlara dünyanın kaç bucak olduğunu öğretecek misiniz?
Bahçeli, deprem ve sellerin ardından sorumluluklar üzerinden iktidarı eleştirenleri hedef aldı. Bahçeli, Kılıçdaroğlu'nu da 'mezhep kışkırtıcılığı' yapmakla suçladı.

Artı Gerçek - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kastamonu'da gerçekleştirilen "14 Mayıs'ta Aziz Milletim Sıra Sende" temalı açık hava toplantısında, deprem ve sellerin ardından iktidarı eleştirenlere "'Nerede bu devlet?' diye maksatlı soru soranlara dünyanın kaç bucak olduğunu öğretecek misiniz?" sözleriyle yüklendi.
Konuşmasına, 6 Şubat'ta Maraş'ta meydana gelen 11 ilde yıkımla sonuçlanan depremleri anımsatarak başlayan Bahçeli, tüm felaketlere karşı direnç gösterdiklerini savundu, "Siyasi, ekonomik ve toplumsal kriz yolu gösterenleri hayal kırıklığına uğrattık" diye konuştu.
Bahçeli devamında CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alarak "Kılıçdaroğlu etnik ve mezhep kışkırtıcılığına soyunmuştur" dedi.
Bahçeli şunları söyledi:
'CUMHURİYETİN YENİ YÜZYILINDA GÜÇLÜ VE MUKTEDİR DEVLETİ HEP BİRLİKTE İHYA EDECEĞİZ'
“Türkiye’miz 2018 yılından bu yana pek çok felaketle mücadele etti. Yeri geldi yandık yeri geldi salgın hastalıklarla boğuştuk, yeri geldi depremle sarsıldık, sel ve su taşkınlarına maruz kaldık. Tüm felaketlere karşı inançla mukavemet gösterdik, hiçbirine boyun eğmedik. Siyasi, ekonomik ve toplumsal kriz yolu gözleyenleri, bu kapsamda ayin yapanları hayal kırklığına uğrattık. Hiçbir felakete teslim olmadık hepsinin yaralarını elbirliği ile sardık, sarıyoruz. Yıkılanın yerine çok daha sağlamını yapacağız, yananın yerine çok daha güzelini dikeceğiz. Tarihi yolculuğumuzu kararlılıkla sürdüreceğiz. Cumhuriyet’in yeni yüzyılında güçlü ve muktedir devleti hep birlikte ihya edeceğiz. Devletin gücü milletin ferasetiyle her engeli birlikte aşacağız.
'CUMHUR İTTİFAKI’NIN ÖZÜ SAĞLAMDIR, SÖZÜ SENETTİR, DURUŞU YERLİ VE MİLLİDİR'
6 Şubat 2023 Pazarcık, Elbistan merkezli depremlerin üzerinden 2 ay 18 gün geçmiştir. Bu süre zarfında dünyada çok nadir görülecek bir seferberlik ruhuyla felaketin derin izleri hızla silinmiştir. Depreme dayanıklı konutların temelleri atılmış, 319 bini bir yılda bitirilmek üzere 650 bin güvenli konut yapılarak depremzede kardeşlerimize teslimi planlanmıştır. Deprem bölgesinde ilk etapta 105 binden fazla konutun yapım süreci de başlamıştır; bu tablo büyük bir direniş hamlesidir. Bizim için imkansız diye bir şey yoktur. Cumhur İttifakı’nın özü sağlamdır, sözü senettir, duruşu yerli ve millidir. Biz başkalarına benzemeyiz, başkaları gibi yerimizde saymayız. Yaptık mı adam gibi yaparız, milletimiz ne diyorsa onu söyler onu savunuruz. Çünkü tarafımız Türkiye’dir, mazlum gönüllerdir. Sözümüz sözdür hiçbir insanımızı açıkta bırakmayacağız. Bugüne kadar her vaadimizi yaptık, her sözümüzü tuttuk, hiçbir insanımıza sırt çevirmedik bundan sonra da çevirmeyeceğiz. Türkiye’nin önü açıktır, istikbal Türk milletinindir.
'KASTAMONU, 14 MAYIS’TA DA VATANIN SAFINDA DURACAKTIR, SİZLERE GÜVENİM TAMDIR'
14 Mayıs’tan sonra eser ve hizmet siyaseti kesintiye uğramamalıdır. Ülkemiz bir yol kazasına mahkum olmamalıdır. Yazılan dış menşeili karanlık senaryoda figüranlığa talip olan zillet partilerine Kastamonu’dan çığ gibi bir tepki gelmelidir. Sel ve su taşkınlarını istismar edenleri 14 Mayıs’ta şaşkına çevirecek misiniz? Depremden siyasi rant düşü kuranlara haddini bildirecek misiniz? Nerede bu devlet diye maksatlı ve marazi soru soranlara dünyanın kaç bucak olduğunu öğretecek misiniz? Bu evetlerin ilhamı ile iç ve dış kuşatmayı yaracağız, sinsi tuzakları bozacağız. Tarihin her zorlu döneminde Kastamonu vatanına sahip çıktı, zillet karşısında hiçbir zaman duyarsız kalmadı. Kastamonu tarihin her devrinde görevini layıkıyla yaptı. İhtiyaç olan her şart ve durumda vatanseverliği ispatladı, çıkarcılara göz açtırmadı. Kastamonu, 14 Mayıs’ta da vatanın safında duracaktır, yine Türk milleti diyecektir. Sizlere güvenim tamdır, Kastamonu’ya inancım tamdır.
'KILIÇDAROĞLU, ETNİK VE MEZHEP KIŞKIRTICILIĞINA SOYUNMUŞTUR'
Vicdan sahibi her kardeşime soruyorum; bugün istenen başımız değil midir, boynumuz, hayatımız, milletimiz, devletimiz değil midir? Bozgunculuk bugün de vardır, bölücülük bugün de misliyle tedavüldedir. Dünkü gaflet, delalet, ihanet bir fazlasıyla bugüne yansımıştır, tek eksik fiili işgalin olmamasıdır. Ancak Kılıçdaroğlu, bu alçak göreve taliptir, etnik ve mezhep kışkırtıcılığına soyunmuştur. Zira sonunun yaklaştığın anlamış düştüğü denizde provokasyon yılanına sarılmıştır. İç barış ve huzur ortamını tahrip etmeyi can simidi olarak görmüştür. Terörist Demirtaş’ı ve Sorosçu Kavala’yı serbest bırakacağını küstahça açıklamıştır.
PKK’yla müzakere ve mütareke Kılıçdaroğlu’nun gündemindedir. HDP’nin kayyum partisi Yeşil Sol Parti, Kılıçdaroğlu’yla yan yanadır. Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kaldıracağını, terörle mücadeleyi durduracağını, Türk askerini Irak ve Suriye’den çekeceğini açıklayan iç işgal cephesi Kılıçdaroğlu’yla emel ve eylem birlikteliği içindedir. Zillet ittifakı İHA’lardan, SİHA’lardan, diğer yerli ve milli savunma sanayi ürünlerinden rahatsızdır. Diyorlar ki, 14 Mayıs’tan sonra ABD’yi tatmin edeceğiz, Rusya’ya da Türkiye’nin NATO üyesi olduğunu hatırlatacağız. Diyorlar ki, S-400 Hava Savunma Füze Sistemi’nin tehlikelerini bertaraf edeceğiz.
Yani egemenlik haklarımızı, devletimizin onurunu ayağa düşüreceklerini vaat ediyorlar. Temiz para bulduk yalanıyla aldatıyorlar, meğer uyuşturucu tacirlerinden tutun da tefecilere kadar düşüp kalkmadıkları mihrak neredeyse kalmamış. Ortada ne para var ne de parayı vermeyi aklından geçiren. Hep yalan, tam yalan, sürekli yalan, olay budur." (HABER MERKEZİ)
Bahçeli 'Alevi' açıklamasını hedef aldı: 'Mezhep temelli ötekileştirme yok'
İstinaf, Bahçeli için 'bunadı' diyen kişiye verilen cezayı bozdu: Hakaret değil
Murat Yetkin: Bahçeli'nin kararı, Cumhur İttifakı'nı olumsuz etkileyebilir