Bilal Erdoğan: Bir ekonomist olarak söylüyorum EYT felaketti, yurt sorunu yok, mülteciler orta vadede kazandırır
Artı Gerçek - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan, 'AKP İnsan Hakları Başkanlığı' tarafından Kocaeli'de düzenlenen 'İnsan Hakları Eğitim Kampı'nda yaptığı ilginç açıklamalarla gündeme geldi.
Türkiye'de öğrencilerin yurt sorunu olmadığını iddia eden Bilal Erdoğan, muhalefetin 'trol' istihdam ettiğini söyledi. Bilal Erdoğan, EYT düzenlemesini 'büyük bir felaket' olarak nitelendirdi, gazeteci Fatih Altaylı'ya hakaretlerde bulunarak, "Ahlaksız adam askerlerin postallarını yalıyordu" dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu'nun iki elini birleştirmiş halde yanında oturarak dinlediği Bilal Erdoğan'ın kampta yaptığı açıklama özetle şöyle:
"FATİH ALTAYLI DENEN AHLAKSIZ: Öyle bir şeyi bize yutturmaya çalışıyorlar ki şu anda. AK Parti'den önce Türkiye daha huzurluydu. Daha müreffehti, daha adildi, daha şöyleydi, daha böyleydi. 20 yıldır mahvolduk biz falan. Arkadaşlar ya böyle bir ihanet var mı? Bu dünya tarihinin görmediği bir ihanettir. Böyle bir vicdansızlık olamaz. Arkadaşlar, bu Fatih Altaylı denen ahlaksız adam askerlerin postallarını yalıyordu. Askerler kalk dediğinde kalkıyordu, yat dediğinde yatıyordu. Bu adam şu anda başkası da yat dediğinde yatar, kalk dediğinde kalkar. Ama gazeteci diye, bilmem ne diye gezip videoları dinleniyor, seyrediliyor adamın. Bunlar 1990’ları anlatsınlar. ‘Bizim askerlerden ödümüz patlıyordu’ desinler. ‘Biz vesayetin kölesiydik, köpeğiydik’ desinler. Hadi desinler. Türkiye hiç olmadığı kadar özgür arkadaşlar. Türkiye hiç olmadığı kadar güçlü. Türkiye hiç olmadığı kadar kendi kararlarını veren bir ülke.
YURT SORUNU VARMIŞ GİBİ ALGI OLUŞTURUYORLAR: Türkiye'de yurt sorunu olduğuna dair bir kamuoyu oluşturuyorlar. Sanırsın ki dünyanın gelişmiş ülkelerinde bu sorunlar çözülmüş, Türkiye'de böyle bir sorun varmış. Biraz daha araştırıp, rakamlara baksanız Türkiye'deki devlet tarafından sağlanan yurt imkanının dünyanın hiçbirinde olmadığını görürsünüz.
BEN DE YARARLANDIM AMA EYT FELAKETTİ: Gençler burada aldatıldı. Ben de EYT'ye (emeklilikte yaşa takılanlar) hak kazandım bu arada, karşı olmama rağmen. 42-45 yaşındakiler emekli oldu. Kim ödeyecek onların maaşını? Siz ödeyeceksiniz. Çalıştığınız süre boyunca erken emeklilerin maaşını ödeyeceksiniz. Kandırıldık mı? Kandırıldık. EYT büyük bir felaketti. Bu kirli muhalefet anlayışıyla, siyasetin popülizme zorlanmasıyla bunlar mümkün hale geldi. EYT kötüyse, yanlışsa yanlış olduğunu söyleyebilen bir nesil olması lazım. O 43 yaşındaki emekli ölene kadar o maaşı alacak. Daha iyi bir şey düşünelim, yerine alternatif önerelim.
EKMEK ELDEN, SU GÖLDEN YAŞAMA EN GÜZEL HAYAT MIDIR?: Neden daha çok çalışmak yerine de daha az çalışmayı özendirici buluyoruz? Çalışmadan ekmek elden, su gölden yaşamak en güzel hayat mıdır acaba? Bunu bir sorgulayın. Dünyanın en zenginleri de eninde sonuna duvara tosluyor. 'Ben hayatımı neyin peşine harcadım' diyor. Bunlar gerçek.
BİR EKONOMİST OLARAK SÖYLÜYORUM: Bir ekonomist olarak söylüyorum. Normalde ülkeler mültecilerden orta vadede ekonomik olarak kazanır. Bunu doğru yönetirsen kazanırsın. Hakkaniyet duygusunu zedelemezsin. Ayrıca suç ile ilişkilendiriyorlar. Çok büyük bir sorumsuzluk ve ahlaksızlık. Kesinlikle Türkiye'deki mültecilerin suç oranları, suç türleri itibarıyla kendi vatandaşımızınkinden daha düşük, daha az. Bir mülteci suç işlemeye nasıl cesaret etsin? Hemen deport edilir, ülkesine gönderilir. Bütün dünyada böyledir. Kayıtsız insanlar suç işlememeye, polisin radarına takılmamaya çalışır çünkü takılırsa geri gönderileceğini ama ısrarla 'Bir yerden bir şey bulalım da bir yerleri karıştıralım. Milleti birbirlerine kırdıralım, bunların gitmesini, dışarıdakilerin gelmemelerini sağlayalım' diye çalışan ahlaksız bir güruh var. Ülkeye zarar verme pahasını biçin bunu yapıyorlar. Siyaset için yapıyorlar, yüzde 1 oylarını 2 yapmak için yapıyorlar." (HABER MERKEZİ)