DEM Parti Diyarbakır İl Eşbaşkanları Artı Gerçek'e konuştu: 'Halkın kayyımlara tahammülü kalmadı, tüm belediyeleri alacağız'
Rojhat ABİ
DİYARBAKIR - Kürt siyasetin en güçlü olduğu kentlerden Diyarbakır, 31 Mart yerel seçimlerine hazırlanıyor. Uzun yıllardır Kürt siyasi partilerinin kazandığı Diyarbakır'ı 2016 yılından bu yana, iki dönemdir kayyımlar yönetiyor. Yerel seçimler yaklaşırken halkın en büyük beklentisi de kayyımların gönderilmesi. DEM Parti Diyarbakır İl Eşbaşkanları Pınar Sakık Tekin ve Abbas Şahin, yerel seçim hazırlıklarını ve hedeflerini Artı Gerçek'e anlattı.
'AMED HALKI BELEDİYEYİ EVİ GİBİ GÖRMEK İSTİYOR'
Diyarbakır halkı için belediyenin sadece yol ve park anlamına gelmediğine dikkat çeken DEM Parti İl Eşbaşkanı Pınar Sakık Tekin şöyle konuştu:
"Amed halkı için mesele sadece yol, kaldırım ya da park değil. Bunlar bir şekilde çözülür, yapılır. Tabii hizmet boyutu da önemli ve kaçınılmazdır. Biz zaten böyle bakıyoruz ama Amed halkı sürekli 'biz belediyeyi evimiz gibi görmek istiyoruz' diyor. Amed halkı, rahatça girecekleri, istedikleri hizmeti gönül rahatlığıyla getirebilecekleri bir belediye istiyor. Bu isteklerinin çözüm adresini de DEM Parti'de görüyorlar. Bizler de tüm bunlara çözüm olmak için çalışıyoruz"
'BELEDİYELERİ KİMSENİN KEYFİYETİNE BIRAKMAYACAĞIZ'
Tekin, halkın hukuksuz bir şekilde atanan kayyımlara artık tahammülünün kalmadığını vurguladı ve şunları söyledi:
"Amed halkı artık kayyımlara tahammül edemiyor. Bu noktada kendi iradelerine bizimle el ele vererek sahip çıkmak istiyorlar. Çünkü Amed halkı sabreder, bekler ama bugün içinde bulunduğu durumda bu sabrın tükendiğini görüyoruz. Ve hakikaten artık kimsenin iradesini çalmasına izin vermeyecektir. Bu kadar emek verip titizlikle yaklaştığımız bu süreçte belediyeleri kimsenin keyfiyetine bırakmayı düşünmüyoruz. Bu ciddi bir hak ihlalidir. Artık izin vermeyeceğiz. Sandıklarda nasıl irademize sahip çıkıyorsak alanda da sahip çıkacağımızı duyuruyoruz"
'17 İLÇENİN TAMAMINI ALACAĞIZ'
Tekin, 31 Mart Yerel Seçimlerinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi dahil 17 ilçenin tamamını kazanmayı hedeflediklerini söyledi. Tekin, "Hedeflerimizi her zaman büyüktür, sınırsızdır. Kendimizi kısıtlamayız. Çünkü büyük düşünen, büyük emek veren bir parti olarak büyük hedefler de koymamız gerekmektedir. Her ne kadar birçok ilçemizde seçmen taşımacılığı yapılsa dahi, her ne kadar siyaset oyunları yapılsa da biz tüm bunlara rağmen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi dahil 17 ilçemizin tamamını alacağız" dedi.
'HALKIN TEMSİLİYETİNİ KENDİSİNİN BELİRLEMESİ GÜÇLÜ BİR ETKİ YAPTI'
DEM Parti'nin aday adaylarını ön seçimle belirlemesinin olumlu ve güçlü bir etki yarattığını dile getiren Tekin, "Halk yerelden olan, yerelin dilini bilen, savunabilen adaylarını kendisi seçmek istedi. Bu çok değerli bir şey. Merkezin belirlenmesini istemediğini beyan etti. Her şeyden önce bu partinin öznesi zaten halktır. Yarın kendi belirlediği o iradesine kendisi daha çok sahip çıkacaktır. Bundan dolayı çok önemlidir. Çünkü temsiliyetini kendisi belirledi. Yarın o temsilciye kayyım atandığında halk kendisi ilk önce buna karşı çıkacaktır. Bu bağlamda olumlu ve güçlü bir etki yaratacaktır" diye konuştu.
'DİYARBAKIR, DEM PARTİ ETRAFINDA KENETLENDİ'
DEM Parti İl Eşbaşkanı Abbas Şahin de "Amed halkında ciddi beklentiler mevcut. Çünkü sekiz yıllık bir kayyım tahribatını en iyi bilen ve gören bir halk söz konusu. Bundan dolayı çok ciddi anlamda DEM Parti etrafında kenetlenmenin olduğu bir atmosfer var. Bizler bu noktada halkımızın bu heyecanını birebir yaşıyoruz. Ve bu heyecanı hem alanlara hem de sandıklara yansıtacağımızı ve bunun sonucunda çok başarılı sonuçlar alacağımızı çok net bir şekilde görüyoruz. Amed halkının her şeyden önce demokrasi özlemi mevcut" dedi.
'KAYYIMLARIN TAHRİBATINA SON VERİLECEK'
Kayyım politikalarının sadece Kürt kentlerinde uygulandığına dikkat çeken Şahin, "100 bin delegasyon ile yaptığımız ön seçim aslında bizlere demokrasinin Kürdistan'dan diğer bölgelere nasıl yayıldığını da gösterdi. Öte yandan halk nezdinde de büyük karşılık buldu. Biz Kürtler için kayyımlar sadece AKP-MHP politikası değildir, aslında bir devlet politikasıdır. Bir demokrasi darbesidir. Amed halkında kayyım karşıtı bir beklenti oluştu. Bu beklenti de kayyım sisteminin ortadan kaldırılacağı, halkın kendi iradesiyle var olacağı anlayışı ortaya koymaktadır ve yıllardır sürdürülen kayyım tahribatına son verecektir" diye konuştu.
