'Demokrasi değil ulusal ittifak
HDP’nin CHP, İYİ Parti, SP ve DP ittifakının dışında tutulmasına eleştiriler sürüyor. Kürt partilerinin kurduğu seçim ittifakı, Kürtleri dışlayan oluşumu ‘Ulusal İttifak’ olarak niteliyor.
Remzi BUDANCİR
POLİTİKA- 24 Haziran’da yapılacak olan seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. AKP’nin MHP ile oluşturduğu ‘Cumhur İttifakı’na BBP de destek veriyor. Muhalefet cephesinde de arayışlar var. CHP, İYİ Parti, SP ve DP’den oluşan dörtlü ittifaka HDP dahil edilmedi. HDP’nin dahil edilmediği bu ittifaka ilişkin eleştiriler de var.
İttifak arayışları sadece Ankara ile sınırlı değil. Kürt siyasi partileri de seçimler ile ilgili çalışmalarını hızlandırdı. Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-T), Kürdistan Demokratlar Platformu (KDP), AZADİ İnisiyatifi, Kürdistan Özgürlük Partisi (PAK) ve Kürdistan Sosyalist Partisi (PSK) dün Diyarbakır’da bir araya gelerek 'Kürdistan Seçim İttifakı' kurdu. Maddeler halinde taleplerini açıklayan 'Kürdistan Seçim İttifakı' taleplerini kabul ededen siyasi partiler ile ittifak kurabileceklerini açıkladı. 'Kürdistan Seçim İttifakı' yetkileri dün Hüda-Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcığlu ile bir araya geldi. Kürt partileri yarın saat 12.00’de HDP ile görüşecek. Kürt partilerin kurduğu 'Kürdistan Seçim İttifakı' olumlu karşılandı.
"KÜRT PARTİLERİNİN YAPTIĞI AÇIKLAMAYI OLUMLU BULUYORUZ"
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Bedran Öztürk, Kürt partilerinin kurduğu ittifakı, yaptıkları çağrıyı, CHP, İYİ Parti, SP ve DP’nin oluşturduğu ittifakı Artı Gerçek’e değerlendirdi. Türkiye’de 24 Haziran’da ‘Baskın seçim’ yapılacağını ifade eden Öztürk, Kürt partilerinin attığı adımı olumlu bulduklarını söyledi. Bu ittifakın sadece seçimlerle sınırlı olmaması gerektiğini belirten Öztürk, "DTK olarak ulusal birlik çalışmalarımız uzun zamandır devam ediyor. Bu açıdan dün Kürt partilerinin yapmış olduğu açıklamayı olumlu görüyoruz, anlamlı buluyoruz. Tabi bunu sadece seçimler çerçevesine sıkıştırmak doğru değil. Bu ittifakı daha da genişletmek gerekiyor. Kürt partilerinin attığı adımı pozitif bir adım olarak değerlendiriyoruz" dedi.
"OLUŞAN YENİ İTTİFAKIN AKP-MHP İTTİFAKINDAN BİR FARKI YOK"
Öztürk, CHP, İYİ Parti, SP ve DP’nin oluşturduğu dörtlü ittifaka da değindi. Türkiye’de gelişen ittifakların Kürtleri yok saydığını ifade eden Öztürk, HDP’nin tutumunu ve muhalefetin bulunduğu noktayı şöyle değerlendirdi: "HDP başından beri üçüncü bir yoldur. HDP’nin duruşu bellidir, ilkeleri bellidir. İttifak sadece partiler açısından değil, Türkiye’deki demokratik güçlerin bir araya gelmesi açısından önemliydi. HDP hala bunu amaçlıyor, bunu söylüyor. Oluşan blok aslında demokrasi istemediğini, farklılıkları kabul etmeyeceğinin açık bir göstergesidir. AKP-MHP faşist blokuna diyecek bir şey yok zaten kendileri duruşları ile bunu gösteriyorlar. Oluşan yeni ittifakının onlardan ne farkı olacak? Farklı olan nasıl bir şey sunacak? Kürt halkına, demokratik çevrelere, farklı kesimlere sunabilecekleri hiçbir şey yok. Kısacası var olan statükoyu koruma noktasındalar. Farklılardan korkuyorlar. Bu adımları Kürt sorunun çözümü başta olmak üzere, demokratik adımlar atmayacağını gösteriyor."
"HDP’NİN OYLARI YÜKSELECEK"
HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer’de Öztürk gibi Kürt partilerinin kurduğu ittifakı önemsediğini söyledi. "Bu seçim ittifaklar seçimi oldu" diyen Taşçıer, "Kürdistani partilerin açıklamaları hem de görüşlerini önemsiyoruz. Bu ittifakın daha da genişletilmesi taraftarıyız. Bu ittifakta Kürtler duruşlarını sergilemelidirler. Türkiye’deki ittifakların Kürtleri dışlamasına sandık başına giderek bir cevap vermeliler. Türkiye’de 20-25 milyon civarı Kürt var. Başka partilere oy veren Kürtler var. Bu Kürtlerde bunu görüp, bu ittifakın yaratacağı sinerjiyle Kürt oylarının, HDP oylarını daha da arttıracak" dedi.
"DÖRT PARTİNİN KURDUĞU İTTİFAK, ULUSAL BİR İTTİFAKTIR"
CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ittifakını ‘Ulusal İttifak’ olarak nitelendiren Taşçıer, HDP’nin ittifak dışında bırakılmasının kendilerini şaşırtmadığını söyledi. Geçmişte de benzer tutumlar sergilendiğini hatırlatan Taşçıer, şunları söyledi: "CHP ve bu partiler… Gerçi bu partilerden bazılarının temsilcileri o zaman mecliste yoktu ama onların düşüncesinde olanlar vardı. CHP ve bu partiler Kürtlerin parlamentodan atılması döneminde de aynı tavrı sergilemiştiler. Biz buna şaşırmadık. Bunların AKP ile çok çok bir ayrıcalıkları yok. Mesele Kürt olunca, hani derler ya ‘Kürt Anasını görmesin’… Ondan hareketle Kürtler parlamentoda yer almasın düşünceleri var. Biz kaybedelim, kazanalım çok umurlarında değil o dörtlü ittifakın. Çünkü eğer HDP bu ittifakın içinde olmuş olsaydı, ben şuna inanıyorum parlamentonun yüzde 50’inden fazlası vekiller bazında alınacaktı. Bunların çok fazla demokrasi dertleri yoktur diye düşünüyorum. Bir tarafta ‘Cumhur ittifakı’ oluşmuşsa bu da ‘Ulusal ittifaktır’. Ben bu ittifakı öyle isimlendiriyorum. Ulusalcıların milliyetçilerden çok farkı yok aslında. Demokrasi ittifakı derlerse doğru isim değildir."