DEVA Partisi dış politika belgesini açıkladı: Daha sık Brüksel haberi göreceksiniz

Seda TAŞKIN

Artı Gerçek - Demokrasi ve Atılım Partisi'nin (DEVA) dış politikada önceliği Avrupa Birliği olacak.

Ali Babacan, bugün partisinin genel merkezinde DEVA Partisi'nin Dış Politika ve Güvenlik Eylem Planı'nı açıkladı. Babacan burada yaptığı konuşmada “Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği vazgeçilmez orta ve uzun vade hedefimizdir. Kısa vadede ise Gümrük Birliği'nin kapsamının genişletilerek kapsamının genişletilmesi, vize serbestisi, yeniden kabul aşamasının tadili, sığınmacı sorununun çözümü, tek dijital pazar, savunma ve güvenlik alanlarında işbirliği yapılmasını öncelemekteyiz” dedi.

'SIFIR BAŞARI DÖNEMİNDEYİZ'

Babacan’ın mevcut iktidarın dış politikasını eleştirerek konuşmasına başladı ve şunları söyledi:

“Şu anda Türkiye'nin bir dış politikası yok. Bir kişinin dürtülerine bağlı şahsileştirilmiş dış ilişkiler seti var. Ben yaptım oldu anlayışıyla yürütülüyor. Diplomasi son derece zayıfladı. Dış ilişkiler repertuarında yalnızca silahlı gücümüz kaldı. Ülkemiz sözü dinlenmeyen bir duruma düştü. Neredeyse sıfır başarı dönemindeyiz."

‘DAHA SIK BRÜKSEL HABERLERİ GÖRECEKSİNİZ’

Babacan dış politika önceliklerinin Avrupa Birliği olacağını vurguladı 'maceracı tutumdan' vazgeçileceğini belirtti:

"Dış politikada olur olmadık maceralarla oyalanmayacağız. DEVA Partisi iktidarında daha sık Brüksel haberleri göreceksiniz. Biz bu hükümetin kavgacı, içe kapalı, ülkemizi dünyadan koparan maceralarına son vereceğiz. Yasaklara karşı direnen kadınlarla, Rusya'da slogan attıkları için 10 yıl ceza alanlarla aynı yerdeyiz. Ukrayna'da bağımsızlığın mücadelesini verenlerle, Belarus'ta seçimleri kabul etmeyenlerle ailece hapse atılanlar aynı yerdeyiz."

"Ülkemizin yalnızlık senfonisini bitireceğiz. Yalnızlığın Türkiye'ye ne kadar büyük kayıplar oluşturduğunu gördük. Türkiye'yi barışçıl, akıllı bir güç yapacağız. Akıl terk edilince bir kişinin duygu dünyasına terk edilince ne olacağını hep beraber gördük. Ülkemizin çıkarlarını akıl ve hukukla koruyacağız."

'KRİZLERDEN BESLENMEYECEĞİZ'

Babacan'ın ardından konuşan DEVA Partisi Dış İşleri ve Güvenlik Politikaları Koordinatörü Abdurrahman Bilgiç de 'yapıcı ve dengeli' dış politika yürüteceklerinin altını çizdi:

Dış ilişkilerde yapıcı ve dengeli bir politika yürüteceğiz. Krizlerden beslenmeyeceğiz. İkili ilişkilerimizi onarıp, güçlendireceğiz. Dış politikada gerçekçi, sabırlı davranacağız. Gerektiğinde yaratıcı ve cesur adımlar da atacağız. Ağırbaşlı ve sorumlu üslup benimseyeceğiz. Polemikçi söylemlerden uzak duracağız” dedi.

'SLİKON VADİSİNE BÜYÜKELÇİ ATAYACAĞIZ'

Bilgiç’in açıkladığı Dış Politika ve Güvenlik Eylem Planı'nda dikkat çeken bir diğer başlık da dışişleri personeline dair öncelikler oldu. Bilgiç Silikon Vadisi'ne büyükelçi atayacaklarını ve ayrıca özel iklim elçisi belirleyeceklerini söyledi.

‘TÜRKİYE’Yİ NATO İÇİN SORUNLU MÜTTEFİK OLMAKTAN ÇIKARACAĞIZ’

Hükümetin NATO içindeki tutumunu da eleştiren Bilgiç, "Türkiye'yi NATO'da sorunlu müttefik olmaktan kurtaracağız. Amerika ile yeni bir diyaloğa gireceğiz." dedi.

'SURİYE'DE KALICI ÇÖZÜM ETNİK GRUPLARIN TEMSİLİYETİNDEN GEÇER'

Bölgesel konularda da barışçıl tutumun önemine dikkat çeken Bilgiç, Suriye'de kalıcı çözümün tüm etnik grupların temsilinden geçtiğini ve sığınmacıların ülkelerine dönebilmelerinin de buna bağlı olduğunu söyledi.

İran ile ABD arasındaki nükleer gerilimin tehlikeli olduğunu belirten Bilgin, gerekirse arabuluculuk yapabileceklerini söyledi.

Ayrıca Azerbaycan ve Ermenistan arasında kalıcı barışa destek sunacaklarını ve Erivan'la yavaş ilerleyen süreci hızlandıracaklarını belirtti.

'AKDENİZ'DE KIYIDAŞ ÜLKELER BİR ARAYA GELMELİ'

Sunumun ardından ikili gazetecilerin sorularını yanıtladı. Libya ile Türkiye arasında varılan yetki alanlarına dair mutabakatın Yunanistan ve Mısır arasındaki anlaşma ile çeliştiği konusunda gelen soruya 'uzlaşı' cevabı geldi:

“Kavgacı üslupla başkasını tanımayız, 'ben yaptım oldu' anlayışı tehlikelidir. Libya'da bir tek tarafa sıkışmaktan kurtulmaya çalışıyoruz. Bu konuları müzakere etmeye açığız. Bu tür konularda tüm kıyıdaş ülkeler bir masanın etrafına gelmeli.

“248 MİLYAR DOLAR NEREDE?”

Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından başlayan enerji krizi ve iktidarın bunu bir fırsat olarak görmesi de soruldu.

İktidarın 'Rusya'dan kaynak temin edileceği' yönündeki açıklamalarını "balon" olarak nitelendiren Bilgiç, meselenin rezerv yönetimi ile ilgili olduğunu altını çizdi ve şöyle konuştu:

"Biliyorsunuz bu iktidar yüz otuz milyar doları çarçur etmişti ve herkesin aklında bir yüz yirmi sekiz milyar dolar nerede sorusu kalmıştı? Fakat huylu huyundan vazgeçmez diyelim. Geçen yılın Aralık ayında bugüne kadar yaklaşık yüz on sekiz milyar dolar daha arka kapıdan satıldı. Çarçur edildi. Artık 248 milyar dolar nerede diye soruyoruz. Bu tür ertelemeler, erteleme talepleri Türkiye'nin nasıl bir çukurun eşiğine getirildiğini ortaya koyuyor. Burada aslında yani vurgulanması gereken nokta budur."