Erbakan, asgari ücretin 35 bin lira olmasını istedi

Erbakan, asgari ücretin 35 bin lira olmasını istedi
Yeniden Refah Partisi lideri Erbakan, özellikle büyükşehirlerde yoksulluk rakamının 70 bin lira seviyesine geldiğini belirterek, asgari ücretin 35 bin lira olmasını istedi.

Artı Gerçek - Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) basın toplantısı düzenledi.

Erbakan, 2025 yılı merkezi yönetim bütçesinin faiz ile borç bütçesi olduğunu ve toplumun bütçeden beklentisinin karşılanamayacağını söyledi.

Bütçede vergilere, cezalara, harçlara 2025 yılı için yüzde 44 oranında bir artış getirileceğini belirten Erbakan, şöyle devam etti:

"Ancak asgari ücrete yüzde 30 civarında bir zam yapılması öngörülüyor. Memur ve memur emeklisine yüzde 13 oranında zam yapılması, işçi, esnaf ve çiftçi emeklisine ise yüzde 17 oranında bir zam yapılması öngörülüyor. Enflasyon yüzde 50 seviyesindeyken ve yeniden değerleme oranı; vergi, harç ve cezalara yapılacak zamlar yüzde 44 seviyesindeyken işçiye, memura, emekliye yapılacak olan bu maaş zamlarının kabul edilebilmesi mümkün değildir. Bu aradaki fark, 2025 bütçesinin hak ve adaletten uzak bir anlayışla düzenlendiğinin maalesef bir göstergesidir" dedi.

'ÜMİDİMİZ AZ'

Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına değinen Erbakan, devamında şu ifadeleri kullandı: "Maalesef ümidimiz son derece az; çünkü asgari ücretin 35 bin lira olması gerektiğini ifade etmiştik. Bu 35 bin liranın matematik hesabı var. Bir defa enflasyonu hesaba katacağız. Yeniden değerlendirme oranı yüzde 44-45; zaten bu oran enflasyon tahmininin en gerçekçi yansımasıdır. Bu oranda bir zam yapsanız, asgari ücret 24-25 bin lira oluyor.

Bir de AK Parti iktidara geldiğinden bu yana Türkiye büyüdü, ekonomi büyüdü, işveren büyüdü, bu büyümeden asgari ücretliye bir pay verilmesi lazım. Bundan dolayı da bir artış yaptığınızda 34 bin liraya çıkıyor. Bu matematik bir hesap, 2002'den bu yana büyümeden pay verdiğiniz zaman asgari ücret 34 bin lira oluyor. Bunu düz olarak 35 bin liraya çıkardık. Bu da sadece rakamı yuvarlamak için değil, bunun da bir manası var. Bugün Türkiye'de özellikle büyükşehirlerde yoksulluk rakamı 70 bin lira seviyesine gelmiş. Bir haneye 2 asgari ücret girdiği zaman, en azından o hane, yoksulluk rakamının üzerine çıksın hesabıyla bu 35 bin lirayı söylüyoruz. 35 bin lira verildiği zaman, 18 bin liralık farkı işveren nasıl karşılasın? Burada da devlet devreye girsin, devlet burada 10 bin lirasını kendisi versin. Faize verilen parayla her ay asgari ücretliye 16 bin lira vermek mümkün." (DHA)

Öne Çıkanlar