Murat Emir: 'Etki ajanlığı' maddesi 9'uncu yargı paketinden çıkarılacak'

Seda TAŞKIN

ANKARA - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Murat Emir, Meclis’te bir grup gazeteci ile bir araya geldi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Emir, henüz Meclis'e gelmeyen 9'ncu yargı paketi içeriğinde değişikliğe gidildiğini duyurdu. Kamuoyunda tartışmaya neden olan 'etki ajanlığı' maddesinin taslaktan çıkarıldığını duyuran Emir, şöyle konuştu:

"9'uncu Yargı Paketi medyada yer buldu. Bu taslağın MHP kanadından hazırlandığı yönünde bilgiler var. Bu taslakta bizim asla kabul edemeyeceğim kimi hükümler var bunların başında da etki ajanlığı maddesi vardı. Sınırları belli olmayan bir madde olarak karşımızı çıkmıştı. Bunu savcılara bir maymuncuk olarak verildiği ve istedikleri zaman yargılayabilecekleri bir alan yaratıyordu. Hukuk devletinde böylesine ön görülemeyen ceza maddeleri olamaz. Ceza maddelerinin sınırlarının belirlenmesi gerekir. Dezenformasyon Yasasındaki gibi dilediklerini yargılamak gibi kaygımız vardı. Geldiğimiz noktada 9'uncu yargı paketinde bunun yer almayacağı bize söylendi, mutlu olduk."

'BAHÇELİ'NİN SÖZLERİNİ ÜZERİMİZE ALMIYORUZ, İTTİFAK ARAYIŞIMIZ YOK'

Emir, Bahçeli’nin “AKP ile CHP İttifak yapsın, 6’lı masa da destek versin” açıklaması ile ilgili gelen soruya da şu cevabı verdi:

“Sayın genel başkanımızın cumhurbaşkanı ile iki defa görüşmüş olması bizim normalleşme süreci olarak tarif ettiğimiz ve halkın yakıcı gündemlerinin gündeme gelmesini önemli ve anlamlı görüyoruz. Bahçeli net mesajlar vermiyor, tartışılmasını istiyor. Daha önce Ferdi Tayfur ile mesaj vermişti. Bunların öylesine yapıldığını düşünemeyiz içinde karmaşık mesajlar var. Ama biz somut durumla ilgili Bahçeli’nin mesajlarını üstümüze almıyoruz. Biz iletişimi açık yapıyoruz, neleri konuşacağımızı söylüyoruz. Normalleşme sürecinin hedeflerini tarifliyoruz. Bunların içinde elbette ki bir ittifak arayışı yok. Bizim bu sözleri üstümüze almamız için bir neden yok. Bahçeli suyu bulandırmak isteyen odaklar diyerek suyu bulandırmak istiyor. AKP ile ittifak halindeler ve bunda kararlılıkla yürüyeceklerini söylüyorlar bundan da rahatsız değiliz. Kendi aralarında tartışılacak bir mesele”

Emir, AKP Grup Başkanvekili ile görüşüp görüşmeyeceğine yönelik soruya da “Bir takvimleşme yok. Biz halkımızın temel sorunlarını, Gezi tutuklularını, Sinan Ateş dosyası, yoksulluğu gündeme getiriyoruz. Buralarda kimi gelişmelerin olmasını umut ediyoruz, ama bir takvimleşme söz konusu değil” şeklinde cevap verdi.

'SOKAK HAYVANLARI İLE İLGİLİ SORUN ÇAĞDAŞ YÖNTEMLERLE ÇÖZÜLMELİ'

CHP Grup Başkanvekili'ne, partisinin sokak hayvanlarına yönelik tasarı da soruldu. Emir, konuyla ilgili şunlar söyledi:

"Bu sorunun çözülmesi gerekiyor ama sorunu çözeceğiz diyerek hayvanların katledilmesini de doğru bulmayız. Çağdaş bir anlayışla bunu çözmemiz gerekir. Merkezi idarenin, finansmanını bulmak gerekiyor. Ama bize düşen ne varsa biz bunu yapmaya hazırız. Herkesi dinleyip konuşacağız demişlerdi ama bizimle henüz temas olmadı. Dolayısıyla çalışmalarının ne aşamada olduğunu bilmiyoruz."

MEZUNİYET TÖRENİNDEKİ KIYAFET TARTIŞMASI: KABUL ETMİYORUZ

Kocaeli Gebze'de bir lisede mezuniyet töreninde elbise giyen kız öğrenciler okul bahçesine alınmaması de Emir'e gelen sorular arasındaydı. Yaşananları kabul etmediklerini belirten Emir, "Böyle müdahalelerin yapılması içimizi acıtıyor. Bunu kabul etmiyoruz. Yaşamın her alanında özgürlüklerden yanayız, yaşam tarzına müdahaleyi kabul etmiyoruz. İnsanların, yaşam tarzlarını diledikleri gibi yaşamalarından yanayız. Bu müdahaleleri asla kabul etmeyeceğiz." diye konuştu.

'ERDOĞAN'IN ATEŞ DOSYASINA MÜDAHİL OLMASI RAHATSIZ EDİCİDİR'

Eski Ülke Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayeti ve eşi Ayşe Ateş'in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesi ile ilgili de Emir şöyle konuştu:

"Fethi Yıldız’ın ifadelerindeki saldırı medyaya karşı. Bağımsız yargıya da karşı. Sayın Cumhurbaşkanı aylar sonra artık sessiz kalamadı ve bu sürece müdahale etmek zorunda kaldı. Ayşe Ateş ile görüştükten sonra hemen Anadolu Ajansı da Sinan Ateş cinayeti olduğunu fark etti ve görmek zorunda kaldı. Sinan Ateş bir siyasi cinayete kurban gitti. Bir iddianame var ortada. Ve bu iddianamede plaka numaraları var, kişiler yok. Ama ilgili kişilerin Ülkü Ocakları Genel Başkanı, yardımcısı ve eski genel başkana kadar gittiğini hepimiz biliyoruz. Bu soruşturmanın bütün yönleriyle yapılması, iddianamenin kamuoyunda bilinenlerin daha da ötesine geçmesi çok önemli. Ama bugüne kadar bir duvar vardı ve bu duvarı geçemiyordu. Yargının siyasete bağlı olduğu bir dönemde elbette Erdoğan’ın bu sürece Ayşe Ateş’i kabul ederek girmesi, yargıya da bir mesaj taşıyor. CHP olarak her davada olduğu gibi Ateş davasında da adalet talep ediyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu dosyaya müdahil olması aslında rahatsız edicidir bizim için. Normalde bir siyasetçinin bir cinayet dosyasına müdahale etmesi kabul edilmez. Ama Türkiye’de hukukun olmadığı, yargının siyasete birebir bağlı olduğu düşünülürse Sayın Cumhurbaşkanının bu sürece müdahale olması gerektiğini elbette düşünürüz."

Devlet Bahçeli'den 'AKP-CHP İttifakı' açıklaması: Fedakarlığa hazırız