Gülen'den zamanlaması manidar yazı
Trump-Erdoğan görüşmesi öncesi Washington Post'a makale yazan Fethullah Gülen, Erdoğan'ın otoriterleştiğini ve zulüm yaptığını söyledi.
HABER MERKEZİ- Hükümetin, 15 Temmuz askeri darbe girişiminin bir numaralı şüphelisi olduğu gerekçesiyle Washington’dan iadesini istediği Fethullah Gülen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’la Beyaz Saray’da görüşeceği gün Washington Post için bir makale yazdı. Darbe girişimiyle ilgisi olmadığını yineledi, 'Erdoğan'ın zulmünün sadece bir iç mesele olmadığını' söyledi.
Gazete Duvar'da yer alan habere göre, gazetenin yorum sayfasında yayımlanan ‘Artık tanımadığım Türkiye’ başlıklı makalede, Gülen ‘Türkiye’nin demokrasiden uzaklaştığını’ ve ‘Batı’nın yardım etmesi gerektiğini’ savundu.
"Bir zamanlar demokrasisini ve ılımlı bir laiklik türünü güçlendirme yolunda umut vaat eden bir ülke olarak bildiğim Türkiye, gücü elinde toplamak ve muhalefeti bastırmak için elinden geleni yapan bir cumhurbaşkanının hükmüne girdi" iddiasında bulunan Gülen, "Batı Türkiye’nin demokratik bir yola dönmesine yardımcı olmalı" ifadelerini kullandı.
Erdoğan-Trump görüşmesinin ve önümüzdeki haftaki NATO zirvesinin bu amaçla kullanılması gerektiğini savunan Gülen, "Kınanması gereken darbe girişiminden sonra 15 Temmuz’dan bu yana, Türkiye Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan sistematik olarak masum insanlara zulmediyor; Kürt, Alevi, laik, solcu, gazeteci, akademisyen veya Hizmet üyesi olsun, 300 binden fazla Türkiye vatandaşı tutuklandı, gözaltına alındı, kovuldu ya da hayatları mahvoldu" diye yazdı.
Gülen, cumhurbaşkanlığının yetkilerini genişleten 16 Nisan anayasa referandumu hakkında "Bu yeni otoriterlik aşamasına girerken Türkiye halkı için korkuyorum" yorumunu yaptı; ‘reform ve demokrasi vaadiyle iktidara gelen AK Parti’nin zaman içinde otoriterleştiğini’ savundu.
‘TÜRKİYE KÂBUSA DÖNÜŞECEK’
"Erdoğan’ın zulmü sadece bir iç mesele değil" yorumunu da yapan Gülen, "Sivil toplum, gazeteciler, akademisyenler ve Kürtlerin gördüğü zulüm, ülkenin uzun vadeli istikrarını tehdit ediyor" diyerek ‘diktatörlük rejimi altında olan, şiddet eğilimli radikalleri için bir sığınak haline gelen ve Kürt vatandaşlarını umutsuzluğa iten bir Türkiye’nin Ortadoğu’da güvenlik için bir kabusa dönüşeceğini’ de savundu.
'DEMOKRASİYİ GÖREMEYECEĞİM'
Makale, "Ben muhtemelen Türkiye’nin örnek bir demokrasiye dönüştüğünü görecek kadar yaşamayacağım ama otoriterleşme eğiliminin çok geç olmadan tersine çevrilebilmesi için dua ediyorum" sözleriyle son buldu.
