Hatimoğulları'ndan tepki: Belediyelerimizi rahat bırakın
DEM Parti Eş Genel Başkanı Van'da yaptığı konuşmada Akdeniz Belediye Eşbaşkanları Nuriye Arslan ve Hoşyar Sarıyıldız'ın gözaltına alınmasını eletirdi. Hatimoğulları, "Buradan Ankara'ya seslenmek istiyorum. Seçme ve seçilme hakkımızı elimizden alamazsınız. Belediyelerimizi rahat bırakın" dedi.
Zelal Sahidenur SARİ
VAN- Van Büyükşehir Belediyesi Atsushi Miyazaki Afet Koordinasyon Merkezi'nin açılışına DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğlulları, DEM Parti Milletvekilleri Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Gülderen Varlı, Zülküf Uçar, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Neslihan Şedal ve Abdullah Zeydan, ilçe belediye başkanları, Japonya Maslahatgüzarı Tahara Koji, Japonya Büyükelçiliğinden diplomat Riyoichiro Hoshio, Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Genel Sekreteri Suat Yıldız, TBB Özel Kalem Müdürü Nurdan Türeci Akova, TBB Meclis üyesi ve Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, AAR Ülke Direktörü Konako Ona Miyachi, AAR İdari İşler Müdürü Şiyar Ada katıldı.
HATİMOĞULARINDAN AKDENİZ TEPKİSİ: BUNU KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİL
Açılışta konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, "Biz bugün burada bu açılışı gerçekleştirmek üzere bir araya gelmişken ne yazık ki Mersin'de Akdeniz Belediyemize kayyımcı zihniyet müdahale etmiş durumda. Sabaha karşı Akdeniz Belediye Eşbaşkanlarımız, eşbaşkan yardımcılarımız, meclis üyelerimiz ve bazı müdürlerimiz gözaltına alınmıştır. Ve belediyede şu an kolluk kuvvetinin kuşatması var. Hiçbir belediye çalışanı ve meclis üyesi içeri alınmıyor. Bunu kabul etmek mümkün değil. DEM Parti belediyeleri AKOM gibi oluşumları oluşturmak için seçildi. DEM Parti belediyeleri kente hizmet yapmak için seçildi. DEM Parti belediyeleri bir kentin ve bir toplumun ne ihtiyacı varsa, yerel yönetimlerin üzerine düşen ne varsa onları yerine getirmek için seçildi" dedi.
'KAYYIM ATAYARAK HİZMETLERİ ENGELLİYORLAR'
Kayyım sistemini eleştiren Hatimoğulları, "DEM Parti belediyeleriyle, Konya Belediyesi'nin arasında hiçbir fark yoktur. Aynı görevle, aynı anlayışla, aynı hukuk sistemiyle, aynı anayasal düzenlemeyle seçilmiştir. Ama ne yazık ki bizlere kayyımcı anlayışı reva gören bu iktidar ve bu anlayış bizim bu hizmetleri üretmemizi kayyım atayarak engellemektedir. Kayyımları deneyimleyen bir kentteyiz, Van'dayız. Kayyımın buraya hizmetsizlik ürettiğini, belediyenin kaynaklarının hizmete değil de yandaşa harcandığını çok iyi biliyoruz. Sadece burada değil, atanmış olan bütün kayyımların öyle yaptığını biliyoruz" diye konuştu.
'SEÇME VE SEÇİLME HAKKIMIZI ELİMİZDEN ALAMAZSINIZ'
İktidara seslenen Hatimoğulları, şunları söyledi:
"Buradan Ankara'ya seslenmek istiyorum: Seçme ve seçilme hakkımızı elimizden alamazsınız. Erken dönemde bu ülkede seçme ve seçilme hakkı demokrasinin asgari koşulu olarak belirlenmiştir. Bu hakkımızı sizlere vermeyeceğiz. Ve bizim belediyelerimiz başta AKOM olmak üzere bu kentin ihtiyacı alan yolu, suyu, bu kentin ihtiyacı olan sosyal faaliyetleri, bu kentin ihtiyacı olan kültürel faaliyetleri üretmek üzere seçilmiştir. Belediyelerimizi rahat bırakın. Belediyelerimiz hizmet üretsin ve Akdeniz Belediyesi'nde esaslı açıklamamızı yarın (11 Ocak) orada yapacağız. Ben yarın Akdeniz Belediyesi'nde olacağım. Ve heyetimizle beraber esas açıklamamızı orada yapacağım."
'BÜTÜN ARKADAŞLARIMIZ DERHAL SERBEST BIRAKILMALI'
"Bütün arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır" diyen Hatimoğulları, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ve son sözüm şu olsun. Değerli Van Büyükşehir Belediyesinin yapmış olduğu bu hizmetin ne kadar kıymetli olduğunu bir kere daha buradan vurgulamak. Belediye hizmet üretmek için vardır. Belediyelerimiz hizmeti halkla buluşturmak için vardır. Belediyelerimiz o kentin dokusunu, kültürel kimliğini, birikimlerini geliştirmekle ileriye taşımak için vardır. Ve belediyelerimizin bu konudaki çalışmalarına müdahale edilsin istemiyoruz. Belediyelerimiz hizmet üretmeye devam etsin."
ZEYDAN: KAYYIMLAR DEPREM TEHLİKESİNE YÖNELİK ADIM ATMADI
Törende konuşan Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan, "Bugün çok tarihi bir gün yaşıyoruz. Biliyorsunuz kentimiz bir afet ve deprem kenti olmasına rağmen, çok yakın zamanlarda binlerce yurttaşımızın yaşamını yitirmesine rağmen, kayyımar bugüne kadar depremin etkilerini en aza indirecek tedbirler alma adına hiçbir adım atmadı. Bizler seçilir seçilmez sevgili eşbaşkanımız, belediye meclisi üyesi arkadaşlarımız ve belediye yönetimindeki arkadaşlarımızla birlikte depremin etkilerini en aza indirecek bu merkezin kurulması için hazırlıklara başladık. Çünkü şunu hep dile getirdik: Evet depremleri engelleyemeyiz fakat depremin etkilerini en aza indirecek tedbirler alabiliriz. Bu açıdan Afet İşleri Daire Başkanlığımızı hemen güçlendirdik ve bir Afet Koordinasyon Merkezi kurma kararı aldık" dedi.
'JAPONYA HALKI VE MİYAZAKİ'Yİ HİÇBİR ZAMAN UNUTMADIK'
AKOM'da depreme karşı eğitimler vereceklerini dile getiren Zeydan, "Rehin tutulan eşbaşkanımız sevgili Bekir Kaya ve Hatice Çoban tarafından yapılan bu binayı hemen Afet Koordinasyon Merkezine dönüştürme kararı aldık. Ebette burası bir akademi görevi de görecek. Küçük yaşlardan başlayarak toplumun bütün kesimlerine burada bilinçlendirici, bilgilendirici, eğitim, akademi ve farkındalık yaratma adına; özellikle acil müdahale ekipleri ve gönüllü ekiplerin eğitimi başta olmak üzere sadece Van ve ilçelerini kapsamayan Van'ın çeperindeki diğer bütün illeri de kapsayan, çok kapsamlı teknik bir merkez olacak. Teknik donanımı yüksek bir Afet Koordinasyon Merkezi kurduk. Ve merkeze 2011 yılındaki depremde Van halkıyla dayanışma için burada bulunan ve depremde yaşamını yitiren sevgili Atsushi Miyazaki'nin adını verme kararı aldık. Bizler Van halkı olarak ve Türkiye halkı olarak her zaman uluslararası dayanışmada büyük emek gösteren Japonya'ya, Japonya halkına ve özellikle Atsushi'nin vefasını, bu halka uzattığı iyilik elini hiçbir zaman unutmadığımızı ve hiçbir zaman unutmayacağımızı, minnet duygumuzu göstermek istedik" diye konuştu.
ŞEDAL DEPREMDE ÖLEN GAZETECİLER VE MİYAZAKİ'Yİ ANDI
Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Neslihan Şedal da "Sevgili Atsushi Miyazaki'nin ismini verdiğimiz Afet Koordinasyon Merkezimizin açılışı için buradayız. Bildiğiniz üzere 2011'de yaşanan şiddetli deprem sonucunda 600'den fazla canımızı kaybetmiştik. Kaybettiğimiz kişiler arasında, sevgili Miyazaki, gazeteci Sebahattin Yılmaz ve Cem Emir de vardı. Üç arkadaşınızın şahsında tüm yaşamını kaybeden canlarımıza anıyoruz bugün. Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Gazetecilerin de burada emek verdiğini ve bu emeği görünür kıldığını görüyoruz. Tekrardan onlara da hoş geldiniz, gününüz kutlu olsun diyoruz.
2011'de yaşanan deprem ve geçtiğimiz iki yıl önce Maraş merkezli yaşanan depremden sonra anladık ki depremler evet doğal afetlerdir belki önüne geçemeyiz ama deprem nasıl ki beşeri faktörlerle daha şiddetli ve büyük tahribatlara yol açıyorsa yine beşeri müdahalelerle bu afetlerin depremlerin yıkıcılığını aza indirebiliriz" dedi.
'DAYANIŞMA RUHUYLA AFETLERİN YIKICILIĞINI EN AZA İNDİREBİLİRİZ'
Daha önce yaşanan depremlerden çıkardıkları derslerin bu merkezi açmalarına vesile olduğunu vurgulayan Şedal, "Bir taraftan depremlerle mücadele ederken kentlerimizi afetlere karşı daha dirençli hale getirmek, daha ekolojik bir mücadeleyi yürütebilmenin perspektifini önümüze koymamız gerekiyor. Kentlerimizi betonlaşmanın etkisinden kurtarabilmek, kentlere nefes aldırtmak, bir yandan aslında afetlerle mücadele etmenin en temel sebepleridir. Dolayısıyla çok küçük yaştan başlayarak depremlere karşı, afetlere karşı nasıl davranmamız gerektiğini toplumsal değişim, dönüşüm, zihniyet değişim dönüşümüyle sağlayabiliriz. Ama bunun en önemli boyutu toplumda dayanışma ruhunu güçlendirmek, dayanışma ruhunu örmektir. Bu merkez aynı zamanda buna da hizmet edecek. Görüyoruz ki aslında afetlerdeki olumsuzluklardan bir tanesi kurumlar arası koordinasyonsuzluktu. Biz de bu merkez vesilesiyle burada arama kurtarma ekipleri, gönüllüleri, bu alanda çalışan bütün sivil toplum kuruluşlarıyla, kurumlarla etkin bir mücadele yürüterek ciddi bir koordinasyonu oluşturacağımızı hedef olarak önümüze koyduk. Bizi kurtaracak olan toplumsal dayanışmadır. Toplumsal dayanışmayı güçlü örebilirsek afetlerin yıkıcılığını aza indirebiliriz" diye konuştu.
ATSUSKİ MİYAZAKİ VAN DEPREMİNDE VEFAT ETMİŞTİ
Japon yardım gönüllüsü Atsushi Miyazaki, 23 Ekim 2011'de meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki depremin ardından, üyesi olduğu sivil toplum kuruluşu AAR Japan'dan bir grup gönüllüyle Van'a geldi. Miyazaki, yıkımın yaşandığı köylere yardım malzemeleri ulaştırarak insanların yaralarını sarmak için çalıştı. Miyazaki, 9 Kasım 2011'de 5.6 büyüklüğündeki ikinci depremde gazeteciler Sebahattin Yılmaz ve Cem Emir ile birlikte Bayram Oteli'nin enkazında kaldı. Enkazdan ağır yaralı olarak çıkarılan ve Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan Miyazaki tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Van'da bulunduğu süre boyunca yaptığı yardımlar ve güler yüzüyle insanlara depremin acısını unutturmaya çalışan Miyazaki'nin adı kentte bir parka da verildi. Miyazaki adına çok sayıda anma etkinliğini de düzenlendi.