HDP'den İzmir açıklaması: Hiçbir partiye açık çek vermedik
HDP Milletvekili Murat Çepni, 'Bir kez daha hırsızlıklarının üzerini milliyetçilikle, şovenizmle örtmek istiyorlar' dedi.
ARTI GERÇEK - HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, İzmir'de belediye başkan adayı çıkarmama kararlarına ilişkin yürütülen tartışmalara dair bir açıklama yaptı.
Yazılı açıklama yapan Çepni, İYİ Parti'ye yakın Yeniçağ Gazetesi'nden Aydınlık'a, Akit gazetesinden Sözcü'ye, Yeni Şafak ve Star'a kadar birçok gazetenin manşetini aktararak, "Bütün bu geniş AKP-MHP-Ulusalcı-Ergenekoncu ittifakı ne anlama geliyor? En başta söyleyelim ki, konunun hiçbir şekilde HDP ile ilgisi yok" dedi.
Çepni, tartışmaların perde arkasını anlamak için kimin ne yapmak istediğine bakılması gerektiğini ifade ederek, "Saray Partisi adayı 'İzmir'i tanınmaz hale getireceğiz' dedi. Çok doğru bir itiraf. Çünkü bunlar İstanbul'u tanınmaz hale getirdiler. Çünkü bunlar Ankara'yı tanınmaz hale getirdiler. Çünkü bunlar Ayder'i, yaylaları, kentleri tanınmaz hale getirdiler. Sonra çıkıp utanmadan 'Biz İstanbul'a ihanet ettik', 'Biz Ayder'e ihanet ettik', 'Deniz kenarlarını, orman alanlarını betona çevirme gayretinde olanlar var' dediler" ifadelerini kullandı.
'İZMİR İÇİN VERİLEN KAVGA RANT KAVGASIDIR'
Körfez Geçiş Projesi, Balçova İstinye Park, Bornova Folkart Incity projesi, Ege Üniversitesi Kampüsü'ndeki ormanlık alanın yapılaşmaya açılması, Bayraklı-Salhane bölgesi ve Liman arkasında yapılacak gökdelenler, İzmir Tarih Projesi gibi gündemde olan projeleri hatırlatan Çepni, "İşte üzerinde asıl kavgası verilen şey İzmir'in rantını ele geçirme, İzmir'i inşaat şirketlerine teslim etme kavgasıdır. Bu kavgayı HDP üzerinden yapmak, en hafif deyimle etik dışılıktır. Bir kez daha hırsızlıklarının, yağmacılıklarının üzerini milliyetçilikle, şovenizmle örtmek istemektedirler" dedi.
'HDP HİÇBİR PARTİYE AÇIK ÇEK VERMEDİ'
HDP'nin hiçbir partiye 'açık çek' vermediğini belirten Çepni, HDP'nin İzmir'de aday çıkarmama kararına dair şunları söyledi:
"Gerek demokratik kamuoyunun talebi, gerekse de 'tek adam diktatörlüğünün geriletilmesi' için hiçbir pazarlık yapmadan tamamen siyasi ilkeler doğrultusunda hareket edilerek karar verilmiştir. Dün olduğu gibi bugün de demokratik, halkçı, katılımcı bir yerel yönetim, rantı-talanı değil, ekolojik, kültürel ve tarihi değerleri korumayı ilke edinen, kentin olanaklarını bir avuç sermayedara peşkeş çeken değil, tüm kentlilerin eşit ve adil şekilde yararlanmasını sağlayan bir siyasetin peşinde mücadelemizi sürdüreceğiz. İzmirlilerin bu ilkeler etrafında bir araya gelmesini sağlamak siyasetimizin temel amacıdır. İzmirliler de, oynanan rezil, iki yüzlü milliyetçilik-ulusalcılık oyununu boşa çıkaracak, 'tek adam diktatörlüğü'ne, beton-asfalt belediyeciliğine, İzmir'i tanınmaz hale getirmek isteyenlere gereken cevabı verecektir."
