HDP’li Tiryaki: Hükümete kayyım atanabilir mi?
'Darbenin başındaki kişi’ dediğiniz bir kimsenin kardeşini büyükelçi yaptınız mı yapmadınız mı?' diyen Tiryaki, 'O zaman hükümetin başına kayyım mı atanmalı?' diye sordu.
ARTI GERÇEK- Tatilin ardından dün açılan TBMM Genel Kurulu bugün çalışmalarına başladı.
TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç başkanlığında toplanan Genel Kurul’da, HDP’nin Diyarbakır, Van ve Mardin büyükşehir belediyelerine kayyım atanmasıyla ilgili verdiği araştırma önergesi tartışmalara neden oldu.
HDP grubu adına önerge üzerine konuşan Batman Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, yerlerine kayyım atanan belediye başkanlarının adaylığı önünde herhangi bir engel olmadığını, yasama yetkisinin gasp edildiğini söyledi. Tiryaki, "Çünkü yasada tadadi (Örnek olarak sayılmış) olarak tek tek sayılmıştır, siz bunun üzerine yeni bir adaylık koşulu ekleyemezsiniz" dedi.
İçişleri Bakanlığı’nın gerekçelerinden birisinin eş başkanlık olduğunu hatırlatan Tiryaki, "Evet, eş başkanlık sistemini uyguluyoruz, uygulamaya devam edeceğiz. Biz sokakta dolaşan bir kimseyi belediyenin başına eş başkan yapmadık. İl seçim kuruluna başvurduğumuzda verdiğimiz listenin başında yer alan kişi eş başkanlarımızdır. Biz eş başkanlıkla yönetilen bir partiyiz, dolayısıyla bu konudaki mücadelemiz bir parça olsun başarıya ulaşmış gözüküyor. Emin olun, belediyelerde de bu konuda yasal değişiklik yapılması için mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu.
HÜKÜMETE KAYYIM ATANABİLİR Mİ?
Tiryaki, İçişleri Bakanlığı’nın "Örgüt üyelerinin yakınlarını belediyelere aldınız, şehit yakınlarını işten çıkardınız" dediğini de hatırlatarak, şöyle yanıt verdi: "Ben size söylüyorum, ‘örgüt yöneticisi’ dediğiniz, ‘darbenin başındaki kişi’ dediğiniz bir kimsenin kardeşini büyükelçi yaptınız mı yapmadınız mı? Eğer bir örgüt üyesinin yakını bir yönetici oldu, kamu görevlisi olarak atandı diye kayyım atanacaksa Hükûmetinizin başına da kayyım atanabilir mi sırf bu nedenle? Elbette atanamaz."
ÖZEL: KUMPAS SİYASETİ YÜRÜTÜLDÜ
CHP grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Özgür Özel de 31 Mart seçimlerinden sonra AKP’nin demokrasiyi bir araç olarak gördüğünün, seçimleri kendi kazanıyorsa millî irade saydığı, başkaları kazanıyorsa hiçe saydığının görüldüğünü söyledi.
Özel, yenilenen İstanbul seçimlerini hatırlatarak, "O seçim iptali ne kadar yanlışsa Halkların Demokratik Partisi’nden halkın oylarıyla, hem de yüksek oy oranlarıyla seçilmiş olan 3 büyükşehir belediye başkanının görevinden alınması da o kadar yanlıştır. Amasız ve fakatsız kınıyoruz" dedi.
Adeta kumpas siyaseti yürütüldüğünü ifade eden Özel, seçimlerden sonra mazbatalarına el konulan belediyeleri de hatırlatarak, "Birinci olabilmeniz için birinciyi geçmeniz lazım koşu yarışında. Dünya siyaset tarihinde görülmemiş bir iş" dedi. Özel, Ahmet Türk’e kayyım atanmadan önce yaşlı olduğu iddiasıyla mazbatasının elinden alınması için başvuru yapıldığını da anımsatarak, "AK Parti Grubu, geçmişte bir şiir okudu diye cezalandırılan ve görevinden alınan belediye başkanının hikâyesinin peşinden yürüyen, onu anlatan insanlar, erdemliler hareketi diye ortaya çıkan partinin mensupları; bunu akla, vidana sığdırabiliyor musunuz? Herkesin aldığı oy, sizin aldığınız oy kadar değerli" diye konuştu.
'BUZ GİBİ ERİYORSUNUZ'
Kayyım atamalarını "milli iradeye kafa tutmak" olarak değerlendiren Özel, şöyle devam etti: "Bu gece başınızı yastığa koymadan önce şöyle düşünün; 1994'lerde, 1999'larda siz belediye başkanı seçtirdiniz, dedi ki birileri, ‘Kardeşim, AK Partili belediye başkanları -örneğin- irticaya destek veriyorlardır, onları görevden aldık, kayyum atadık.’ Örneğin belediye başkanınız irticai faaliyetleri olan bir vakfa destek olduğu iddiasıyla hakkında soruşturulmayıp, kovuşturulmayıp görevinden alınsa sizin seçmeniniz ne hissederse, o günlerde her birinizin Recep Tayyip Erdoğan'ın seçmeniydiniz, bugün bu belediye başkanlarına oy veren seçmenler bunu hissediyor. Bu yüzden eriyorsunuz. Meşruiyet zeminini kaybettiniz, buz gibi eriyorsunuz."
AKP’Lİ MUŞ: ERDOĞAN İLE MUKAYESE EDİLEMEZ
Sataşma gerekçesiyle söz alan AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş, 1994’de Erdoğan’ın belediye başkanlığı ile bugünkü kayyım atamalarının mukayese edildiğini söyledi.
Muş, "Milletin verdiği her karara sonuna kadar saygılıyız. Biz millet bir karar verdiği zaman ‘aklı çalışmayan, karnını kaşıyan, makarnacı’ diye suçlamadık, suçlamayacağız. Bu bizim milli iradeye olan saygımızdandır" dedi.
Yerlerine kayyım atanan belediye başkanları hakkında soruşturma olduğunu kaydeden Muş, "Seçim yeterliliği ayrı, kamu görevini ifa etmek ayrı bir şey. Buranın mali kaynakları örgüte yardıma kullanılıyorsa kusura bakmayın buna kesinlikle müsaade etmeyeceğiz, bundan sonra da etmeyeceğiz. Seçilmiş olmak milleti canından bezdiren örgüte yardım yapmayı gerektirmez" ifadelerini kullandı.
Muş’un konuşması boyunca HDP sıralarından tepkiler geldi.
KURTULAN: HIRSIZLIĞI ÖRTBAS EDİYORSUNUZ
HDP Grup Başkanvekili Kurtulan, sataşma gerekçesiyle söz isteyince TBMM Başkanvekili Bilgiç, "Partinizle ilgili değil canım, kayyum atanan belediyelerle ilgili" dedi. Kurtulan HDP’li belediyeler olduğunu söyleyince kürsüden konuşabildi.
Belediye başkanları hakkındaki soruşturmaların milletvekili oldukları döneme ait olduğunun altını çizen Kurtulan, "Hırsızlığı, yalanı, dolanı örtbas ediyorsunuz" diye konuştu.
ÖZEL: ‘GÖREVİYLE İLGİLİ’ İFADESİNİ YUTUYORSUNUZ
CHP’li Özel de AKP’li Muş’un "makarnacı" sözleriyle ilgili kürsüye çıktı. Bu ifadeleri reddeden Özel, belediye başkanları hakkındaki soruşturmalarla ilgili ise "1 Nisan’da soruşturma açılmış, 16 Nisan’da göreve başlamışlar. Siz de biliyorsunuz; göreviyle ilgili ifadesi olduğunu ama onu yutuyorsunuz" dedi.
Tekrar söz alan HDP’li Mehmet Rüştü Tiryaki, şunları söyledi:
"Bu son söylenenlerin tamamı yalan. 3 belediye başkanımız hakkında örgüte yardım ve yataklık ettikleri, belediye olanaklarını örgüte aktardıklarına dair tek bir suçlama yok. Bu yalan ve iftira. Haklarındaki soruşturmaların tamamı 31 Mart öncesine ait. Yeni bir soruşturma başlatılmış değil ve belediye başkanlığı adayı olmanın önünde engel değil. Belediyenin paralarını peşkeş çekenler kimler? Sizin kayyım olarak görevlendirdiğiniz kişilerdir. Diyarbakır’a kayyım olarak atanan kişi odasına saray yavrusu yaptırmış. İşte hırsızlık budur. Ahmet Türk anlattı; belediyenin paralarının nasıl peşkeş çekildiğini 16 masası olan bir restoranda 4 bin kişilik yemek faturası kesilmiş. Gelen tüm milletvekillerine cumhurbaşkanı dahil, herkese aynı gümüşçüden hediyeler almış. 130 bin liralık hediyeler. İşte hırsızlık yapan kişi sizin kayyım olarak görevlendirdiğiniz kişiler."
Konuşmaların ardından yapılan oylamada HDP’nin grup önerisi reddedildi.