HDP'li Yıldırım: Bombalar sivilleri görünce yön mü değiştiriyor?

HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, hükümetin Afrin harekatına ilişkin bilgilendirme yaptığı TBMM Genel Kurul oturumunda konuştu.

HDP'li Yıldırım: Bombalar sivilleri görünce yön mü değiştiriyor?

HABER MERKEZİ - HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, Hükümet’in, Afrin harekatına ilişkin bilgilendirme yaptığı TBMM Genel Kurul oturumunda söz aldı.

Ahmet Yıldırım konuşmasında şunları dile getirdi:

İnsan olmanın test edildiği günlerden geçiyoruz. İnsan canı ve kanı üzerinden nasıl da politik tahayyüllerin harekete geçirildiği günlerden geçiyoruz.

Bir barış adasını niçin hedef haline getiririz?

Afrin, Suriye'de iç savaş patlak verdiği günden bugüne kadar çatışmanın olmadığı, silahın kullanılmadığı, Suriye'nin diğer bölgelerinde zora düşmüş ve çatışmada sıkışmış olanların sığınma limanıdır.

'BİR TEK KÜRTLERLE DİYALOG KURMAYI DENEMEDİNİZ'

Ne diyor Sayın Bakan? "Sınır güvenliği ve terör örgütüne operasyondur bunun amacı." Ve hemen ekliyor "ABD'yle ciddi diyaloglar kurduk." Kurdunuz; Rusya'yla kurdunuz, Şam'la, Tahran'la, kurdunuz, Avrupa'nın birçok ülkesiyle bu konuda diyaloglar kurdunuz. Bir tek Kürtlerle diyalog kurmayı denemediniz, düşünmediniz.

'SİPARİŞLE ÇIKARILMIŞ SAVAŞ'

Bugüne kadar, Afrin'den Türkiye’ye bırakın bir roketi, bırakın bir bombayı, bırakın bir kurşunu, bir taş atıldı mı? Siparişle, iktidarın ortaya çıkarmış olduğu bazı yanlışların üzerini örtmek, unutturmak için çıkarılmış, muhalefeti kendine yedeklemek üzere çıkarılmış bu savaşa iktidar, kendisinin bu ülkeyi içerisine sokmuş olduğu hali gözlerden kaçırmak üzere karar verdi. 115 çocuğun hamile kalması konuşulmasın, açlıktan Meclis’in önüne gelen ve kendini yakan insanların derdi görünür olmasın, açlıktan yoksulluktan, yoksulluktan, işsizlikten kırılan insanların tepkisi görülmesin diye, kadın intiharları ve cinayetleri görülmesin diye bu savaş ortaya çıkarıldı.

'BU ÜLKE İNSANLARI BİR AN OLSUN SAVAŞTAN BESLENMEYECEKTİR'

Savaşa karşı çıktık, çıkmaya devam edeceğiz. İran-Irak Savaşı'na karşı çıktığımız gibi, Afganistan Savaşı'na karşı çıktığımız gibi, Bosna, Osetya, Kırım, Körfez Savaşı'na karşı çıktığımız gibi bu savaşa da karşı çıkacağız. Bu yüzden partimize, teşkilatlarına bedel mi ödetmek istiyorsunuz? Savaşa karşı cephe oluşturan, vicdanlı, bu ülkenin ahlaklı onurunu temsil eden sivil toplum örgütlerine, sendikalara, meslek odalarına siyasi operasyonlar düzenleyerek bedel mi ödetmek istiyorsunuz? Bu ülke insanları bir an olsun savaştan beslenmeyecek, buna destek vermeyecektir.

'BOMBALAR SİVİLLERİ GÖRÜNCE YÖN MÜ DEĞİŞTİRİYOR?'

Burada sınır güvenliği vesaire yoktur. Biraz diyalog kurulursa nasıl güçlü bir aktör olarak Türkiye'nin müdahil olacağını siz bizden çok daha iyi biliyorsunuz. Bu savaşın tek sebebi vardır: İktidarın ülkeyi yaşanılmaz hale getirmiş olduğu psikolojinin görünmesini engellemektir.

Şimdi soruyorum, siviller ölmezmiş… 3 gün boyunca 120 uçakla sorti çekilecek, yerleşim yerlerine ve yakınlarına bombalar düşecek; nasıl bir şeydir, uçaktan bomba düşünce sivili gördüğünde yön mü değiştiriyor? Rastgele atışlar yapılırken silahlı birini görünce vurup da sivil birini görünce sekip geçen bir silah üretildi de bizim mi haberimiz yok? İşte, UNICEF 11 çocuğun öldüğünü yedinci gününde söylüyor, Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi 42 kişinin öldüğünü, Suriye'nin resmi haber ajansı SANA 86 sivilin öldüğünü söylüyor; ben söylemiyorum, rakamlar bize ait değil.

TTB’YE OPERASYON ACİZLİK GÖSTERGESİ

Bunca medya operasyonuna rağmen, bütün özel savaş aygıtları devreye sokulmasına rağmen yürütülen bu savaşta hala bugün Tabipler Birliği Merkez Konseyi üyelerinin tamamı gözaltına alınıyorsa, sosyal medyada barış paylaşımında bulunulduğu için insanlar operasyona uğruyorsa bu iktidarın bu savaşta ne kadar meşruiyet sorunu yaşadığını, uluslararası kamuoyuna ve kendi kamuoyuna anlatamadığını ve acizliğini gösteriyordur. Yoksa, bunca imkâna rağmen meslek odaları niye basılır? Bugün neden 7 saat orada arama yapılır? Görevi insanların sağlığını korumak, onların yaşam hakkını savunmak ve icra etmek olan doktorlara neden operasyon yapılır? Girişilen bu işteki yaşanılan meşruiyet sorunu ve içine düşülen acizlikle ilgilidir.

'SİZ ÖSO'YU KUTSAYABİLİRSİNİZ, BİZ KUTSAMAYACAĞIZ'

ÖSO kokteyl bir örgüttür. Tek bir yapıya sahip olmadığını açın bütün uluslararası ajanslardan ve bu konudaki uzmanlardan okuyun. İçinde her şey var. 12 yaşındaki Filistinli çocuk Abdullah İhsan'ın kafasını kesen Nureddin Zengi Tugayları var. Kaide türevi olan Ahrar-uş Şam var. Siz kutsayabilirsiniz, biz böyle bir örgütü kutsamayacağız. Öyle bir örgütü getirip bin yıllık kardeşliğin eksenine oturmuş olan bu devletin bir bileşeni olarak görmeyeceğiz. Kim görmek istiyorsa görebilir.

'BİZ BU SUÇA, BU GÜNAHA ORTAK OLMAYACAĞIZ'

Hala bunların cihatçı mantıkla işledikleri bir sürü cinayet orta yerde duruyorsa ve Müslim Şişani adındaki eli kanlı cellat bu operasyonda komutanlık yapmak için Akit Gazetesinde ve havuz medyasında poz veriyorsa biz bu günaha ortak olmayacağız, biz bu suça ortak olmayacağız. Eğer barış uğruna bir bedel ödetilmek isteniyorsa, halkların kardeşliği üzerine öyle bir bedel hoş gele sefa gele, baş göz üzerine. Biz bu bedeli ödemekten de geri durmayacağız.

Savaş atari oyunu değildir, savaş daha fazla dışa bağımlılıktır, savaş tavizdir, savaş ahlaki çöküntüdür, savaş kara deliktir her şeyi alır götürür. En başta en değerlimiz olan canlarımızı alır, malımızı alır, ahlakı alır, vicdanı alır, her şeyi alır götürür. Tarihsel kardeşlik bağlarının köprülerinin altına dinamit koyar, uçurur götürür. Bu anlamda biz, bu operasyonun bir tarafı değiliz. Meclis’in iki hafta önce sözüm ona sömestr için tatil edildiğini söylemişti iktidar mensupları. Neden tatil edildiğini şimdi çok daha iyi anladık.

Sizin orada terörist olarak gördüğünüz Afrin Halk Meclisi, bırakın Washington'u, Moskova'yı, Tahran'ı, Şam tarafından terörist olarak görülmüyor. Ama bir defa bir savaşa karar verilmiş, ondan sonra da o savaşın gerekçeleri oluşturulmaya çalışılıyor. Söyledik, tekrar söyleyeceğiz ve söylemeye devam edeceğiz. Kürtlerle diyalog kurulması durumunda nasıl bir kardeşlik ortamının yaşanacağı ve bu ülkenin de Ortadoğu'da nasıl bir aktör olacağı tecrübeyle ortaya konulmuşken hala bunların yapılıyor olmasını anlamlandırabilmek mümkün değil.

HDP ahmet yıldırım afrin siviller