İzmir'de Veli-Der'den ÇEDES protestosu: 'Çocuklarımızın ruh ve zihin sağlığı tehdit altındadır'

İzmir'de Veli-Der'den ÇEDES protestosu: 'Çocuklarımızın ruh ve zihin sağlığı tehdit altındadır'
İzmir'de Veli-Der üyeleri ÇEDES Projesini protesto etti. Açıklamada ÇEDES etkinliklerine katılımın veli iznine bağlı olfuğu hatırlatılarak "İzin vermeyin, Aksi takdirde çocuğunuz ruh sağlığı bozulmuş, kişiliği gelişmemiş bir insan olacaktır" denildi.

Artı Gerçek - İzmir'de Veli-Der üyeleri ÇEDES Projesi kapsamında İzmir'in Bornova ilçesindeki okullara din görevlisi atanmasını protesto etti. Açıklamada, "ÇEDES ve benzeri projeler kapsamında, verilen sözde değerler eğitimiyle çocuklarımızın ruh ve zihin sağlığı tehdit altındadır" denildi.

Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan Veli-Der üyeleri, "ÇEDES Projesi iptal edilsin" yazılı pankart açarak basın açıklaması yaptı.

'ÇOCUKLARIMIZIN RUH VE ZİHİN SAĞLIĞI TEHDİT ALTINDADIR'

Veli-Der İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Turgut Aydın, tarafından okunan basın açıklamasında, ÇEDES Projesi'nin eğitim sisteminde kalıcı hale getirilmeye çalışıldığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:

"Bilindiği gibi, 2022-2023 eğitim öğretim yılında okullarımızda, 'Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)' projesi uygulamaya konuldu. Çocuklarımızın üstün yararını gözetmeyen, bilimsellikten, laiklikten uzak ve çocuklarımızın geleceğini karartacak olan bu ÇEDES Projesi, eğitim sistemimizde kalıcılaştırılmaya çalışılıyor. Milli Eğitim; öğrenci açlığı, okullarda güvenlik, temizlik gibi eğitimin kronikleşmiş devasa sorunlarını çözmek yerine, ÇEDES ve benzeri uygulamalarla çocuklarımızın beyinlerini siyasal İslam ideolojisiyle yıkayarak, hedeflediği dindar ve kindar nesil projesini tamamlamak istiyor. Bu amaçla; bu proje kapsamında, Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından, 99 okulda 'manevi danışman' adı altında imamlar görevlendirildi. Geçen eğitim öğretim yılında, basında yer alan haberlere göre, ÇEDES kapsamında okullarda görevlendirilen imamların okullardaki uygulamalarına baktığımızda; mezarlık ziyaretleri ve mezarların temizlenmesi, cami ziyaretleri ve caminin temizliği, okula Kâbe maketi getirilerek tavaf edilmesi, şeytan taşlama ritüellerinin temsili olarak yapılması, sınıfa getirilen mezar maketinin başında değerler eğitiminin konusu olarak sabır etkinliği, kurban kesme ritüeli ve benzeri uygulamalardır. Bu uygulamaların hiçbiri; ne çocuklarımızın çevre duyarlılığını geliştirmeye ne de evrensel ve ulusal değerlere sahip çıkma bilincini oluşturmaya yönelik değildir. Okullarda görevlendirilen bu imamların eğitim adına çocuklarımıza verebilecekleri hiçbir şey yoktur. Aksine bu ve benzeri uygulamalarla iktidarın 'dindar ve kindar nesil yetiştirme' adı altında, ÇEDES ve benzeri projeler kapsamında, verilen sözde değerler eğitimiyle çocuklarımızın ruh ve zihin sağlığı tehdit altındadır. On binlerce öğretmenin ataması yapılmazken okullarda imamların görevlendirilmesi asla kabul edilemez. Eğitimde yaşanan bu karanlığa gidişe karşı veliler olarak mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Okullarda imamlara değil, laik, bilimsel, demokratik eğitim verecek öğretmenlere ihtiyaç vardır."

'VELİNİN YAZILI İZNİNE BAĞLI, VERMEYİN'

ÇEDES ve benzeri projelere katılım zorunluluğunun olmadığının da belirtildiği açıklamada "Bu etkinliklere katılmak velinin yazılı iznine bağlıdır; izin vermeyin. Aksi takdirde çocuğunuz ruh sağlığı bozulmuş, kişiliği gelişmemiş, özgüveni düşük, yaşamın her alanında başarısızlığa uğrayan bir insan olarak topluma katılacaktır. Böyle düşük profilli bireylerden oluşmuş toplumların, geleceğin dünyasında yeri yoktur. Laiklik ilkesi ve laik eğitim, bir toplumda farklı inanç, farklı mezhep, farklı kimlik, farklı cinsiyet ve cinsel kimlikler hem inananlar hem de inanmayanların bir arada barış içinde yaşayabilmeleri için son derece önemlidir. Kendi siyasi ikbaliniz için, siyasal İslam ideolojisini kalıcılaştırmak amacıyla, laiklik karşıtı ÇEDES ve benzeri uygulamalarla toplumsal barışı bozduğunuz gibi ülkenin geleceğini de karartıyorsunuz. Bu ülkemize yapılan en büyük kötülüktür. ÇEDES ve tüm protokolleri derhal iptal edin. Aksi takdirde eğitimin tüm bileşenleriyle birlikte bu çağdışı uygulamalarınız kaldırılıncaya ve laik bilimsel, demokratik, kamusal eğitime tekrar dönünceye kadar kararlılıkla mücadele edeceğimiz bilinmelidir" ifadelerine yer verildi. (ANKA)

Öne Çıkanlar