Komisyonda bu kez iş insanları konuştu: Demokrasi ekonomiyi de güçlendirir

Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun bugün gerçekleşen 9'uncu toplantısında iş insanları söz aldı. TÜSİAD, MÜSİAD ve TOBB gibi önemli birçok kurumun temsilci yaptığı konuşmalarda 'demokrasi ile ekonominin' bağlantısına vurgu yaptı.

Komisyonda bu kez iş insanları konuştu: Demokrasi ekonomiyi de güçlendirir

Artı Gerçek - Kürt sorununun demokratik çözümü için Meclis'te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun 9'uncu toplantısında iş insanlarını dinledi. Komisyon dün gerçekleştirdiği toplantıda ise memur ve işçi sendikalarının görüş ve önerilerini almıştı.

Bugün gerçekleşen 9'uncu toplantıda; Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Genel Başkanı Özgür Burak Akkol, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkan Vekili Ahmet Bahadır Sezgin, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Burhan Özdemir, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkan Yardımcısı Bülent Ozan Diren, Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın söz aldı.

TOBB: HUZURUN OLMADIĞI YERDE TİCARET DE OLMAZ

Toplantıda ilk sözü alan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) temsilcisi Rıfat Hisarcıklıoğlu, kardeşlik hukukunun kurulmasının önemli ve gerekli olduğuna işaret etti.

Sürecin ve komisyon çalışmalarının anlam ifade etmesi için demokrasi kurulları ve kurumlarının işler halde olması ile mümkün olacağını belirten Hisarcıklıoğlu, "Tüm bu meseleleri tartışırken hamaseti, husumeti ve bu gündemi günlük siyasete malzeme yapmayı bu komisyonla karıştırmamalıyız. Nihayetinde bu bir parti siyaseti değil, bir devlet politikasıdır. Türkiye'nin en kronik sorunlarından birini çözmek için tarihi bir fırsat yakalanmıştır. Huzurun olmadığı yerde ticaret, ticaretin olmadığı yerde de kesinlikle zenginlik olmaz” diye konuştu.

TESK: SÜREÇ UZAMAMALI

Sonrasında konuşan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, sürecin uzamaması gerektiğine dikkat çekti. Sürecin sahada kabullenilmesinin kritik olduğuna işaret eden Palandöken, “Bu nedenle komisyon, süreyi kısa tutarak konuştuklarımızı derleyip toplayıp yasal ve hukuki zeminleri tamamlanmış bir vaziyette halka sunması gerekir” ifadelerini kullandı.

TİSK: SÜRECE KATKI SUNMAYA HAZIRIZ

Ardından konuşan Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Burak Akkol ise, sürece her türlü katkıyı sunmaya hazır olduklarını belirtti. Akkol, toplantıya sunmak için hazırladıkları sunumun bir kısmına değindi. Akkol, bölgede kişi başı gelir seviyesinin artırılması için ciddi bir potansiyelin söz konusu olduğunu ve bölgedeki kayıt dışı çalışma rakamlarına işaret etti. Akkol, "Biz barış ortamı sayesinde ülkenin sadece bölgede değil ama öncelikli olarak bölgeye akabinde de ülkemizin diğer bölgelerine yatırım ve istihdam açısından ciddi bir potansiyel görüyoruz” dedi.

ASKON: İŞ İNSANLARI GÜVENLİ LİMAN TERCİH EDİYOR

Ardından söz alan Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Başkanı Orhan Aydın da huzur ve güvenin sağlanmadığı bir ortamda yatırım ikliminin oluşamayacağına dikkat çekti. Aydın, “Siyasi ve ekonomik istikrarın bulunmadığı koşullarda üretim sürdürülemez. Toplumsal birlik ve beraberliğin olmadığı yerde ise ihracatın kalıcı ve sürdürülebilir olmasını da maalesef ki konuşamıyoruz. Şunu net bir şekilde ifade edebiliriz ki; dünyanın neresinde olursa olsun iş insanları her daim güvenli limanları tercih ediyor” dedi.

TZOB: KALICI BARIŞ ÖNEMLİ FIRSATLAR YARATIR

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkan Vekili Ahmet Bahadır da 40 yıldır süren güvenlik sorunlarının tarım ve hayvancılık sektöründe olumsuz etkilerinin olduğuna işaret ederek, kalıcı barış ortamının önemli fırsatlar yaratacağı vurgusunu yaptı. Kürt meselesinin yalnızca ekonomik bir sorun olmadığına bunun yanında sosyal, kültürel ve stratejik bir meselenin de söz konusu olduğuna dikkat çeken Bahadır, yaylaların ve meraların güvenlik gerekçesiyle kapalı tutulmasının üretim potansiyelini yıllar boyunca engellediğini de vurguladı.

MÜSİAD: SÜRECİ AYNI ZAMANDA KALKINMA OLARAK GÖRÜYORUZ

Toplantıda söz alan MÜSİAD Başkanı Burhan Özdemir, çatışmalı süreçler boyunca milyarlarca dolarlık ekonomik kaybın yaşandığı vurgusunu yaparak, “Bize göre en önemlisi kadim kardeşlik, hukukumuz da çok ciddi yaralanmış durumda. ‘Terörsüz Türkiye’ sürecini sadece bir iç güvenlik meselesi olarak değil aynı zamanda ekonomik kalkınma, toplumsal uyum, kültürel birlik ve adalet ekseninde yeni bir toplumsal çözüm olarak değerlendiriyoruz” dedi.

TÜSİAD: DEMOKRASİ EKONOMİYİ DE GÜÇLENDİRECEKTİR

Demokratikleşmenin bir zihniyet değişikliğini içeren toplu bir süreç olduğunu ifade eden TÜSİAD Başkan Yardımcısı Bülent Ozan Diren ise “Demokrasi ve hukuk devletini tartışma konusu edilemeyecek bir düzeye getirmek içeride ve dışarıda ülkemize, kurumlarımıza demokrasimize güveni artırmak; hiç şüphesiz ekonomimizi de güçlendirecektir. Devletin içindeki erklerin birbirine yaklaşımlarında demokrasi ve hukukun üstünlüğü tam olarak yaşanmalıdır. Demokrasi konusu TÜSİAD için de bölge için de önemli bir konudur” ifadelerini kullandı.

Yalnızca ekonomide değil birçok konuda değişimin yaşanması gerektiğini belirten Diren, “Özgürlük alanlarının genişlemesi, düşüncenin özgürce ve korkmadan açıklanabilmesi, yaratıcı ve eleştirel düşüncenin gelişebilmesi için şarttır. Bu komisyonun amacında vurgulanan özgürlük, demokrasi ve hukuk devleti alanlarında çalışmalar yapılmasını bu açıdan çok önemli buluyoruz” dedi.

HAFTAYA AKADEMİSYENLER DİNLENECEK

Konuşmaların ardından toplantı sona erdi. 17 Eylül’de toplanacak olan komisyon önümüzdeki hafta oturumlarında çatışma çözümü alanında çalışmaları olan akademisyenler ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da faaliyet gösteren bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri dinlenecek. (MA-HABER MERKEZİ)

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu tüsiad MÜSİAD